Sön ile Başlayan Kelimeler
SÖN ile başlayan 14 kelime bulunuyor. Başında SÖN olan kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "İçinde sön olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
11 Harfli Kelimeler
SÖNDÜRÜLMEK25
10 Harfli Kelimeler
SÖNDÜRÜLME24, SÖNÜMLEMEK21
9 Harfli Kelimeler
SÖNDÜRÜCÜ27, SÖNDÜRMEK21, SÖNÜMLEME20
8 Harfli Kelimeler
SÖNÜMSÜZ24, SÖNDÜRME20, SÖNÜKLÜK19
7 Harfli Kelimeler
SÖNÜMLÜ19
6 Harfli Kelimeler
SÖNMEK14
5 Harfli Kelimeler
SÖNÜM15, SÖNÜK14, SÖNME13
SÖNME
-
Sönmek işi
Aşk tuzakları birçok ocakların sönmesine sebep olmuştur. - Falih Rıfkı Atay
SÖNMEK
-
Yanmaz, aydınlatmaz, parlamaz olmak
Son yıldız vadinin üstünde bir yanıp bir sönüyordu. - Tarık Buğra
- Parlaklığını, ışığını yitirmek
-
Hava veya başka bir gaz ile şişirilmiş bir şeyin havası kaçıp şişkinliği inmek
Balon söndü.
- Yanardağ etkinliğini yitirmek
-
Duygular dinmek, yatışmak, etkisini yitirmek
Öfkeleri bir yaz fırtınası gibi birdenbire sönüverdi. - Ömer Seyfettin
-
Gerilemek, parlaklık ve önemini yitirmek
Münakaşa tekrar eski hızını alamayarak biraz sonra söndü. - Reşat Nuri Güntekin
- Ses duyulmaz olmak
-
Tükenmek, yok olmak, yitmek
Esmer lekeler, sönmüş sivilcelerden artakalan çukurlar, kabarcıklar yüzünü yayık ayranına çevirmiş. - Salâh Birsel
Birleşik Kelimeler: mumsöndü
SÖNÜK
-
Sönmüş olan
Karşımdaki duvara takılmış iki ampulden biri sönüktü ve bir gözü kırpılmış bir insan gibi bana bakıyordu. - Kemal Bilbaşar
- Parlaklığı, hızı az veya azalmış olan, etkisiz, zayıf
-
Göze çarpmayan, dikkat çekmeyen, silik
Bu şehirde satışı bini geçmez, yerli lisanlarda sönük cerideler çıkar. - Yahya Kemal Beyatlı
SÖNÜM
-
Bir salınım hareketinin genliğinin türlü dirençlerin etkisiyle küçülmesi, itfa
Bir sarkaç salınımının sönümü, içinde bulunduğu ortamın direncine bağlıdır.
-
Bir borcun her yıl ödenen taksitlerle belli bir zaman sonunda ödenmiş olması, itfa
Bir borcun sönümü için her yıl verilmesi gereken taksit, vade uzunluğuna, ana borca ve faiz fiyatına bağlıdır.
Birleşik Kelimeler: sönüm ayrımı
SÖNÜKLÜK
-
Sönük olma durumu
Bir yaz gününün pırıl pırıl güneşli havası içinde bu sönüklük nereden geliyordu? - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
SÖNÜMLÜ
- Belirli bir sürede genliği sıfıra inen (salınım hareketi)
SÖNÜMLEME
- Sönümlemek işi
SÖNDÜRME
- Söndürmek işi
SÖNÜMLEMEK
- Bir salınım hareketinin genliğini küçültmek, azaltmak, itfa etmek
- Bir borcu, her yıl ödenen taksitlerle belli zaman sonra ödemek, itfa etmek
SÖNDÜRMEK
-
Ateş ve ışığın yanmasına, aydınlatmasına son vermek
Parmağının ucuna kadar gelen alevi yere atıyor, terliğiyle basarak söndürüyor. - Peyami Safa
-
Hava veya gaz ile şişirilmiş bir şeyin havasını veya gazını boşaltmak
Çocuk balonu söndürdü.
-
Tutku ve duyguları yatıştırmak, etkisiz duruma getirmek
Böyle zamanlarda Hacı'da ateşi ateşle söndürmekten başka çare olmadığını bilirim. - Reşat Nuri Güntekin
SÖNDÜRÜLME
- Söndürülmek işi
SÖNÜMSÜZ
- Genliği hiçbir zaman sıfıra yaklaşmayan, her devirde beslenen (salınım hareketi), beslenen
SÖNDÜRÜLMEK
-
Söndürme işine konu olmak
Ayrıca gemi, güçlükle söndürülmüşe benzeyen birkaç yangın izi de taşıyordu. - İhsan Oktay Anar
SÖNDÜRÜCÜ
- Yangın söndürücü
-
Yangınları söndürmeye yarayan
Söndürücü bomba.
Birleşik Kelimeler: yangın söndürücü