SUİBRİĞİGİLLER Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

SUİBRİĞİGİLLER harflerini içeren 5 harfli 21 kelime bulunuyor. 5 harfli SUİBRİĞİGİLLER kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BELİĞ14, SİĞİL13, BİLGİ11, BİLGE11, BELGİ11, SİLGİ10, SERGİ10, GELİR9, İBLİS8, RUBLE8, SEBİL8, BİRLİ7, BİRER7, BİLİR7, BELLİ7, BERRİ7, BERİL7, LİBRE7, RESUL7, SİLLE6, İLERİ5

İLERİ

[isim]

  • Herhangi bir şeye göre daha ötede olan yer, geri karşıtı
  • Bir şeyin ulaşılacak yönü

    Yolun ilerisi düz.

  • Henüz gelmemiş zaman, gelecek, sonra

[sıfat]

  • Önde bulunan

    İleri karakol. İleri hat.

[sıfat]

  • Doğrusundan daha çok gösteren (saat)

    Saat beş dakika ileridir.

[sıfat]

[mecaz]

  • Benzerlerini geride bırakmış

    İleri fikirler.

[zarf]

  • Öne doğru, ileri doğru

    Masayı biraz ileri çekelim.

[ünlem]

  • `Amaca doğru durmadan yürü` anlamında kullanılan bir seslenme sözü

    Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri! - Atatürk

[spor]

  • Temel duruşta ayak uçlarının gösterdiği yön

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ileri (veya ileriye) gitmek
  • ileri almak
  • ileri atılmak (veya çıkmak)
  • ileri geçmek
  • ileri gelmek
  • ileri götürmek
  • ilerisine gitmek
  • ileri sürmek
  • ileri varmak
  • ileriyi görmek

Birleşik Kelimeler: ileri gelen, ileri geri, ileri görüş, ileri gözetleyici, ileri karakol, ileri teknoloji, ileri uç, ileri vites

SİLLE (Kelime Kökeni: Farsça sīlī)

[isim]

  • Elin iç yüzüyle vurulan tokat

    Adam keçinin gerisine hafif bir sille indirdi. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: sille tokat

BİRLİ

[sıfat]

  • Bir parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden bir tane bulunan

[isim]

  • As (II)

Birleşik Kelimeler: on birli

BİRER

[sıfat]

  • Herkese bir

    Birer kalp bıraktılar bize kırık / Ömrümüzce gözyaşı döktürecek - Cahit Sıtkı Tarancı

Birleşik Kelimeler: birer ikişer

BİLİR

[sıfat]

  • `Anlar, sayar, yapar` anlamları ile adlarla birleşerek birleşik sıfat kuran bir söz

    İyilikbilir.

Birleşik Kelimeler: bilirkişi, değerbilir, iyilikbilir, kadirbilir, tatbilir

BELLİ

[sıfat]

  • Beli olan

    Hani sen benim gibi ince belli sarışınları severdin? - Nezihe Araz

Birleşik Kelimeler: karınca belli

[sıfat]

  • Bilinmedik bir yanı olmayan, malum

    Hâlimiz, vaktimiz sizce belli. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Gizli olmayan, ortada olan, anlaşılan, bedihi, zahir, aşikâr

    Bu azade insanlarda her türlü adiliklerden uzak bir efendilik olduğu ne kadar da bellidir. - Asaf Halet Çelebi

  • Belirli, muayyen

    Bu oyun çok kısa, belli bir temsil süresi doldurmuyor. - Adalet Ağaoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • belli etmek
  • belli olmak

Birleşik Kelimeler: belli başlı, belli belirsiz

BERRİ (Kelime Kökeni: Arapça berrī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Karasal

BERİL (Kelime Kökeni: Fransızca béryl)

[isim]

[mineraloji]

  • Doğada altıgen billurlar durumunda bulunan, saydam, çoğu yeşil renkli berilyum ve alüminyum silikat

LİBRE (Kelime Kökeni: İtalyanca libbra)

[isim]

[eskimiş]

  • Yarım kilogramlık bir ağırlık ölçü birimi

RESUL (Kelime Kökeni: Arapça resūl)

[isim]

[din bilgisi]

  • Kendisine kitap indirilmiş peygamber

[eskimiş]

  • Haberci

İBLİS (Kelime Kökeni: Arapça iblīs)

[isim]

[din bilgisi]

  • Şeytan

[mecaz]

  • Kötü, düzenci kimse

    Ne iblistir o Sezai, bir ben bilirim, bir de Allah. - Attila İlhan

Birleşik Kelimeler: kızıl iblis

RUBLE (Kelime Kökeni: Rusça)

[isim]

  • Beyaz Rusya ve Rusya Federasyonu'nda kullanılan para birimi

SEBİL (Kelime Kökeni: Arapça sebīl)

[isim]

  • Kutsal günlerde karşılık beklemeden hayır için dağıtılan içme suyu
  • Genellikle camilere bitişik özel bir biçimde yapılmış, karşılık beklemeden hayır için içme suyu dağıtılan taş yapı, sebilhane

[halk ağzında]

  • Meyan kökü şerbetini bir hayır için dağıtma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sebil etmek

Birleşik Kelimeler: sebilhane

GELİR

[isim]

  • Bir kimseye veya topluluğa belli zamanlarda, belli yerlerden gelen para, varidat

    Saklanan bir gelir vardı ki aç, çıplak kalmıyorlardı. - Mahmut Yesari

  • Bir ekonomik birimin belli bir süre içinde kazandırdığı aylık, kira vb. getiri, varidat, irat

Birleşik Kelimeler: gelir dağılımı, gelir düzeyi, gelir kaynağı, gelir ortaklığı, gelir vergisi, millî gelir, ulusal gelir, dar gelirli

SİLGİ

[isim]

  • Kalem veya daktiloyla yazılmış, çizilmiş şeyleri silmeye yarayan, birleşiminde kauçuk olan nesne

    Tezgâhın ardındaki raflarda defter, kâğıt, kalem, silgi ve bir sürü hırdavat. - Oktay Rifat

  • Tebeşirle yazılmış şeyleri silmeye yarayan keçe, sünger veya kumaş parçaları

[halk ağzında]

  • Hamam takımı, havlu