SORUŞTURMACILIK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

SORUŞTURMACILIK harflerini içeren 8 harfli 41 kelime bulunuyor. 8 harfli SORUŞTURMACILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

COŞTURMA17, SOMURTUŞ16, MAOCULUK15, OTURUŞMA15, SORUŞMAK15, ŞARKIMSI15, TOMURCUK15, KISALTIŞ14, KOŞTURMA14, LOSTRACI14, MARULCUK14, OTACILIK14, ŞUURALTI14, TAOCULUK14, TAŞIMLIK14, KURTARIŞ13, KURTLUCA13, KARŞITLI13, SOMURTUK13, SOMUTLUK13, ISIRTMAK12, KISALTIM12, KISTIRMA12, KURUMSAL12, KUSTURMA12, OTURULMA12, OKUTULMA12, SOKTURMA12, SOLUTMAK12, SIKTIRMA12, SIRITMAK12, SIRROLMA12, SITMALIK12, SORUTMAK12, SORULMAK12, SATIMLIK12, TIKSIRMA12, KURTARIM11, KURTULMA11, OTURAKLI11, RASTIKLI11

KURTARIM

[isim]

  • Kurtarma işi

KURTULMA

[isim]

  • Kurtulmak işi

    Öyle ya, hasta olduklarını bilseler bu hastalıktan kurtulmaya çalışmazlar mı? - Orhan Veli Kanık

OTURAKLI

[sıfat]

  • Sağlam, gösterişli

    Çoğu dört köşe, kalın, oturaklı olan Arap üslubu minareler o ruhaniliği vermez. - Refik Halit Karay

  • Yerinde sağlam duran
  • Doğal yapısına, amacına uygun
  • Yerinde ve sırasında söylenen, çarpıcı (söz)

[mecaz]

  • Saygı uyandıran, ağırbaşlı (kimse)

    Seçmenleriniz sizin daha bir oturaklı, daha bir ağırbaşlı, daha bir ölçülü olmanızı isterler. - Haldun Taner

RASTIKLI

[sıfat]

  • Rastık sürülmüş olan (kaş veya saç)

    Kaşları rastıklı taze, tatlı bir gözle şimdi kendilerine yaklaşmış askeri süzdü. - Sait Faik Abasıyanık

ISIRTMAK

[-e]

[-i]

  • Isırmasına sebep olmak

    Bir sorkun dalını, bir sürgünü ağzına doğru tutar, ısırtırlardı yılana. - Necati Cumalı

KISALTIM

[isim]

  • Kısaltma işi, taksir
  • Güzel sanatlarda perspektif sebebiyle bazı boyutları küçük görülen nesneleri, bu görünüşe uygun bir biçimde çizme yöntemi

KISTIRMA

[isim]

  • Kıstırmak işi
  • İçerisine peynir, kıyılmış et vb. konularak sac üzerinde pişirilen börek
  • Karnıyarık yemeği

KURUMSAL

[sıfat]

  • Kurumla ilgili
  • Değişik birim ve fonksiyonlarıyla bir kurumun niteliklerine tam anlamıyla sahip olan

KUSTURMA

[isim]

  • Kusturmak işi

OTURULMA

[isim]

  • Oturulmak işi

OKUTULMA

[isim]

  • Okutulmak işi

SOKTURMA

[isim]

  • Sokturmak işi

SOLUTMAK

[-i]

  • Solumasına sebep olmak

    Bu yokuş beni soluttu.

SIKTIRMA

[isim]

  • Sıktırmak işi

[madencilik]

  • Tahkimat birimlerinin oynamasını veya kaymasını önlemek amacıyla birim ile arazi arasında kalan boşluklara sıkıştırılan bir takoz türü

SIRITMAK

[nesnesiz]

  • Dişlerini göstererek aptallık, şaşkınlık, kurnazlık veya alay belirtir biçimde gülmek, sırtarmak (I)
  • Yorgan, şilte vb.ni iri ve aralıklı diktirmek

[mecaz]

  • Bütün çirkinliği ve kusuru ortaya çıkmak

    İşi biraz karıştırınca bütün pürüzler sırıttı.

[mecaz]

  • Göze batmak