Son ile Biten Kelimeler
SON ile biten 17 kelime bulunuyor. Sonu SON olan kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Son kelimesinin anlamı nedir? Son ile başlayan kelimeler. İçinde son olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
11 Harfli Kelimeler
ANGLOSAKSON19
9 Harfli Kelimeler
BAŞGARSON20, ALAGARSON15
8 Harfli Kelimeler
FARMASON17, ULTRASON11
7 Harfli Kelimeler
KLAKSON9
6 Harfli Kelimeler
GARSON12, ŞANSON11, KONSON9, ANASON8
5 Harfli Kelimeler
FASON13, ŞOSON11, MUSON9, MASON8, SASON8, AKSON7
3 Harfli Kelimeler
SON5
SON
-
Şimdiki zamana en yakın zamandan beri olan veya bu zamanda yapılmış, olmuş olan, ilk karşıtı
Gündüzün son ışıklarıyla beraber sanki odadan eşya da çekiliyordu. - Peyami Safa
-
En arkada bulunan
Son vagon.
-
Artık ondan ötesi veya başkası olmayan
Son atlıkarıncayı Kadırga meydanında birkaç yıl evvel görmüştüm. - Hasan Âli Yücel
- Uç, sınır
-
Olanca
Son kuvvetiyle: Ya Ali! diye bağırdı. - Memduh Şevket Esendal
-
Bir şeyin en arkadan gelen bölümü, bitimi, nihayet, akıbet
Kışın sonu. Bu yolun sonu.
- Ölüm
- Döl eşi
Ata Sözleri ve Deyimler
- sona ermek
- sona kalan dona kalır
- son bulmak
- son kozunu (veya kartını) oynamak
- son noktayı koymak
- son pişmanlık fayda vermez (veya etmez)
- sonu gelmek
- sonu gelmemek
- sonunu almak
- sonunu getirememek
- son vermek
Birleşik Kelimeler: son adam, sonbahar, son birim, son çeyrek, son dakika, son derece, son deyiş, son ek, son görev, son gürlüğü, son hızla, son kânun, son kerte, son nefes, sonnot, son ses, son söz, son teşrin, son turfanda, son ütücü, son vazife, son yolculuk, çeyrek son, yarı son, baştan sona, hafta sonu, harman sonu, satır sonu, süre sonu, vade sonu, önünde sonunda
AKSON (Kelime Kökeni: Fransızca axone)
- Sinir uyarmalarını sinir hücresinin gövdesinden diğer sinir hücrelerine taşıyan uzantı
ANASON (Kelime Kökeni: Rumca)
-
Maydanozgillerden, kokulu tohumu hamur işlerinde ve rakı yapımında kullanılan bir bitki (Pimpinella anisum)
Mal sahibiyle anason, buğday ektiler. - Necati Cumalı
Birleşik Kelimeler: Çin anasonu, Mısır anasonu, yıldız anasonu
MASON (Kelime Kökeni: Fransızca maçon)
- Masonluk üyesi, farmason
Birleşik Kelimeler: mason locası
SASON
- Batman iline bağlı ilçelerden biri
KLAKSON (Kelime Kökeni: Fransızca klaxon)
-
Korna
İki klakson sesi durgunluğu iki yerinden bıçakladı. - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- klakson çalmak
KONSON (Kelime Kökeni: Fransızca consonne)
- Ünsüz
MUSON (Kelime Kökeni: Fransızca mousson)
- Güney Asya kıyılarıyla Hint Denizi'nde yaz ve kış mevsimlerinde birbirine ters yönlerden esen geniş alanlı rüzgâr
Birleşik Kelimeler: muson iklimi
ULTRASON (Kelime Kökeni: Fransızca ultrason)
-
Yansılanım
Deniz sondajlarında ultrasondan yararlanılır.
ŞANSON (Kelime Kökeni: Fransızca chanson)
- Kıta adı verilen ve şarkı gibi söylenen mısra dizisi
- Şarkı
- Melodi
ŞOSON (Kelime Kökeni: Fransızca chausson)
-
Kumaş veya ince deriden, çoğunlukla düz topuklu, ayağı bütünüyle saran ayakkabı
Yahya Kemal'in redingotu biraz tozlanmıştı. Şosonları gümüş rengiydi. - Adalet Ağaoğlu
GARSON (Kelime Kökeni: Fransızca garçon)
-
Lokanta, pastane, kahvehane vb. yerlerde müşterilere hizmet eden kimse
Öğle yemeklerinde garson olarak çalışacak, buna karşılık öğle ve akşam yemeklerini lokantadan yiyecekti. - Necati Cumalı
Birleşik Kelimeler: başgarson, şef garson
FASON (Kelime Kökeni: Fransızca façon)
- Kesim
- Malzemesi marka sahibi tarafından karşılanarak başka bir firmaya yaptırılan mal, fason mal
Birleşik Kelimeler: fason imalat, fason mal, fason üretim
ALAGARSON (Kelime Kökeni: Fransızca à la garçon)
- Kısa kesilmiş saç
- Oğlan saçı biçiminde kısa kesilmiş kadın saçı
FARMASON (Kelime Kökeni: Fransızca franc-maçon)
- Mason
- Dinsiz, imansız