SKOLASTİK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

SKOLASTİK harflerini içeren 5 harfli 21 kelime bulunuyor. 5 harfli SKOLASTİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ASİST7, KASİS7, KASKO7, OKSİT7, SOKAK7, SOLAK7, STİLO7, SALTO7, ASTİK6, KOLİK6, KOLİT6, KASTİ6, LASKİ6, OTLAK6, SALİK6, SAKİT6, SAKİL6, TAKSİ6, KİKLA5, KATİL5, TALİK5

KİKLA

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Lapinagillerden, güzel renkli, 50 santimetre uzunluğunda bir balık (Labrus berggylta)

KATİL (Kelime Kökeni: Arapça ḳātil)

[isim]

  • İnsan öldüren kimse, cani

    Öldürdüğü güzele ağlayan bu katilin / Elleri kanlı fakat gözyaşları temizdi - Enis Behiç Koryürek

[sıfat]

  • Öldürücü, ölüme neden olan

    Katil kurşun.

Birleşik Kelimeler: kanlı katil, kiralık katil

[isim]

  • Öldürme

Birleşik Kelimeler: katletmek, katliam

TALİK (Kelime Kökeni: Arapça taʿlīḳ)

[isim]

[eskimiş]

  • Asma, yukarı kaldırma
  • Bir işin yapılmasını herhangi bir şarta bağlı tutma
  • Belli bir zamana bırakma, erteleme
  • Arap alfabesinde geliştirilen, yatık olarak yazılan yazı türlerinden biri

[sıfat]

  • Bu tür yazı ile yazılmış

    ... sonra üç de eski talik levha. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • talik etmek

ASTİK (Kelime Kökeni: Ermenice)

[isim]

[argo]

  • Pezevenk

KOLİK (Kelime Kökeni: Fransızca colique)

[isim]

[tıp]

  • Bağırsak, böbrek gibi içi boş organlarda aralıklı duyulan güçlü sancı

KOLİT (Kelime Kökeni: Fransızca colite)

[isim]

[tıp]

  • Kalın bağırsak yangısı

KASTİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṣdī)

[sıfat]

  • Bilerek, isteyerek yapılan

[zarf]

  • Kasıtlı olarak, bilerek, isteyerek

LASKİ (Kelime Kökeni: Arapça lasḳī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Yakı ile ilgili

OTLAK

[isim]

[coğrafya]

  • Hayvan otlatılan yer, salmalık, yaylak, mera, örü(II)

    Otlaktan çıktıkları sırada hava kuru soğuktu. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: dağ otlağı

SALİK (Kelime Kökeni: Arapça sālik)

[sıfat]

  • Bir yola giren, bir yolda giden

Ata Sözleri ve Deyimler

  • salik olmak

SAKİT (Kelime Kökeni: Arapça sākit)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Susmuş, sessiz

    Nazmiye Hanım hülyaları içinde sakit, uysal ve gevşek adımlarla yürüyordu. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sakit kalmak

SAKİL (Kelime Kökeni: Arapça s̱aḳīl)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Ağır
  • Sıkıntı veren, sıkıntılı
  • Çirkin, kaba, uyumsuz

[isim]

[müzik]

  • Türk müziğinde bir usul

TAKSİ (Kelime Kökeni: Fransızca taxi)

[isim]

  • Belirli bir ücret karşılığı yolcu taşıyan, taksimetresi olan otomobil

    Taksi bir karışıklığın çıktığını görünce hemen gazlayıp uzaklaştı. - Çetin Altan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • taksi çevirmek

Birleşik Kelimeler: taksi dolmuş, taksimetre, radyo taksi

[isim]

[biyoloji]

  • Göçüm

ASİST (Kelime Kökeni: İngilizce assist)

[isim]

[spor]

  • Sayı veya gol pası

Ata Sözleri ve Deyimler

  • asist yapmak

KASİS (Kelime Kökeni: Fransızca cassis)

[isim]

  • Kara yolunda oluşmuş çukurlar ve tümsekler
  • Yollarda araçların hızını düşürmek için yapılan, türlü biçimlerde tümsek
  • Bir yolun doğrultusunu dik kesen bir yandan öbür yana geçen ark