SİNDİRİLME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

SİNDİRİLME harflerini içeren 5 harfli 46 kelime bulunuyor. 5 harfli SİNDİRİLME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Sindirilme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Sindirilme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

DEMLİ8, DEMİR8, DEMİN8, DENİM8, DİLME8, DİLİM8, DİLSİ8, DİRİM8, DİNME8, İNDİS8, NEDİM8, SEDİR8, DİRİL7, DİREN7, DİNLİ7, DERİN7, DENLİ7, İSLİM7, İSMEN7, LİDER7, LEMİS7, MİLİS7, MİSİL7, MİSEL7, MERSİ7, NESİM7, RESMİ7, RESİM7, SİNME7, SİLME7, SERİM7, SELİM7, ERMİN6, İRSEN6, İMREN6, NESİR6, NESİL6, NEMLİ6, RİMEL6, REMİL6, SİREN6, SİNLE6, SİNİR6, SENİR6, SERİN6, İLERİ5

İLERİ

[isim]

  • Herhangi bir şeye göre daha ötede olan yer, geri karşıtı
  • Bir şeyin ulaşılacak yönü

    Yolun ilerisi düz.

  • Henüz gelmemiş zaman, gelecek, sonra

[sıfat]

  • Önde bulunan

    İleri karakol. İleri hat.

[sıfat]

  • Doğrusundan daha çok gösteren (saat)

    Saat beş dakika ileridir.

[sıfat]

[mecaz]

  • Benzerlerini geride bırakmış

    İleri fikirler.

[zarf]

  • Öne doğru, ileri doğru

    Masayı biraz ileri çekelim.

[ünlem]

  • `Amaca doğru durmadan yürü` anlamında kullanılan bir seslenme sözü

    Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri! - Atatürk

[spor]

  • Temel duruşta ayak uçlarının gösterdiği yön

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ileri (veya ileriye) gitmek
  • ileri almak
  • ileri atılmak (veya çıkmak)
  • ileri geçmek
  • ileri gelmek
  • ileri götürmek
  • ilerisine gitmek
  • ileri sürmek
  • ileri varmak
  • ileriyi görmek

Birleşik Kelimeler: ileri gelen, ileri geri, ileri görüş, ileri gözetleyici, ileri karakol, ileri teknoloji, ileri uç, ileri vites

ERMİN (Kelime Kökeni: Fransızca hermine)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Kakım

İRSEN (Kelime Kökeni: Arapça irs̱en)

[zarf]

[eskimiş]

  • Kalıtım yoluyla

İMREN

[isim]

  • Görülen bir şeyi veya benzerini edinme isteği, gıpta

NESİR (Kelime Kökeni: Arapça nes̱r)

[isim]

[edebiyat]

  • Düzyazı

    Her millette olduğu gibi bizde de kelimeleri şiir canlandırmış, nesir sadece kullanmıştır. - Yahya Kemal Beyatlı

NESİL (Kelime Kökeni: Arapça nesl)

[isim]

[toplum bilimi]

  • Kuşak

    Her şeyde olduğu gibi her nesilden birkaç kişi bu umumi mazhariyetin üstüne çıkar. - Ahmet Hamdi Tanpınar

  • Hayvanlarda döl

Ata Sözleri ve Deyimler

  • nesli tükenmek

Birleşik Kelimeler: nesilden nesile, aslı nesli

NEMLİ

[sıfat]

  • Nemi olan, az ıslak, rutubetli, kuru karşıtı

    Hafif bir rüzgâr dalgası nemli saçlarının arasından geçti. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Yaşlı (göz)

RİMEL (Kelime Kökeni: Fransızca rimmel)

[isim]

  • Kadınların kirpiklerini kıvırmak ve daha uzun göstermek için fırça ile sürdükleri yağlı sürme, maskara

    Nihayet kirpiklerine de birer fırça rimel dokundurdu, onları da dikleştirdi. - Peyami Safa

REMİL (Kelime Kökeni: Arapça reml)

[isim]

[eskimiş]

  • Kumda birtakım çizgiler çizerek fala bakma
  • Bu biçimde bakılan fal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • remil atmak (veya dökmek)

SİREN (Kelime Kökeni: Fransızca sirène)

[isim]

  • İtfaiye, cankurtaran ve polis araçlarında bulunan, tiz ses çıkaran uyarıcı alet

    İtfaiyelerin çanları çalıyor, sirenleri ötüyordu. - Çetin Altan

  • Üst tarafı kız, alt tarafı balık olduğuna inanılan deniz kızı

SİNLE

[isim]

[eskimiş]

  • Mezarlık

SİNİR

[isim]

[anatomi]

  • Duyu ve hareket uyarılarını beyinden organlara, organlardan beyne ileten beyazımsı teller ve bu tellerin oluşturduğu demet

    Koket ruhu artık yüzünün sinirlerini idare etmiyordu. - Reşat Nuri Güntekin

  • Rahatsız edici, hastalık derecesine varan aşırı duyarlılık

    Bu kadının bir siniri var, kan görünce bayılır.

  • Herhangi bir şey, bir olay karşısında tepki gösterme duyarlığı ve kişinin ruhsal niteliği

    Sende hiç sinir yok mu, bu kadar aldırmazlık olur mu?

    Tren kalktıktan biraz sonra sinirlerdeki gerginlik geçer. - Reşat Nuri Güntekin

[sıfat]

  • Hoşa gitmeyen, can sıkan

    Ne sinir şey!

[halk ağzında]

  • Kas kirişi ve zarı

    Etin sinirlerini ayırmak.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sinirine dokunmak
  • siniri oynamak
  • siniri tutmak
  • sinir kesilmek
  • sinirleri altüst olmak
  • sinirleri ayakta olmak
  • sinirleri boşanmak
  • sinirleri bozulmak
  • sinirleri gergin olmak
  • sinirleri gerilmek
  • sinirleri gevşemek (veya yatışmak)
  • sinirlerine hâkim olmak
  • sinirlerini bozmak
  • sinirlerini germek
  • sinir sahibi olmak

Birleşik Kelimeler: sinir argınlığı, sinir bilimi, sinir buhranı, sinir doku, sinir harbi, sinir hastalığı, sinir hastası, sinir ilacı, sinir kanatlılar, sinir küpü, sinir otları, sinir otu, sinir savaşı, sinir sistemi, sinir törpüsü, sinirleri kuvvetli, sinirleri zayıf

SENİR

[isim]

[halk ağzında]

  • İki dağ arasındaki sırt

SERİN

[sıfat]

  • Az soğuk, ılık ile soğuk arası

    Kuşluk vaktinin sıcağına rağmen bina loş ve serin. - Refik Halit Karay

  • Hoşa giden, hafif bir soğukluk veren

Ata Sözleri ve Deyimler

  • serin gel!
  • serin tutmak

Birleşik Kelimeler: serinkanlı

DİRİL

[sıfat]

[biyoloji]

  • Diriksel

Birleşik Kelimeler: diril ısı

[isim]

  • Şilte yüzü veya gömlek yapmaya yarar pamuklu bir kumaş