SİMSARİYE Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
SİMSARİYE harflerini içeren 4 harfli 35 kelime bulunuyor. 4 harfli SİMSARİYE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
EMAY7,
İARE (Kelime Kökeni: Arapça iʿāre)
-
Eğreti, ödünç
Bu iare tuvaletiyle kendi güzelliğinin gururunu da feda ederek bahçeye çıktı. - Peyami Safa
- Eğreti verme, ödünç verme
ASRİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṣrī)
- Çağdaş
AMİR (Kelime Kökeni: Arapça āmir)
-
Bir işte emir verme yetkisi bulunan kimse, mir
Akıl öğrettiğim herif şimdi bana amir oldu. - Burhan Felek
- Buyuran, buyurucu
- Satıcı veya ihracatçının gönderdiği malların bedelini almak üzere gerekli belgeleri göstererek bankaya başvuran kimse
Birleşik Kelimeler: amir hüküm, amiriita, emniyet amiri, idare amiri, ita amiri, kabin amiri, mülki idare amiri, saha amiri
ESİR (Kelime Kökeni: Arapça esīr)
-
Tutsak
Meyhaneden çıktığında sarhoş kafayla bir esir gemisine binmiş, güvertede sızıp kalmıştı. - İhsan Oktay Anar
- Köle
-
Bir düşünceye veya bir kimseye körü körüne bağlı olan kimse
Onun güzelliğinin esiri oldular.
Ata Sözleri ve Deyimler
- esir almak
- esir düşmek
- esir etmek
- esir olmak
- esir yatmak
Birleşik Kelimeler: esir almaca, esir kampı, esir pazarı
- Atomlar arasındaki boşluğu ve bütün evreni doldurduğu varsayılan, ağırlığı olmayan, ısı ve ışığı ileten töz
- Hava
ERİM
-
Bir şeyin erebileceği uzaklık, menzil
El erimi. Göz erimi.
Birleşik Kelimeler: el erimi, göz erimi, kulak erimi, kurşun erimi
- Muştu
EMİR (Kelime Kökeni: Arapça emr)
- Buyruk, komut, talimat, ferman
-
İstek
İkide birde dönüp benden bir emrim olup olmadığını soruyordu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Orta Anadolu'da şarap yapımı için üretilen, orta kalın kabuklu, beyaz renkli, kısa ve karışık budanan bir tür üzüm
Ata Sözleri ve Deyimler
- emir almak
- emir altına almak
- emir vermek
- emrine girmek
- emrine vermek
Birleşik Kelimeler: emir cümlesi, emir eri, emir kipi, emir kulu, emir komuta zinciri, emirname, emir subayı, emretmek, emreylemek, emrihak, emrivaki, emre muharrer senet, yazılı emir, evvelemirde, arama emri, ita emri, ödeme emri, ölüm emri, tediye emri, verile emri
- Araplarda ve bazı Müslüman ülkelerde bir kavim, şehir veya ülkenin başı
İMAR (Kelime Kökeni: Arapça iʿmār)
- Bayındırlık
Ata Sözleri ve Deyimler
- imara açılmak
- imar etmek
İRİS (Kelime Kökeni: Fransızca iris)
- Saydam tabaka ile göz merceği arasında bulunan, ince, kasılabilen bir zardan oluşan, gözün renkli bölümü
İRSÎ (Kelime Kökeni: Arapça irs̱ī)
- Kalıtımsal
MİRÎ (Kelime Kökeni: Farsça mīr + Arapça -ī)
- Hükûmetin, hazinenin malı olan, beylik
- Devlet hazinesi
Birleşik Kelimeler: mirî kâtibi, mirî mal
MİRA (Kelime Kökeni: İtalyanca mira)
- Arazi üzerinde seçilmiş bir işaret noktasının düşeyini gösteren, yön belirtmek için uzaktan gözlenen, geometrik biçimli tahta lata
MERİ (Kelime Kökeni: Arapça merʿī)
-
Geçerli
Fethi Bey hükûmeti, meri olan bu maddeyi tatbik ettiği için kürsüden izahat vermek ıztırarında kalıyor. - Yahya Kemal Beyatlı
MERA (Kelime Kökeni: Arapça merʿā)
-
Otlak
Yağmurun altında çobanıyla beraber meraya çıktı, birdenbire şaşırdı. - Ömer Seyfettin
Birleşik Kelimeler: mera bitkileri, mutlak mera, besi merası, dağ merası
RAMİ (Kelime Kökeni: İngilizce ramee)
- Isırgangillerden, Çin, Vietnam ve Malezya'da yetişen değerli bir bitki (Boehmeria nivea)
- Bu bitkinin dokumacılıkta kullanılan lifi
REİS (Kelime Kökeni: Arapça reʾīs)
- Başkan
-
Lider
Haydutların reisiyle anlaşıp üç adamını bir ay süreyle kiraladı. - İhsan Oktay Anar
-
Küçük tekne kaptanı
Üzgün gözlerle düşman reisine baktı. - Nazım Hikmet
Birleşik Kelimeler: reis bey, reis efendi, reisülküttap, semtürreis, aile reisi, belediye reisi, ceza reisi, cumhur reisi, eyyam reisi, liman reisi