SİLİKATLAMA Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

SİLİKATLAMA harflerini içeren 7 harfli 23 kelime bulunuyor. 7 harfli SİLİKATLAMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Silikatlama ile başlayan 7 harfli kelimeler. İçinde Silikatlama olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

AKSATMA9, İSTİMAL9, İLTİMAS9, İMTİSAL9, LAMAİST9, MASTİKA9, SALLAMA9, SAKLAMA9, TASLAMA9, ASİLLİK8, ATLAMAK8, ALLAMAK8, ALİMLİK8, ALTLAMA8, İLTİSAK8, KALAMİT8, KATLAMA8, KATLİAM8, LAKLAMA8, MALAKİT8, SAATLİK8, SİLİKAT8, TALİMLİ8

ASİLLİK

[isim]

  • Asil olma durumu, asalet
  • Soylu olma durumu, soyluluk

ATLAMAK

[-den]

  • Bir engeli sıçrayarak veya fırlayarak aşmak

    Duvardan atlamak. Hendekten atlamak.

[-e]

[-den]

  • Yüksek bir yerden alçak bir yere, ayaküstü gelecek bir biçimde kendini bırakmak

    Çukura atlamak.

[-e]

  • Binmek

    Atlasam bir vapura, şehre insem diyorum. - Sait Faik Abasıyanık

[-i]

  • Basında haberi zamanında verememek veya diğer gazetelerden öğrenmek

[-i]

  • Okuma, yazı yazma, sayı sayma vb. işlerde bazı bölümleri üstünkörü geçmek

[-i]

  • Sınıfı okumadan geçmek

    Birinci sınıfı atladı.

  • İnmek

    Otomobilden atlayıp vapura doğru seğirten bir adama tutup sual sorulur mu? - Sait Faik Abasıyanık

[mecaz]

[-de]

  • Yanılmak, aldanmak

[mecaz]

  • Bir işe sonucunu düşünmeden hemen girişmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • atladı geçti Genç Osman!

Birleşik Kelimeler: atlaya zıplaya

ALLAMAK

[-i]

  • Kırmızı duruma getirmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • allamak pullamak

ÂLİMLİK

[isim]

  • Bilginlik

ALTLAMA

[isim]

  • Altlamak işi

İLTİSAK (Kelime Kökeni: Arapça iltiṣāḳ)

[isim]

[eskimiş]

  • Kavuşma, bitişme, birleşme

KALAMİT (Kelime Kökeni: Fransızca calamite)

[isim]

[mineraloji]

  • Amfibol cinsinden bir mineral türü
  • İlk Çağ ağaç taşılı

KATLAMA

[isim]

  • Katlamak işi

[halk ağzında]

  • Mayasız hamurdan yapılan, peynirli veya peynirsiz pide, yufka

KATLİAM (Kelime Kökeni: Arapça ḳatl + ʿāmm)

[isim]

[toplum bilimi]

  • Kırım

    İlk katliamdan kaçan Müslümanların malı, mülkü, evi Makedonya muhacirlerine verilmiş. - Yahya Kemal Beyatlı

LAKLAMA

[isim]

  • Laklamak işi

MALAKİT (Kelime Kökeni: Fransızca malacihte)

[isim]

[kimya]

  • Yeşil renkli, yontulup parlatılabilen, doğal bakırlı, hidratlı karbonat, bakır taşı

SAATLİK

[sıfat]

  • Belli bir saat süresince yapılan veya olan

    Yedi saatlik evliler, şimdiden mi dünyadan el etek çekiyor? - Necip Fazıl Kısakürek

SİLİKAT (Kelime Kökeni: Fransızca silicate)

[isim]

[kimya]

  • Yapı malzemesi olarak kullanılan cam, çimento, tuğla vb. maddelerin birleşiminde bulunan, silisik asidin bazlarla birleşerek oluşturduğu tuz

TALİMLİ

[sıfat]

  • Talim görmüş, eğitilmiş

    Gözlerim ona dikilmiş talimli bir fino köpeği gibi büzülüp otururdum. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Alışık, eli yatkın

AKSATMA

[isim]

  • Aksatmak işi