SİGARALI Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

SİGARALI harflerini içeren 4 harfli 27 kelime bulunuyor. 4 harfli SİGARALI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Sigaralı ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Sigaralı olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ALGI9, GRİL8, GALA8, GALİ8, İLGA8, LİGA8, RİGA8, ASIL6, ASIR6, SALI6, SARI6, SILA6, SIRA6, ARLI5, ARSA5, ASAL5, ASAR5, ASİL5, ASLA5, ASLİ5, ASRİ5, İSAL5, SALA5, SARİ5, SARA5, SAİR5, LİRA4

LİRA (Kelime Kökeni: İtalyanca lira)

[isim]

  • Yüz kuruş değerinde Türk para birimi, teklik

    Bu pazarlığın yapıldığı zamanda liranın kıymeti vardı. - Refik Halit Karay

  • Bazı ülkelerin para birimi

    Mısır lirası. Suriye lirası.

[eskimiş]

  • Yedi gram ağırlığında altın sikke, liralık, sarı lira

Birleşik Kelimeler: ata lira, sarı lira

ARLI

[sıfat]

  • Namuslu, utangaç, sıkılgan

    Ağaların yiğittir, arlıdır, oğul! - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arlı arından, huylu huyundan vazgeçmez

ARSA (Kelime Kökeni: Arapça ʿarṣa)

[isim]

  • Üzerine yapı yapılmak için ayrılmış yer

Birleşik Kelimeler: arsa payı

ASAL

[sıfat]

  • Esasla ilgili, asıl ve temel olanla ilgili, esasi

Birleşik Kelimeler: asal gazlar, asal sayı

ASAR (Kelime Kökeni: Arapça ās̱ār)

[isim]

[eskimiş]

  • Eserler

Birleşik Kelimeler: asarıatika

[isim]

  • Yüzyıllar

ASİL (Kelime Kökeni: Arapça aṣīl)

[sıfat]

  • Soylu

    Kaybettiğimiz bu asil adamın bizimle beraber çalışmasına hakikaten imkân yokmuş. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

  • Yüce duygularla yapılan

    Asil bir davranış.

Birleşik Kelimeler: asilzade

ASLA (Kelime Kökeni: Arapça aṣlā)

[zarf]

  • Hiçbir zaman, hiçbir şekilde, katiyen

    Kimseye faydası olmayıp da yalnız kendi nefsine ayırdığın servet, asla makbul değildir. - Ahmet Kabaklı

  • Sakın, zinhar

ASLİ (Kelime Kökeni: Arapça aṣlī)

[sıfat]

  • Birincil

    Kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür. - Anayasa

  • Temel olarak alınan, birincil
  • Asıl olan

    Kurumun asli üyeleri.

Birleşik Kelimeler: asli düşünce, asli maaş, asli nüsha

ASRİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṣrī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Çağdaş

İSAL (Kelime Kökeni: Arapça īṣāl)

[isim]

[eskimiş]

  • Ulaştırma

SALA (Kelime Kökeni: Arapça ṣalā)

[isim]

  • 343 sela

SARİ (Kelime Kökeni: Hintçe)

[isim]

  • Hint kadınlarına özgü giysi
  • Bu giysinin yapıldığı kumaş

    Sari denir kumaşa bürünen, ayağı bilezikli ve burunları incili veya mücevherli kadınlar... - Falih Rıfkı Atay

[sıfat]

[eskimiş]

  • Başkasına geçen, geçici
  • Bulaşıcı, bulaşık (hastalık)

SARA (Kelime Kökeni: Arapça ṣarʿa)

[isim]

[tıp]

  • Zaman zaman kendini kaybederek olduğu yere düşme, vücutta şiddetli çırpınmalar ve ağız köpürmesi ile ortaya çıkan bir sinir hastalığı, tutarık, tutarak, tutarga, yilbik, epilepsi

    Nefesi kulunca, sıtmaya, havaleye, saraya, çarpıntıya birebirmiş. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

SAİR (Kelime Kökeni: Arapça sāʾir)

[sıfat]

  • Başka, öteki, diğer

    Onun sair işlerini bir dereceye kadar engelledi ise de ne zararı var! - Memduh Şevket Esendal

ASIL (Kelime Kökeni: Arapça aṣl)

[isim]

  • Bir şeyin kendisi, örnek, kopya karşıtı

    Bir belgenin aslı.

  • Kök, köken, kaynak

    Yazının aslı resimdir.

  • Gerçeklik

    Bu haberin aslı yok.

  • Soy, nesep

    İnsan, dedi, aslını unutmamalıdır. - Sait Faik Abasıyanık

[sıfat]

  • Gerçek, esas

    Ama benim asıl niyetim eski sevgilisinin adını öğrenmek. - Ahmet Ümit

[sıfat]

  • Bir şeyin temelini oluşturan, ana

[sıfat]

  • Aranılan nitelikleri en çok kendinde toplamış olan

    Asıl sanat budur.

[sıfat]

  • Bir görevde sürekli bulunan, yedek karşıtı

    Asıl jüri üyesi toplantıya gelmediğinden yedek üye çağrıldı.

[zarf]

  • (a'sıl) Gerçekten, gerçek olarak

    Bana umut vermeye çalışıyor ama asıl onun teskin edilmeye ihtiyacı var. - Ahmet Ümit

Ata Sözleri ve Deyimler

  • asıl azmaz, bal kokmaz
  • aslı çıkmak
  • aslına bakarsan

Birleşik Kelimeler: asıl nüsha, asıl sayılar, aslı astarı, aslı faslı, aslı nesli