Sey ile Başlayan Kelimeler

SEY ile başlayan 55 kelime bulunuyor. Başında SEY olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Sey ile biten kelimeler. İçinde sey olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

SEYREKLEŞTİRMEK22

14 Harfli Kelimeler

SEYREKLEŞTİRİŞ23, SEYREKLEŞTİRME21

12 Harfli Kelimeler

SEYREKLEŞMEK19, SEYRELTİLMEK16, SEYRELTİKLİK15

11 Harfli Kelimeler

SEYAHATNAME19, SEYREKLEŞME18, SEYREYLEMEK17, SEYREDİLMEK17, SEYRELTİLME15

10 Harfli Kelimeler

SEYRÜSEFER22, SEYDİŞEHİR22, SEYREYLEME16, SEYRELTİCİ16, SEYREDİLME16, SEYİRCİLİK16, SEYRELTMEK14

9 Harfli Kelimeler

SEYİTGAZİ19, SEYRETMEK13, SEYRELTME13, SEYRELMEK13, SEYRANLIK13, SEYİRTMEK13, SEYRELTİK12, SEYREKLİK12

8 Harfli Kelimeler

SEYREKÇE14, SEYDİLER13, SEYYANEN13, SEYİRTME12, SEYİSLİK12, SEYRELME12, SEYRETME12, SEYİRLİK11

7 Harfli Kelimeler

SEYFİYE18, SEYAHAT14, SEYYİBE14, SEYİRCİ13, SEYYARE12, SEYYİAT12, SEYELAN10, SEYLANİ10

6 Harfli Kelimeler

SEYYAH15, SEYLAP13, SEYHAN13, SEYYİE11, SEYYAR11, SEYYAL11, SEYRET9, SEYREK9, SEYRAN9

5 Harfli Kelimeler

SEYİS9, SEYİT8, SEYİR8, SEYEK8

SEYİT (Kelime Kökeni: Arapça seyyid)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir topluluğun ileri gelen kişisi
  • Hz. Muhammed'in soyundan olan kimse

SEYİR (Kelime Kökeni: Arapça seyr)

[isim]

  • Gidiş, yürüyüş, ilerleyiş

    Yaşayacak fazla zamanları olmayan bazı dâhiler, olgunluklarını hayatın normal seyrinden çok evvel tamamlamış oluyorlar. - Asaf Halet Çelebi

  • Kara taşıtlarının belli bir güzergâhta ilerlemesi

[denizcilik]

  • Özellikle gemilerin belli bir rotayı takip ederek yolculuk etmesi
  • Bir yerden başka bir yere gitmek için yola çıkma
  • Eğlenmek için bakma, hoşlanarak bakma, temaşa

    Tevfik, orta oyununa çıkınca seyrine en sık gidenlerden birisi Selim Paşa'nın karısı oldu. - Halide Edip Adıvar

  • Bakıp eğlenecek şey, eğlendirici durum

    Bundan âlâ seyri nerede bulacak garipler? - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • seyre çıkmak
  • seyre dalmak

Birleşik Kelimeler: seyredilmek, seyretmek, seyreylemek, seyrüsefer, kıyı seyri, sahil seyri

SEYEK (Kelime Kökeni: Farsça se + yek)

[isim]

  • Zarla oynanan oyunlarda zarlardan birinin üçlü, öbürünün birli gelmesi, üç bir

SEYREK

[sıfat]

  • Benzerleri veya parçaları arasında çok aralık bulunan, aralıklı, sık karşıtı

    Öğle vapurlarının seyrek ahalisi içinden sıyrıldı, koşarak merdivenleri çıktı. - Peyami Safa

  • Çok bulunmayan, az rastlanan, nadir

[zarf]

  • Aralıklı olarak, aralıklı bir biçimde, arada sırada, binde bir, nadir, nadiren, bayramdan bayrama, bayramda seyranda

Birleşik Kelimeler: seyrek otlatma

SEYRAN (Kelime Kökeni: Arapça seyrān)

[isim]

  • Gezme, gezinme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • seyrana çıkmak
  • seyran etmek (veya eylemek)

Birleşik Kelimeler: bayramda seyranda

SEYİS (Kelime Kökeni: Arapça sāyis)

[isim]

  • At bakıcısı

    O, atı kızdırıyor, çileden çıkarıyor diye, bütün kabahati seyisinde buluyordu. - Abdülhak Şinasi Hisar

SEYELAN (Kelime Kökeni: Arapça seyelān)

[isim]

[eskimiş]

  • Akma, akıntı

[fizik]

  • Akı

SEYLANİ (Kelime Kökeni: Arapça seylānī)

[isim]

[mineraloji]

  • Seylan taşı

SEYİRLİK

[sıfat]

  • Seyir için olan

Birleşik Kelimeler: seyirlik oyun

SEYYİE (Kelime Kökeni: Arapça seyyiʾe)

[isim]

[eskimiş]

  • Kötülük
  • Yanlış veya kötü bir davranış sonucu karşılaşılan kötü durum

SEYYAR (Kelime Kökeni: Arapça seyyār)

[sıfat]

  • Belli bir yeri olmayan, gezici, gezgin

    Seyyar satıcı.

  • Kolay taşınabilen, katlanarak taşınabilir duruma getirilebilen, portatif

    Zira muharebeden beri seyyar karyolamı hiç bırakmadım. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Birleşik Kelimeler: seyyar hastane, seyyar satıcı

SEYYAL (Kelime Kökeni: Arapça seyyāl)

[sıfat]

[eskimiş]

[fizik]

  • Akışkan

    Masallar folklor bakımından da türkülerden daha seyyal ve ekseriya daha renkli olurlar. - Asaf Halet Çelebi

SEYRELTİK

[sıfat]

[kimya]

  • Seyreltilmiş olan, derişik karşıtı

    Seyreltik sülfürik asit.

SEYREKLİK

[isim]

  • Seyrek olma durumu, nadirlik

    Armut ağaçlarının seyrekliğinde kurulu çadırlar, ay ışığında yalnızlaşıyordu. - Mustafa Necati Sepetçioğlu

SEYİRTME

[isim]

  • Seyirtmek işi