SERTİFİKASYON Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

SERTİFİKASYON harflerini içeren 4 harfli 197 kelime bulunuyor. 4 harfli SERTİFİKASYON kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

FOYA13, FORS12, OFİS12, SOFA12, SOFİ12, TAYF12, AFİS11, EFOR11, FİNO11, FONT11, FORA11, FOTA11, FAKS11, FARS11, KOFA11, SKİF11, SARF11, SAFİ11, SERF11, SEFA11, TİFO11, ARİF10, ANİF10, AFET10, FİNK10, FİRE10, FRAK10, FREN10, FAİK10, FAKR10, FANİ10, FARE10, FARK10, FERT10, FERİ10, FENT10, FENA10, İTFA10, İFNA10, İFTA10, KAFE10, KAFİ10, NAFİ10, NAİF10, NEFT10, OYSA8, SOYA8, İYOT7, İYON7, ORYA7, ONAY7, OKEY7, SİYA7, SAYE7, YONT7, YEİS7, ASES6, AYET6, AYİN6, AYNİ6, ESAS6, EROS6, İSOT6, KOSA6, KROS6, KAOS6, NİYE6, ORSA6, RİYA6, SOTE6, SONE6, SKOR6, STOK6, STOR6, SAKO6, SEKS6, YENİ6, YETİ6, YİNE6, YANİ6, ASİT5, ASRİ5, ANOT5, AORT5, AKİS5, AKOR5, AKSE5, AKSİ5, ESKİ5, ESİR5, ESİN5, ESİK5, ESNA5, EKSİ5, İRİS5, İRSİ5, İKON5, KORT5, KOTA5, KONT5, KONİ5, KRON5, KİST5, KANO5, KARO5, KARS5, KASE5, KAST5, NESİ5, NİSA5, NOTA5, NATO5, ORAK5, ORAN5, ORTA5, ONAR5, OKAR5, ONAT5, RİSK5, ROKA5, ROTA5, RAKS5, RAST5, REİS5, REST5, SİNE5, SİNİ5, SİRK5, SİTE5, STAR5, STEN5, STER5, SARİ5, SAKİ5, SAKE5, SAİK5, SAİR5, SERT5, SERİ5, SERA5, SEKİ5, SENA5, SENT5, TOKA5, TRAS5, TROK5, TRİO5, TERS5, TORK5, ATİK4, AKİT4, AKNE4, ERİN4, ERİK4, ERAT4, ETİK4, ETKİ4, ENİK4, EKİN4, EKTİ4, ENİR4, İRAT4, İNTİ4, İNİK4, İRİN4, İNEK4, İNAT4, İNAK4, İTKİ4, İARE4, İANE4, İKNA4, İKEN4, İKTA4, KİRA4, KANİ4, KANT4, KARE4, KARİ4, KART4, KAİN4, KATİ4, KENT4, NİTE4, RİNA4, RİNT4, RİKA4, RANT4, RATE4, RENK4, TİRE4, TİKE4, TREN4, TERK4, TANK4, TANE4, TEİN4

ATİK

[sıfat]

  • Çabuk davranan, çevik

Birleşik Kelimeler: atik tetik

[sıfat]

[eskimiş]

  • Eski, eski zamanla ilgili

Birleşik Kelimeler: Ahd-i Atik

ÂKİT (Kelime Kökeni: Arapça ʿāḳid)

[sıfat]

  • Bağıtçı

[isim]

[eskimiş]

[hukuk]

  • Sözleşme
  • Nikâh

Birleşik Kelimeler: akit vaadi, akdetmek, evlilik akdi, hizmet akdi, iş akdi

AKNE (Kelime Kökeni: Fransızca acné)

[isim]

[tıp]

  • Yağ bezlerinin deri üzerinde oluşturduğu iltihaplı sivilce

ERİN

[sıfat]

  • Ergen

ERİK

[isim]

[bitki bilimi]

  • Gülgillerden, beyaz çiçekli bir ağaç (Prunus domestica)
  • Bu ağacın kabuğu ince, çeşitli renklerde, mayhoş veya tatlı, eti sulu, tek ve sert çekirdekli yemişi

Birleşik Kelimeler: erik hoşafı, erik kompostosu, erik marmeladı, erik pestili, erik rakısı, erik reçeli, kuru erik, sarıerik, bardacık eriği, bardak eriği, can eriği, çakal eriği, dağ eriği, gövem eriği, Japon eriği, Malta eriği, mürdüm eriği, türbe eriği, üryani eriği, yaban eriği

ERAT (Kelime Kökeni: Türkçe er + at)

[isim]

[askerlik]

  • Er, onbaşı ve çavuşlara verilen genel ad
  • Erler

ETİK (Kelime Kökeni: Fransızca éthique)

[isim]

  • Töre bilimi
  • Çeşitli meslek kolları arasında tarafların uyması veya kaçınması gereken davranışlar bütünü
  • Etik bilimi

[sıfat]

  • Ahlaki, ahlakla ilgili

Birleşik Kelimeler: etik bilimi

ETKİ

[isim]

  • Bir kimse veya nesnenin başka bir kişi veya şey üzerindeki gücü, tesir

    Yaşadıklarını yazmanın böylesine bir etki yapabileceğinden hiç haberim yoktu. - Ayla Kutlu

  • Bir etken veya bir sebebin sonucu, yardım

    Tokadın etkisi kötü oldu.

[mecaz]

  • Bir kimse üzerinde bırakılan izlenim

    Sustu, istediği etkiyi tam olarak yapmak için olmalıydı bu. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • etki bırakmak
  • etki etmek
  • etkisini göstermek

Birleşik Kelimeler: bozucu etki, kılcal etki, yan etki

ENİK

[isim]

  • Kedi, köpek vb. çok memeli hayvanların yavrusu

    Köyün mezbelesinde, köpek enikleriyle insan yavruları birbirine karışmış, oynaşıyorlar. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[argo]

  • Çocuk

    Evliyim ya, üç de enik var arkamda. - Necati Cumalı

EKİN

[isim]

  • Tahılın tarlaya atıldığı andan harman oluncaya kadar aldığı durum

    Yağmur, vaktinde ve yeterince yağmalı; ekinlere kına, pancarlara kurt düşmemeli. - Tarık Buğra

  • Kültür, hars

Birleşik Kelimeler: ekin biti, ekin iti, ekin kargası

EKTİ

[sıfat]

  • Her yiyeceği canı çeken
  • Asalak
  • Cimri

[isim]

  • Anası ve babası olmayan veya atılmış, bırakılmış çocuk

[halk ağzında]

  • Arsız, yüzsüz, görgüsüz

[halk ağzında]

  • Anası ölüp başka bir koyuna alıştırılan veya elle beslenen (kuzu)

    Ayol ihtiyarsan ne diye kızın arkasından ekti kuzu gibi dolaşıyorsun? - Memduh Şevket Esendal

Birleşik Kelimeler: ekti püktü

ENİR

[isim]

[bitki bilimi]

  • Bir tür yaban mersini

İRAT (Kelime Kökeni: Arapça īrād)

[isim]

  • Gelir

    Şenlik pansiyonerleri de ekseriyetle iratları düzgün kimseler değildir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Gelir getiren mülk

    Zavallının iratlarında oturan kiracılarla uğraşarak kırmadığı koz, çevirmediği dolap kalmıyordu. - Ömer Seyfettin

[eskimiş]

  • Söyleme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • irat etmek

Birleşik Kelimeler: iradımesel

İNTİ (Kelime Kökeni: (Kızılderili dillerinden))

[isim]

[eskimiş]

  • Peru para birimi

İNİK

[sıfat]

  • İnmiş, indirilmiş

    Pencere perdeleri hep inikti. - Aka Gündüz

Birleşik Kelimeler: inik deniz