SEMANTİK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
SEMANTİK harflerini içeren 5 harfli 68 kelime bulunuyor. 5 harfli SEMANTİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
İSMEN7,
ANKET (Kelime Kökeni: Fransızca enquête)
-
Sormaca
Öteden beri zaman zaman yapılagelen bu anketler ne güzel anketlerdir! - Behçet Necatigil
Ata Sözleri ve Deyimler
- anket yapmak
ANTİK (Kelime Kökeni: Fransızca antique)
- İlk Çağdaki uygarlıklarla, özellikle eski Yunan ve Roma uygarlıkları ile ilgili olan, antika
Birleşik Kelimeler: Antik Çağ
ETKİN
- Hareketli, işleyen, çalışan, faal, aktif, dinamik
- Fiilde bulunan, etkinlik gösteren, edilgin karşıtı
- Kimyasal tepkimelere katılma yatkınlığı gösteren (molekül, atom)
Birleşik Kelimeler: etkin okul, etkin öğretim, aşırı etkin, ışın etkin
ETNİK (Kelime Kökeni: Fransızca ethnique)
- Kavimle ilgili, budunsal, kavmî
İNTAK (Kelime Kökeni: Arapça inṭāḳ)
- Konuşturma söyletme
- Kişileştirilen varlıklara, hayalî yaratıklara söz söyletme sanatı, dillendirme
Birleşik Kelimeler: teşhis ve intak
NAKİT (Kelime Kökeni: Arapça naḳd)
- Para, akçe
- Kullanılması hemen mümkün olan para, peşin para, likit
Birleşik Kelimeler: nakit kartı, nakit para
TEKİN
- Boş, içinde kimse bulunmayan
-
Güvenilir (kişi, yer)
Aynı zamanda burası korkulacak ve hiç değilse çekinilecek, tekin olmayan bir yer olmuştu. - Asaf Halet Çelebi
-
İçinde doğaüstü varlıklar bulunmadığına inanılan (yer)
Ninem, akşam saatlerinde hamamlar tekin değildir, insanı çarpar, demişti. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Eski Türklerde bir babanın taşınmaz mallarının mirasçısı olan en küçük oğlu
ANİME (Kelime Kökeni: Fransızca animé)
- Japon çizgi romanı mangaların televizyon, sinema vb. için filmleştirilmiş biçimi
ANEMİ (Kelime Kökeni: Fransızca anémie)
- Kansızlık
ASTİK (Kelime Kökeni: Ermenice)
- Pezevenk
AKEMİ
- İki elemanlı mermer yapıştırıcısı
EKSİN
- Anyon
EMTİA (Kelime Kökeni: Arapça emtiʿa)
- Mal
İSKÂN (Kelime Kökeni: Arapça iskān)
- Yurtlandırma
-
Yurtlanma
İskân izni.
Ata Sözleri ve Deyimler
- iskâna açmak
- iskân etmek
Birleşik Kelimeler: iskân belgesi
İNMEK
- Yüksekten veya yukarıdan aşağıya doğru gelmek
-
Bir taşıt veya binek hayvanından yere basmak
Tramvayın ön tarafından hızla inerken, arkasından bir sesin bağırdığını gördü. - Peyami Safa
-
Dağ, tepe vb. yüksek bir yerden gelmek
Dağdan kurt indi.
-
Bir yerden başka bir yere gitmek, varmak
Bünyamin, gücünün yettiği kadar hızlı yürüyüp Haliç'e indi. - İhsan Oktay Anar
-
Konaklamak
Samananbarı köyünün en büyük ve gösterişli evine inmişlerdi. - Halide Edip Adıvar
-
Alçalıp eski durumuna dönmek
Sular indi. Şiş indi.
-
Fiyatı düşürmek
Bin lira daha indim, gene almadı.
-
Değeri düşmek
Altın fiyatları indi.
-
Vurmak
Şimdi kafana inerim!
-
Yıkılmak
Yağmurdan duvar inmiş.
-
İnme gelmek
Sağ tarafına inmiş.
-
Bir yeri kaplamak, basmak veya bir yerden akmak, kaymak
Gemi baş döndüren zaferli bir gürültüyle indi sulara. - Çetin Altan
-
Uzamak, ulaşmak
Beyaz taşlardan yapılmış kısa bir duvarın ötesindeki zeytinlik ta vadiye kadar iniyordu. - Ömer Seyfettin
- Ağmak
-
Sayısı azalmak
Evvelden daha çok olduğumuzu zannettiğim hâlde sayımız son günlerde bu miktara inmiştir. - Reşat Nuri Güntekin
Birleşik Kelimeler: indibindi, günindi