SAPTANIŞ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
SAPTANIŞ harflerini içeren 4 harfli 24 kelime bulunuyor. 4 harfli SAPTANIŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
APIŞ12,
NAAT (Kelime Kökeni: Arapça naʿt)
- Bir şeyin niteliklerini övme
- Hz. Muhammed'in niteliklerini övmek, ondan şefaat dilemek amacıyla yazılan kaside
ANIT
-
Önemli bir olayın veya büyük bir kişinin gelecek kuşaklarca tarih boyunca anılması için yapılan, göze çarpacak büyüklükte, sembol niteliğinde yapı, abide
Duydum ve okudum ki Sinan'a bir anıt yapılacakmış. - Nazım Hikmet
- Önemi ve değeri çok olan eser veya kişi
Birleşik Kelimeler: Anıtkabir, anıt mezar
SAAT (Kelime Kökeni: Arapça sāʿat)
-
Bir günlük sürenin yirmi dörtte birine eşit, altmış dakikalık zaman dilimi, zaman parçası
Beş altı mil ötedeki karşı kıyıya bir saatte varabilirdik ancak. - Azra Erhat
-
Vakit, zaman
Oyuncular meyus olmayarak gene saati geldiği vakit perdelerini açtılar. - Memduh Şevket Esendal
-
Bir işin yapıldığı belli bir zaman
Yemek saati.
Kahvaltı saati. Uyku saati. Çalışma saati.
-
Günün hangi anı olduğunu gösteren alet
Kolundaki krome saate göz attı. - Refik Halit Karay
-
Sayaç
Elektrik saati. Su saati.
Ata Sözleri ve Deyimler
- saat bir (veya iki, üç ...) yönünde
- saat bu saat
- saat gibi
- saat gibi işlemek
- saati çalmak
- saati saatine uymamak
- saat on bir buçuğu çalmak
- saat tutmak
Birleşik Kelimeler: saat açısı, saat ayarı, saat başı, saat camı, saat cebi, saat çiçeği, saat dairesi, saat dilimi, saat farkı, saat kulesi, saati saatine, alafranga saat, alaturka saat, ampersaat, ana saat, biyolojik saat, çalar saat, elektronik saat, ezani saat, guguklu saat, kilovatsaat, lümensaat, o saat, ölü saat, vatsaat, yerel saat, yeşil saat, zevalî saat, akşam saati, beslenme saati, bilek saati, cep saati, çalışma saati, çay saati, duvar saati, elektrik saati, eşref saati, ezan saati, güneş saati, iş saati, kol saati, konsol saati, kontrol saati, kum saati, masa saati, mesai saati, meydan saati, okuma saati, park saati, su saati, uyku saati, yaz saati, yıldız saati, altın saatler, indirim saatleri
SANA
- Sen zamirinin yönelme durumu eki almış biçimi
Ata Sözleri ve Deyimler
- sana taşla vurana sen aşla (veya ekmekle veya pamukla) var (veya dokun)
- sana vereyim bir öğüt, kendi ununu kendin öğüt
- sana yalan, bana gerçek
TANI
-
Hastalığın ne olduğunu araştırıp ortaya koyma, tanılama, teşhis
Bir süre, mide ülseri tanısıyla sayrılık geçirdi. - Cahit Külebi
Ata Sözleri ve Deyimler
- tanı koymak
Birleşik Kelimeler: erken tanı
TASA
-
Üzüntülü düşünce durumu, kaygı, endişe, gam(I)
Gazeteleriniz sürüm tasasına kapıldılar mı hemen İstanbul'un nabzını tutarlar. - Falih Rıfkı Atay
- Tatmin edici olmayan veya tedirgin eden durumların ortaya çıkmasını önleyebilmede, güvensizlik içinde bulunulduğunda duyulan tedirgin edici duygu
Ata Sözleri ve Deyimler
- tasa çekmek
- tasa etmek
- tasasına düşmek
- tasası sana mı düştü?
SANI
-
Sanma durumu veya sonucu, zan, zehap
Söylediklerimiz, yazdıklarımız, hayatın birtakım konulara bölünmüş olduğu sanısını sürdürüp yalanı berkitmekten başka neye yarar? - Nurullah Ataç
Ata Sözleri ve Deyimler
- sanısına kapılmak
SATI
- Satma işi, satış
- Adanmış
Ata Sözleri ve Deyimler
- satıya çıkarmak
ATAŞ (Kelime Kökeni: Fransızca attache)
- Tutturgaç
NAAŞ (Kelime Kökeni: Arapça naʿş)
-
Ölen insanın vücudu, ceset
Annemin naaşı teneşir üzerinde beyaz bir kefenle örtülüydü. - Yahya Kemal Beyatlı
AŞIT
- Siper, kuytu yer
- Aşılacak yer
- Dağ geçidi
ATIŞ
- Atma işi
- Kalp veya nabzın vuruşu, çarpışı
Birleşik Kelimeler: atış yeri, çengel atış, çift atış, endirekt atış, potalı atış, ayak atışı, başlama atışı, borda atışı, ceza atışı, hava atışı, kenar atışı, korner atışı, köşe atışı, nokta atışı, penaltı atışı, taç atışı, yan atışı
PATA (Kelime Kökeni: İtalyanca patta)
- Oyunda yenen ve yenilen olmaması, berabere kalma
Ata Sözleri ve Deyimler
- pata çakmak
- pata gelmek
- pata olmak
ŞANS (Kelime Kökeni: Fransızca chance)
-
Mantıkla açıklanamayan birtakım rastlantısal olayların nedeni olan güç, baht, talih, felek
Bir hafta içinde kayıplar ve kazanmalarla şansım değişti. - Refik Halit Karay
- Bir olayın olabilirliği
- Bir kimsenin bilgi ve emeğinden çok rastlantı sonucu elde ettiği elverişli durum
Ata Sözleri ve Deyimler
- şansa bırakmak
- şansa kalmak
- şansı dönmek
- şansı yaver gitmek
- şans tanımak
Birleşik Kelimeler: şans oyunu, çifte şans, kör şans
TAPA (Kelime Kökeni: İtalyanca tappo)
- Şişe gibi dar delikleri tıkamaya yarayan mantar, cam, tahta veya plastikten tıkaç, tıpa
- Top mermisinin ucuna takılan ve mermi atıldıktan sonra patlamasını sağlayan ayarlı başlık
Birleşik Kelimeler: kör tapa