SAPROFİT Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

SAPROFİT harflerini içeren 5 harfli 30 kelime bulunuyor. 5 harfli SAPROFİT kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

PASİF16,

AFTOS13, FİSTO13, FORSA13, OFRİS13, SOFRA13, SOFTA13, FRİSA12, FASİT12, İSRAF12, İFSAT12, SAFİR12, TRAFO12, İSTOP11, İFRAT11, İFTAR11, POSTA11, POTAS11, RAFİT11, TARİF11, APOTR10, APORT10, İSPAT10, PARİS10, PARTİ9, TAPİR9, SİRTO7, SORTİ7, SORİT7, SATİR6

SATİR (Kelime Kökeni: Fransızca satire)

[isim]

[edebiyat]

  • Yergi

SİRTO (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[müzik]

  • Türk müziğinde genellikle neşeli ve hareketli nağmeler içeren bir tür oyun havası
  • Ayağın yere sürtülerek veya yerde kaydırılarak oynanmasına dayalı, kadın erkek beraber oynanan bir tür halk oyunu

SORTİ (Kelime Kökeni: Fransızca sortie)

[isim]

[teknik]

  • Elektrik tesisatında lamba veya fiş konacak kolların her biri

    Bu evde yirmi sorti vardır.

[askerlik]

  • Çıkış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sorti yapmak

SORİT (Kelime Kökeni: Fransızca sorite)

[isim]

[mantık]

  • Öncül sayısı ikiden çok olan tasımsal çıkarım

    A=B, B=C, C=D ise A=D'dir.

PARTİ (Kelime Kökeni: Fransızca parti)

[isim]

  • Ortak düşünce ve görüşteki kişilerin oluşturdukları siyasal topluluk, fırka

    Parti tarafından önerilen genel konular ile ozanın duyduğu şey arasında çelişki olamaz. - Necip Fazıl Kısakürek

  • İnsan topluluğu

Birleşik Kelimeler: parti ocağı, partilerüstü, kardeş parti, merkez parti, siyasal parti, siyasi parti, muhalefet partisi

[isim]

  • Bir bütünün parçası, kısım

    Yedi sekiz balyalık bir partiden bir buçuk iki kilo tütün yürütüyordu. - Necati Cumalı

  • Bazı oyunlarda bir kez

    Öğle sonları birkaç parti tavla oynamaktan hiç vazgeçmiyorduk. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Bir kişi, bir kuruluş veya bir topluluğun, çoğu belli bir şeyi kutlamak amacıyla düzenledikleri eğlence

    Gülümhan'ın partisinde tanışır gibi olmuştuk. - Attila İlhan

  • Bir araya gelinerek oynanan tavla, konken, okey vb. oyunlardan her biri
  • Bir yere bölümler hâlinde gönderilmekte olan bir malın veya bir bütünün parçası
  • Herhangi bir ürünün tek seferde bir yerden başka bir yere gönderilen bölümü

    İkinci parti mal bugün geliyor.

[ekonomi]

  • Tutam (II)

[mecaz]

  • Çok ucuza elde edilen şey

[mecaz]

  • Vurgun, kazanç

    Kazanmakta olduğu partinin güme gitmesinden korkan terlikçi İhsan... - Haldun Taner

[müzik]

  • Armoniyi oluşturan ezgilerden her biri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • parti çevirmek
  • parti vermek
  • partiyi kaybetmek
  • partiyi vurmak

Birleşik Kelimeler: gardenparti

TAPİR (Kelime Kökeni: Fransızca tapir)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Tapirgillerden, bir çeşidi Asya ve Afrika'nın tropikal bölgelerinde yaşayan, 2 metre uzunluğunda, kısa hortumlu bir tür hayvan (Tapirus)

APOTR (Kelime Kökeni: Fransızca apôtre)

[isim]

  • Yardımcı, koruyucu, havari

    Şimdi, senin apotrların (havarilerin) kimlerdir? - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

APORT (Kelime Kökeni: Fransızca apporte)

[ünlem]

  • Avın veya kendisine gösterilen şeyin üzerine atılıp getirmesi için köpeğe verilen buyruk sözü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aportta beklemek

İSPAT (Kelime Kökeni: Arapça is̱bāt)

[isim]

  • Tanıt ve kanıt göstererek bir şeyin gerçek yönünü ortaya çıkarma, kanıtlama, tanıtlama, tanıt

    Benimkinin amcama ait olduğunu ispat için şahitlerim ve vesikalarım vardır. - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ispat etmek

İSTOP (Kelime Kökeni: İngilizce stop)

[isim]

  • Ebenin topu havaya atması, diğerlerinin kaçışması ve ebe tarafından diğer oyuncuların topla vurulması biçiminde oynanan bir oyun

Ata Sözleri ve Deyimler

  • istop etmek

İFRAT (Kelime Kökeni: Arapça ifrāṭ)

[isim]

[eskimiş]

  • Herhangi bir konuda çok ileri gitme, ölçüyü aşma, aşırı davranma, taşkınlık, tefrit karşıtı

    İfratlar bırakılırsa bürokrasiye karşı her türlü şiddet benim hoşuma gider. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ifrata kaçmak
  • ifrata vardırmak

Birleşik Kelimeler: ifrat derecede, ifrat tefrit

İFTAR (Kelime Kökeni: Arapça ifṭār)

[isim]

[din bilgisi]

  • Oruç açma, oruç bozma
  • İftar vakti
  • Ramazanda akşam yemeği

    İftara çağırmak.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iftar etmek

Birleşik Kelimeler: iftar sofrası, iftar tabağı, iftar topu, iftar vakti, iftar yemeği, iftar zamanı

POSTA (Kelime Kökeni: İtalyanca posta)

[isim]

  • Bir yere gelen veya bir yerden gönderilen mektup ve emanetlerin tümü

    Eşyalarımı ilk posta ile bir denk yapıp İstanbul'a gönderdim. - Ömer Seyfettin

  • Genellikle bu emanetleri götüren taşıt
  • Bu emanetleri toplayan ve dağıtan kuruluş ve bu kuruluşun bulunduğu yer

    Yazısı silinmiş, kâğıdı sarı / Mektubumu geri getirdi / Dünya postaları - Arif Nihat Asya

  • Takım, kol

    Sağa sola postalar çıkarıldı. İşçi postaları nöbetleşe çalışırlar.

  • Kez, defa, sefer

    Bu araba bütün eşyayı dört postada taşır.

  • Yirmi dört saatlik çalışma gününün, çalışma bölümlerinden her biri, vardiya
  • Bir sanayi veya ticaret işletmesinde aynı süre içinde çalışanların tümü

[askerlik]

  • Hizmet nöbetinde bulunan er

    Posta, şu zarfı komutana götür.

[eskimiş]

  • Vapur, tren, uçak vb. taşıtlarla yapılan yolculuk

    Karadeniz postası. Avrupa postası.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • posta etmek
  • posta koymak (veya atmak)
  • postaya atmak (veya vermek)
  • posta yapmak
  • postayı kesmek

Birleşik Kelimeler: postane, posta kartı, posta kodu, posta kutusu, posta pulu, posta treni, acele posta, elektronik posta, e-posta

POTAS (Kelime Kökeni: Fransızca potasse)

[isim]

[kimya]

  • Potasyum birleşiklerine verilen genel ad

Birleşik Kelimeler: potas kostik

RAFİT (Kelime Kökeni: Fransızca raphide)

[isim]

[biyoloji]

  • Bazı hayvan ve bitki hücrelerinde bulunan, iğne biçiminde billur madde