SAMURAY Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
SAMURAY harflerini içeren 4 harfli 23 kelime bulunuyor. 4 harfli SAMURAY kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
UYMA8,
ARMA (Kelime Kökeni: İtalyanca arma)
- Bir devletin, bir hanedanın veya bir şehrin simgesi olarak kabul edilmiş resim, harf veya şekil, ongun (II)
- Geminin yürümesine hizmet eden direk, seren, ip, halat ve yelken takımı
Ata Sözleri ve Deyimler
- arma donatmak
- arma soymak
- arma uçurmak (veya budatmak)
ARSA (Kelime Kökeni: Arapça ʿarṣa)
- Üzerine yapı yapılmak için ayrılmış yer
Birleşik Kelimeler: arsa payı
ASAR (Kelime Kökeni: Arapça ās̱ār)
- Eserler
Birleşik Kelimeler: asarıatika
- Yüzyıllar
SARA (Kelime Kökeni: Arapça ṣarʿa)
-
Zaman zaman kendini kaybederek olduğu yere düşme, vücutta şiddetli çırpınmalar ve ağız köpürmesi ile ortaya çıkan bir sinir hastalığı, tutarık, tutarak, tutarga, yilbik, epilepsi
Nefesi kulunca, sıtmaya, havaleye, saraya, çarpıntıya birebirmiş. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
ARYA (Kelime Kökeni: İtalyanca aria)
- Operalarda solistlerden birinin orkestra eşliğinde söylediği, genellikle kendi içinde bütünlüğü olan parça
ASMA
- Asmak işi
-
Asılmış, asılı
Öksüz, odanın ortasına kurulu çarşaftan bozma asma salıncağın içinde uyuyordu. - Ayşe Kulin
Birleşik Kelimeler: asma bahçe, asma kat, asma kilit, asma köprü, asma merdiven, asma tavan
- Asmagillerden, dalları çardak üzerine yayılan üzüm vb. bitkiler
- Belirli bir tür üzüm veren bitki (Vitis)
Birleşik Kelimeler: asma bıyığı, asma biti, asma kabağı, asma yaprağı, akasma, karaasma, sarıasma, Frenk asması, meryemana asması, üzüm asması, yaban asması
AYAR (Kelime Kökeni: Arapça ʿiyār)
-
Bir aygıtın gereken işi yapabilmesi durumu
Saatin ayarı bozuk. Televizyonun ses ayarı iyi.
-
Saatler için belli bir yere göre kabul edilmiş olan ölçü
Memleket saat ayarı.
- Altın, gümüş vb. madenlerden yapılmış şeylerin saflık derecesi
-
Bir iş veya bir davranışta gereken ölçü
Kalorifercinin ayarı yok, ya çok yakıyor veya hiç yakmıyor.
-
Değer, derece
Biz, telif eser ayarında bir sanat kıymeti taşıyan tercümelere teşekkür edelim. - Bedri Rahmi Eyuboğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- ayar almak
- ayar etmek
- ayar vermek
Birleşik Kelimeler: ayarı bozuk, aklı tam ayar, balans ayarı, saat ayarı
MARS (Kelime Kökeni: Arapça mers)
-
Tavlada oyunculardan birinin, karşı taraf pul toplamaya başlamadan kendi pullarının tamamını toplayıp iki sayı kazanması
Terlikçi İhsan, üst üste iki düşeş atmakla marsı sağlamış gibiydi. - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- mars etmek
- mars olmak
- Güneş'e olan uzaklığı, yerin Güneş'e olan uzaklığından daha çok olan dış gezegenlerin ilki olan kızıl gezegen, Merih
MASA (Kelime Kökeni: Rumca)
-
Ayaklar veya bir destek üzerine oturtulmuş tabladan oluşan mobilya
Arkasındaki masada biri gözlüklü iki adam vardı. - Yusuf Atılgan
- Bu mobilya etrafında oturanların tümü
-
Dairelerde, kurumlarda belli konularla ilgili işlerin görüldüğü bölüm
Kaçakçılık masası. Kıbrıs masası.
- Düz duruşlu yer, düzlek yapı
- İç içe geçme ayaklarıyla yüksekliği ayarlanabilen masa biçiminde atlama aracı
Ata Sözleri ve Deyimler
- masaya oturmak
- masaya yatırmak
Birleşik Kelimeler: masabaşı, masa örtüsü, masa saati, masa takvimi, masa tenisi, masa topu, masaüstü, yuvarlak masa toplantısı, ameliyat masası, bilardo masası, bilgisayar masası, buzul masası, daktilo masası, fiskos masası, içki masası, iflas masası, infaz masası, kriz masası, orta masası, oyun masası, peri masası, pinpon masası, reji masası, şeytanmasası, teşrih masası, tuvalet masası, ütü masası, yazı masası, yemek masası
RUAM (Kelime Kökeni: Arapça ruʿām)
- Sakağı
SURA (Kelime Kökeni: (Surate şehrinin adından))
- Yumuşak ince bir tür ipekli kumaş
- Bu kumaştan yapılan
UMAR
- Çare
YARA
-
Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik
Yaranı tımar ettiler mi? - Nazım Hikmet
-
Bir şeyin iç veya dış yüzünde herhangi bir etki ile oluşan ve tehlikeli olabilen oyuk, gedik, yarık
Geminin omurgasındaki yara.
- Vücutta işlemekte olan çıban
-
Dert, üzüntü, acı
Bu yarayı deşmeyin.
Ata Sözleri ve Deyimler
- yara açmak
- yara almak
- yara işlemek
- yara kapanmak
- yarasını deşmek
- yarası olan gocunur (veya gocunsun)
- yaraya merhem olmak
- yaraya tuz biber ekmek
- yarayı tazelemek
Birleşik Kelimeler: yara bandı, yara bere, yara otu, açık yara, ağır yara, kızılyara, ciğer yarası, dil yarası, gönül yarası, kalp yarası, yatak yarası, yürek yarası
ASYA
- Dünya üzerinde yer alan kıtalardan biri
Birleşik Kelimeler: Asya koyunu
AYMA
- Aymak işi