Salt ile Başlayan Kelimeler
SALT ile başlayan 10 kelime bulunuyor. Başında SALT olan kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Salt kelimesinin anlamı nedir? İçinde salt olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
13 Harfli Kelimeler
SALTANATÇILIK19
11 Harfli Kelimeler
SALTANATSIZ17
10 Harfli Kelimeler
SALTANATÇI15, SALTANATLI12
9 Harfli Kelimeler
SALTÇILIK15
8 Harfli Kelimeler
SALTANAT9
6 Harfli Kelimeler
SALTIK8
5 Harfli Kelimeler
SALTO7, SALTA6
4 Harfli Kelimeler
SALT5
SALT
-
İçinde yabancı bir öge bulunmayan, mutlak
Çelişkileri salt geleneklerin, törenin, eğitimin bir sonucu saymışızdır. - Adalet Ağaoğlu
- İçine, kendisine yabancı hiçbir şey karışmamış, arı
-
Yalnızca
Sanat adına konuşmakta kendinde hak gören, her konuştuğunu da salt doğrudur diye karşısındakine kabullendirmek isteyen kimseler sardı etrafımızı. - Necati Cumalı
Birleşik Kelimeler: salt çoğunluk, salt değer, salt nem, salt sıcaklık, salt sıfır
SALTA (Kelime Kökeni: İtalyanca salto)
- Köpeğin arka ayakları üzerine ayağa kalkması
Ata Sözleri ve Deyimler
- salta durmak
- Gergin duran bir halatı biraz koyuverme işi
-
Yakasız, iliksiz, kolları bolca bir tür kısa ceket
Saltasını omzuna attı. Dışarıya çıktı. - Ömer Seyfettin
SALTO (Kelime Kökeni: İtalyanca salto)
- Rakibin bedenini kollarıyla birlikte kavrayarak yana veya arkaya savurma, devirerek bastırma biçiminde uygulanan bir güreş oyunu
Ata Sözleri ve Deyimler
- salto atmak
SALTIK
- Mutlak
- Bağımsız, göreli olmayan ve kendi başına tam sayılan (bir olgunun niteliği)
SALTANAT (Kelime Kökeni: Arapça salṭanat)
-
Bir ülkede hükümdarın, padişahın, sultanın egemen olması
Bir medeniyetten öbürüne geçerken kaybolan şeylerin yanı başında gerçek saltanatlar da vardır. - Hasan Âli Yücel
- Bolluk ve zenginlik, gösterişli yaşayış
- Birinin bir işte, bir yerde bulunan kimseler üzerindeki egemenliği
Ata Sözleri ve Deyimler
- saltanat sürmek
SALTANATLI
-
Gösterişli, görkemli
Saltanatlı bir üslubu vardı; yıldızlar, nişanlar içinde. - Yusuf Ziya Ortaç
SALTANATÇI
- Saltanat yanlısı olan kimse
SALTÇILIK
- Hükümdarın bütün siyasal kudreti elinde bulundurduğu yönetim biçimi, mutlakiyet, mutlakçılık
SALTANATSIZ
- Gösterişsiz, görkemsiz
SALTANATÇILIK
- Saltanatçı olma durumu