SAKINMAK Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

SAKINMAK harflerini içeren 4 harfli 29 kelime bulunuyor. 4 harfli SAKINMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ASIM7, SIMA7, ASIK6, ASKI6, ASMA6, AKIM6, ISKA6, KISA6, MASA6, MASK6, SANI6, ANAM5, ANIK5, ANMA5, AMAN5, AKIN5, AKMA5, KANI5, KASA5, KASK5, KAMA5, KINA5, MANA5, SANA5, SAKA5, ANKA4, AKAK4, KANA4, KAKA4

ANKA (Kelime Kökeni: Arapça ʿanḳā)

[isim]

  • Masallarda adı geçen ve gerçekte var olmayan büyük bir kuş, Simurg, Zümrüdüanka

Birleşik Kelimeler: Zümrüdüanka

AKAK

[isim]

[halk ağzında]

  • Yatak
  • Irmak, dere, çay, küçük akarsu
  • Suyun ivinti yeri
  • Eğimi, inişi fazla olan yer

KANA (Kelime Kökeni: İtalyanca canna)

[isim]

[denizcilik]

  • Geminin çektiği suyu göstermek için baş ve kıç bodoslamaları üzerine konulan işaretler

KAKA

[isim]

  • Çocuk dilinde dışkı

[sıfat]

  • Çocuk dilinde kötü, çirkin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaka yapmak

ANAM!

  • sese verilen tona göre şaşma, beğenme, acı, üzüntü vb. duygular anlatan söz

[teklifsiz konuşmada]

  • kadın erkek, büyük küçük herkese karşı kullanılan bir seslenme sözü

    Dur, anam, saçını düzelteyim!

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ana avrat küfretmek (veya düz veya dümdüz gitmek)
  • ana bir, baba ayrı
  • anadan doğmuşa dönmek (veya anadan yeni doğmuş gibi olmak)
  • ana gibi yâr olmaz, Bağdat gibi diyar olmaz
  • ana ile kız, helva ile koz
  • ana kızına taht kurar, kız bahtı kocadan arar (veya ana kızına taht kurmuş, baht kuramamış)
  • anam avradım olsun
  • anam babam
  • anamın (veya anasının) ak sütü gibi (helal olsun)
  • anamın öleceğini bilseydim kulağı dolu darıya satardım
  • anan güzel idi hani yeri, baban zengin idi hani evi?
  • ananın bahtı kızına
  • ananın bastığı yavru incinmez
  • anan yahşi, baban yahşi
  • anası ağlamak
  • anasına avradına sövmek
  • anasına bak kızını al, kenarına bak bezini al
  • anasından doğduğuna bin pişman
  • anasından doğduğuna pişman etmek
  • anasından doğduğuna pişman olmak
  • anasından emdiği süt burnundan (fitil fitil) gelmek
  • anasından emdiği sütü burnundan getirmek
  • anasını ağlatmak
  • anasını bellemek
  • anasını eşek kovalasın!
  • anasının gözü
  • anasının ipini satmış (veya pazara çıkarmış)
  • anasının kızı
  • anasının körpe kuzusu
  • anasının nikâhını istemek
  • anasının oğlu
  • anasını sat! (veya satayım!)
  • anası turp (veya sarımsak), babası şalgam (veya soğan)
  • anası yerinde

ANIK

[sıfat]

[eskimiş]

  • Hazır

[isim]

[bitki bilimi]

  • Ballıbabagillerden, tek yıllık, mavi çiçekli, yemeklere koku vermek için kullanılan bir bitki, dağ reyhanı (Ziziphora)

ANMA

[isim]

  • Anmak işi, yâd
  • Ölmüş bir insanı hatırlamak için yapılan tören, ihtifal

Birleşik Kelimeler: anma gerilim, anma töreni

AMAN (Kelime Kökeni: Arapça amān)

[ünlem]

  • Yardım istenildiğini anlatan bir söz

    Aman yakalayın.

  • Bir suçun bağışlanmasının istendiğini anlatan bir söz

    Aman, bir daha yapmam!

  • (ama:n) Usanç ve öfke anlatan bir söz

    Aman bırak beni! Aman, bu laflardan da bıktık!

  • Rica anlatan bir söz

    Aman, acele etmeli, vakit geçiyor. - Sait Faik Abasıyanık

  • Dikkat çekmek için kullanılan bir söz

    Aman, çocuğa iyi bakın!

  • Çok beğenmeyi anlatan bir söz: Aman ne güzel şey! Bu anlamda kullanıldığında buna da edatı da getirilebilir

    Aman da ne güzel şey!

  • Şaşma anlatan bir söz

    Aman efendim, bana öyle şeyler söyledi ki donakaldım.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • amana gelmek
  • aman Allah (veya Allah'ım)
  • aman bulmak
  • aman dedirtmek (veya amana getirmek)
  • aman derim!
  • aman dilemek
  • aman diyene kılıç kalkmaz
  • aman vermek
  • aman vermemek

Birleşik Kelimeler: amanname, aman zaman

AKIN

[isim]

  • Kalabalık bir şeyin arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olması

    Adayı bir rençper akını doldurmuştu. - Sait Faik Abasıyanık

  • Düşman topraklarına tedirgin etme, yıldırma, çapul vb. amaçlarla toplu olarak yapılan baskın

    Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik / Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik - Yahya Kemal Beyatlı

[spor]

  • Gol atmak veya sayı yapmak amacıyla karşı takımın sahasına doğru genellikle topluca girişilen hücum

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akın etmek

Birleşik Kelimeler: akınkayası, hızlı akın, karşı akın

[isim]

[edebiyat]

  • Kazak ve Kırgız Türklerinin saz şairlerine verdiği ad

AKMA

[isim]

  • Akmak işi

[halk ağzında]

  • Reçine, çam sakızı, akındırık

Birleşik Kelimeler: akma hançer, akma sınırı

KANI

[isim]

  • İnanç, düşünce, kanaat

    Ahlakın da iyiliğe değil, güce dayandığı kanısındadır. - Salâh Birsel

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kanısında olmak
  • kanıya varmak

KASA (Kelime Kökeni: İtalyanca cassa)

[isim]

  • Para veya değerli eşya saklamaya yarayan çelik dolap

    Arkaya doğru bir adım atıp sırtını meyhanecinin kasasına dayadı. - Sait Faik Abasıyanık

  • Ticarethanelerde para alınıp verilen yer
  • Bazı oyunlarda oyunu yönetme veya para karşılığında fiş verme işi

    Kasa kim?

  • Vagon, kamyon veya traktörün yük taşımak için şasiye bağlanmış üst bölümünü oluşturan parça
  • Tahta veya sentetik maddelerden yapılmış, dört köşe, sağlam ambalaj parçası, sandık

    Barın kapısı önünde bira kasaları yığılmıştı. - Attila İlhan

  • Basımcılıkta dizgi harflerinin konulduğu gözlerden oluşan tabla

[mecaz]

  • Varlıklı kişinin harcamalarını yapan kimse

[mimarlık]

  • Kapı ve pencerelerin sabit olarak tutturulduğu asıl çerçeve

[spor]

  • Birbiri üzerine istif edilerek yüksekliği ayarlanabilen atlama aracı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kasayı devretmek

Birleşik Kelimeler: kasa defteri, kasa fişi, kasa sayımı, çelik kasa, kiralık kasa, şifreli kasa, yazar kasa

KASK (Kelime Kökeni: Fransızca casque)

[isim]

  • Başı darbelerden korumak için sertleştirilmiş sentetik maddelerden yapılmış sağlam başlık

KAMA

[isim]

  • Silah olarak kullanılan, ucu sivri, iki ağzı da keskin uzun bıçak

    Bu bıçak, sapına bez sarılmış, küçük çapta bir kamaydı. - Sait Faik Abasıyanık

[madencilik]

  • Açılmış olan boşluklarda tavan ve yanlardan taş veya cevher parçalarının düşmesini önlemek amacıyla tahkimat elemanları üstüne veya arkasına yerleştirilen bir tahkimat parçası
  • Kütüğü yarmak için kullanılan ucu sivri, yassı, enli çivi, takoz, kıskı

[askerlik]

  • Topun gerisini kapayan kapak

    Köy değirmenlerinde top kaması döküldüğüne şahit oldum. - Aka Gündüz

[halk ağzında]

  • Oyunda kazanılan her parti

[halk ağzında]

  • Oyunda sayı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kama basmak

KINA (Kelime Kökeni: Arapça ḥinnāʾ)

[isim]

  • Kına ağacının kurutulmuş yapraklarından elde edilen, saç ve elleri boyamakta kullanılan toz

    Altın tas içinde kınam ezildi / Gümüş tarak ile zülfüm düzüldü - Halk türküsü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kına (veya kınalar) yakmak (veya koymak veya sürmek veya vurmak veya yakınmak veya yakılmak)
  • kına gibi

Birleşik Kelimeler: kına ağacı, kına çiçeği, kına gecesi, kınakına, yüksük kına