SAKAK ile Oluşan Kelimeler (SAKAK Kelime Türetme)

SAKAK harflerinden oluşan 16 kelime bulunuyor. SAKAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Sakak kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

5 Harfli Kelimeler

AKSAK6, SAKAK6

4 Harfli Kelimeler

KASA5, KASK5, SAKA5, AKAK4, KAKA4

3 Harfli Kelimeler

ASA4, ASK4, AKS4, KAS4, SAK4, AKA3, KAK3

2 Harfli Kelimeler

AS3, AK2

AK

[isim]

  • Kar, süt vb.nin rengi, beyaz, kara ve siyah karşıtı

[sıfat]

  • Bu renkte olan
  • Beyaz leke

    Bir gözünde akı var.

[sıfat]

[mecaz]

  • Temiz

[sıfat]

[mecaz]

  • Dürüst

[sıfat]

[mecaz]

  • Sıkıntısız, rahat

    Ak günler göresin.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ak akçe kara gün içindir
  • ak dediğine kara demek
  • ak don kara don geçitte belli olur
  • ak gün ağartır, kara gün karartır
  • akı ak karası kara
  • akı karası geçitte belli olur
  • akım derken bokum demek
  • ak koyun kara koyun geçit başında belli olur
  • ak koyunu gören içi dolu yağ sanır
  • ak koyunun kara kuzusu da olur
  • ak köpeğin pamuk pazarına zararı vardır
  • akla karayı seçmek
  • ak sakaldan yok sakala gelmek

Birleşik Kelimeler: ak ağa, akağaç, akamber, akasma, akbaba, akbakla, akbalık, akbalıkçıl, akbasma, akbaş, ak benek, akbuğday, akburçak, akciğer, akçöpleme, akdarı, ak demir, akdiken, akdoğan, akdut, ak gözlü, akgünlük, akhardal, ak kan, akkaraman, akkarınca, akkavak, akkefal, akkelebek, akkor, akkuş, akkuyruk, aklevrek, ak madde, akmantar, ak pak, akpas, akpelin, ak saçlı, aksakal, ak sakallı, aksedir, aksoğan, aksöğüt, aksu, aksuna, aksungur, ak sülümen, aktaş, aktavşan, aktöre, aktutma, ak yazı, ak yel, ak yem, Ak Yıldız, akyuvar, akzambak, yüzü ak, göz akı, yumurta akı, yüz akı

AKA

[isim]

[halk ağzında]

  • Ağabey

KAK

[isim]

[halk ağzında]

  • Elma, armut vb. meyvelerin kurutulmuşu

    İki sipahinin yancıklarında biraz peksimet, biraz da dut kakı olduğu hâlde daha bir lokma yemiş değillerdi. - Nihal Atsız

[sıfat]

[mecaz]

  • Zayıf ve kuru (kimse)

AS

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Kakım

[isim]

  • İskambil, domino vb. oyunlarda bir işaretini taşıyan kâğıt veya taş, birli, bey

[sıfat]

  • Bir işte başta gelen (kimse veya şey)

    As oyuncu.

Birleşik Kelimeler: assolist, astasım, asteğmen, asyön

[kimya]

  • Arsenik elementinin simgesi

AKAK

[isim]

[halk ağzında]

  • Yatak
  • Irmak, dere, çay, küçük akarsu
  • Suyun ivinti yeri
  • Eğimi, inişi fazla olan yer

KAKA

[isim]

  • Çocuk dilinde dışkı

[sıfat]

  • Çocuk dilinde kötü, çirkin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaka yapmak

ASA (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṣā)

[isim]

  • Bazı ülkelerde, hükümdarların, mareşallerin, din adamlarının güç sembolü olarak törenlerde taşıdıkları bir tür ağaç veya metalden değnek

[eskimiş]

  • İhtiyarların baston yerine kullandıkları uzun sopa

Birleşik Kelimeler: mareşallik asası

ASK (Kelime Kökeni: Fransızca asque)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Asklı mantarlara özgü üreme organı

AKS (Kelime Kökeni: Fransızca axe)

[isim]

  • Dingil

KAS

[isim]

[anatomi]

  • Tellerden oluşan ve kasılarak vücut hareketlerini sağlayan organ ve bu organın telsi dokusu, adale

    Kol kasları. Kalp kası.

Birleşik Kelimeler: kas doku, kas tutukluğu, taraksı kas, delta kası, kalp kası

SAK

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Uyanık, gözü açık, müteyakkız
  • Uykusu hafif

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sak durmak
  • sak yatmak

[isim]

[eskimiş]

[bitki bilimi]

  • Sap

KASA (Kelime Kökeni: İtalyanca cassa)

[isim]

  • Para veya değerli eşya saklamaya yarayan çelik dolap

    Arkaya doğru bir adım atıp sırtını meyhanecinin kasasına dayadı. - Sait Faik Abasıyanık

  • Ticarethanelerde para alınıp verilen yer
  • Bazı oyunlarda oyunu yönetme veya para karşılığında fiş verme işi

    Kasa kim?

  • Vagon, kamyon veya traktörün yük taşımak için şasiye bağlanmış üst bölümünü oluşturan parça
  • Tahta veya sentetik maddelerden yapılmış, dört köşe, sağlam ambalaj parçası, sandık

    Barın kapısı önünde bira kasaları yığılmıştı. - Attila İlhan

  • Basımcılıkta dizgi harflerinin konulduğu gözlerden oluşan tabla

[mecaz]

  • Varlıklı kişinin harcamalarını yapan kimse

[mimarlık]

  • Kapı ve pencerelerin sabit olarak tutturulduğu asıl çerçeve

[spor]

  • Birbiri üzerine istif edilerek yüksekliği ayarlanabilen atlama aracı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kasayı devretmek

Birleşik Kelimeler: kasa defteri, kasa fişi, kasa sayımı, çelik kasa, kiralık kasa, şifreli kasa, yazar kasa

KASK (Kelime Kökeni: Fransızca casque)

[isim]

  • Başı darbelerden korumak için sertleştirilmiş sentetik maddelerden yapılmış sağlam başlık

SAKA (Kelime Kökeni: Arapça saḳḳā)

[isim]

  • Evlere, çeşmeden su taşımayı iş edinmiş olan kimse
  • Kırsal bölgelerde sulama işlerini düzenleyen ve denetleyen kimse

Ata Sözleri ve Deyimler

  • saka beygiri gibi

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Saka kuşu

Birleşik Kelimeler: saka kuşu

[isim]

[tıp]

  • Baygınlık, kendinden geçme durumlarına yol açan bir hastalık

AKSAK

[sıfat]

  • Aksayan, hafifçe topallayan

[mecaz]

  • İyi gitmeyen, iyi işlemeyen

    İşin aksak yönü.

[isim]

[edebiyat]

  • Eski Yunan ve Latin şiir ölçüsünde, sondan bir önceki hecesi kısa olacak yerde uzun olan dize

[isim]

[müzik]

  • Türk müziğinde kıvrak bir usul

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aksak eşekle yüksek dağa çıkılmaz

Birleşik Kelimeler: ağır aksak, yürük aksak, raks aksağı, Türk aksağı