Rık ile Biten Kelimeler
RIK ile biten 36 kelime bulunuyor. Sonu RIK olan kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "İçinde rık olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
10 Harfli Kelimeler
SAKANDIRIK15,
9 Harfli Kelimeler
AKINDIRIK14
8 Harfli Kelimeler
HAPŞIRIK21, FIŞKIRIK20, HIÇKIRIK18, MINCIRIK15, BASTIRIK13, KIYTIRIK13, MIRMIRIK13, TIKSIRIK12
7 Harfli Kelimeler
PISIRIK15, BOZARIK14, PUSARIK14, ŞIMARIK13, KIZARIK12, BATIRIK11, AKSIRIK10, KABARIK10, TUTARIK9
6 Harfli Kelimeler
AĞARIK14, KIVRIK14, ÇIKRIK11, MAŞRIK11, SIYRIK11, ISIRIK10
5 Harfli Kelimeler
ÇARIK9, YIRIK9, AYRIK8, SIRIK8, YARIK8, KIRIK7, SARIK7, TIRIK7, KARIK6
4 Harfli Kelimeler
ARIK5
ARIK
-
Ark
Arıkta çimdim de geldim diye fısıldadı. - Cahit Uçuk
- Fide veya fidan dikilen yer
Ata Sözleri ve Deyimler
- arık çekmek
-
Zayıf, cılız, kuru, sıska
Arık, zayıf bir buzağı kuyruğunu sallayarak gidiyordu. - Memduh Şevket Esendal
Ata Sözleri ve Deyimler
- arık ata kuyruğu da yüktür
- arık etten yağlı tirit olmaz
- arık öküze bıçak çalınmaz
KARIK
- Kar yağmış bir alana bakma sonucu ortaya çıkan göz kamaşması
- Karlı bir alana bakma sonucu kamaşmış (göz)
- Ark
- Arklar arasında kalan toprak parçası
- Sabanla açılan çizi
KIRIK
-
Kırılmış olan
Ahmet hemen heybesini açtı ve makasını, kırık tarağını çıkardı. - İsmail Hakkı Baltacıoğlu
-
Tam nota göre düşük olan (not)
Üç dersten kırığı var. Kırık not.
-
Saf renkten hafif uzaklaşmış
Kırık beyaz.
-
Kırılmış bir şeyden ayrılan parça
Cam kırığı.
-
Kemiğin bir etki ile kırılması
Kolunda kırık yok ama çıkık var.
-
Bir şeyin kırılan yeri
Bunun kırığı neresinde?
-
Kırıntı
Ekmek kırığı.
-
Melez
Kırık tazı.
- Tavla oyununda oyun dışı bırakılan pul
-
Gücenmiş, üzgün
Eşlerde, çocuklarda o üzgün, kırık bakış. - Behçet Necatigil
Ata Sözleri ve Deyimler
- kırığı olmak
- kırık plak gibi
Birleşik Kelimeler: kırık çizgi, kırık dökük, kırık hava, ırzı kırık, ipi kırık, kalbi kırık, kıçı kırık
- Kadının veya erkeğin yasalara ve törelere aykırı olarak ilişki kurduğu erkek veya kadın
Ata Sözleri ve Deyimler
- kırığı olmak
Birleşik Kelimeler: kırık dölü
- Fay
SARIK
-
Sarılarak meydana getirilen başlık
O artık sarığı ile, cübbesi ve lapçınları ile tam bir hoca efendi idi. - Tarık Buğra
- Kavuk, fes gibi bazı başlıkların üzerine sarılan tülbent, şal vb
TIRIK
-
Bir nesnenin art arda iki yere çarpmasından çıkan ince ve kuru ses
Kapı tırık diye kapandı.
Birleşik Kelimeler: tırık tırak
AYRIK
-
Ayrılmış
Yandan ayrık, tek tük gümüş pırıltılı saçları. - Yusuf Ziya Ortaç
- Ayrı tutulan, başkalarına benzemeyen, ayrıcalı, müstesna
- Kural dışı
-
Düzgün ve uygun olmayan, çarpık
Apış arasına fazla tülbent ve mermerşahi tıkarak bebeği çarpık ve ayrık bacaklı, tenasüpsüz olmaktan korur. - Refik Halit Karay
- Ayrık otu
Birleşik Kelimeler: ayrık kümeler, ayrık otu
SIRIK
-
Değnekten uzun ve kalınca ağaç
Hızlandıkça sırığın gıcırtısı artıyordu. - Adalet Ağaoğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- sırık gibi
Birleşik Kelimeler: sırık domatesi, sırık fasulyesi, sırık hamalı, sırıkla atlama, sırıkla yüksek atlama, hamal sırığı
YARIK
-
Yarılarak açılmış yer, geniş çatlak
Tam öğle vakitleri yüksek kaya yarığının dibinde toplanıyor, bir saat kadar güneşleniyorduk. - Aka Gündüz
- İnce bir çizgi durumunda açılmış yara
-
Anlaşmazlık
Şimdiden birtakım yarıklar açan siyasi rekabetten başka ne mana verilebilirdi? - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Küçük bir ışık demeti elde etmek için ışık kaynağının önüne konulan, saydam olmayan bir düzlem üzerine açılmış, dikdörtgen biçiminde küçük delik
- Çatlak
- Dişinin cinsel organı
- Yarılarak açılmış veya yarılarak oluşmuş
Birleşik Kelimeler: yarık dudak, karnıyarık, tabanı yarık, dudak yarığı
TUTARIK
- Sara
ÇARIK
-
İşlenmemiş sığır derisinden yapılan ve deliklerine geçirilen şeritle sıkıca bağlanan ayakkabı
Tozla örtülmüş çarıklarının eskiliği belli olmuyor. - Ömer Seyfettin
- Araba yokuş aşağı giderken tekerleği frenlemek için altına sürülen demir levha
- Çene
-
Para cüzdanı
Kızı bu çarık sözünün para cüzdanı manasına geldiğini bilmeden dinler. - Refik Halit Karay
Birleşik Kelimeler: çürük çarık, venüsçarığı
YIRIK
- Yırtılmış
AKSIRIK
-
Herhangi bir sebeple burun zarının gıcıklanması sonucu solunum kaslarının birdenbire kasılmasıyla ağız ve burundan hızlı, gürültülü soluk boşalması olayı, aksırma, hapşırma, hapşırık
Aksırık öksürük derken kızcağız şifayı kapmış. - Attila İlhan
KABARIK
-
Kabarmış olan
Kabarık göğsündeki parlak kıvılcımlı tüyleri, altından bir zırh gibiydi. - Ömer Seyfettin
- Çıkıntısı olan, tümsekli
Birleşik Kelimeler: kabarık deniz
ISIRIK
-
Isırılan yerde kalan iz
Artık onun yalnızca bir böcek ısırığı olduğunu düşünüyordum. - Orhan Pamuk
BATIRIK
- Köftelik bulgur, dövülmemiş ceviz içi, soğan, domates, nane, maydanoz, tahin ve limon suyu kullanılarak yapılan, taze asma yaprağı veya lahanaya sarılarak yenilen bir salata türü