REFERANDUM Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

REFERANDUM harflerini içeren 5 harfli 26 kelime bulunuyor. 5 harfli REFERANDUM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

FUNDA14, DEFNE13, FERDA13, FERDE13, MARUF13, FERMA12, MENFA12, AREFE11, FENER11, NEFER11, DUMAN9, DURMA9, MADUN9, DERUN8, DERME8, DENME8, ERDEM8, ENDAM8, MADER8, MADEN8, MEDAR8, ERDEN7, ENDER7, MUARE7, RENDE7, EMARE6

EMARE (Kelime Kökeni: Arapça emāre)

[isim]

[eskimiş]

  • Belirti, iz, ipucu

    Fakat hepsinin yüzünde korku ve endişe emarelerini ayan beyan görmüştüm. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

ERDEN

[sıfat]

  • Bakire

[zarf]

  • Bakire olarak, bakire bir biçimde

    Bu cinayetleri işlemiş olanların iç dünyalarında erden kalmış yığınla insani zenginlik belirir. - Selim İleri

ENDER (Kelime Kökeni: Arapça ender)

[sıfat]

  • Çok az, çok seyrek

    Ender fırsatlarla gittiğim bu salaşın içi bana pek sempatik gelirdi. - Burhan Felek

[zarf]

  • Çok seyrek olarak, çok seyrek bir biçimde

    Gözleri, ender görülen bir acıyla gölgelendi. - Halikarnas Balıkçısı

MUARE (Kelime Kökeni: Fransızca moiré)

[isim]

  • Dalgalı parıltılar verilmiş olan bir kumaş türü, kareli kumaş

[sıfat]

  • Bu kumaştan yapılan

RENDE (Kelime Kökeni: Farsça rende)

[isim]

  • Tahta yüzeyleri pürüzsüz duruma getirmek, biçim vermek için marangozların kullandığı araç
  • Üzerinde küçük delik ve kesici çıkıntıları bulunan, peynir, soğan, havuç vb.ni ufak parçalara ayırmak için kullanılan mutfak aleti
  • Bu aletle ufak parçalara ayrılmış şey

    Peynir rendesi. Sabun rendesi.

DERUN (Kelime Kökeni: Farsça derūn)

[isim]

[eskimiş]

  • İç, içeri, öz
  • Gönül, yürek, ruh

Birleşik Kelimeler: safderun

DERME

[isim]

  • Dermek işi
  • Aynı türden bir araya getirilmiş şeylerin hepsi, koleksiyon

Birleşik Kelimeler: derme çatma

DENME

[isim]

  • Denmek işi

ERDEM

[isim]

  • Ahlakın övdüğü iyi olma, alçak gönüllülük, yiğitlik, doğruluk vb. niteliklerin genel adı, fazilet

    Spor, alçak gönüllülük gibi bir erdem aşılar sporcuya. - Necati Cumalı

[felsefe]

  • İnsanın ruhsal olgunluğu

ENDAM (Kelime Kökeni: Farsça endām)

[isim]

  • Vücut, beden, boy bos

    Yıldız'a sezdirmeden genç kızın endamına bakakaldı. - Aka Gündüz

Birleşik Kelimeler: endam aynası, arzıendam

MADER (Kelime Kökeni: Farsça māder)

[isim]

[eskimiş]

  • Ana, anne

MADEN (Kelime Kökeni: Arapça maʿden)

[isim]

[jeoloji]

  • Yer kabuğunun bazı bölgelerinde çeşitli iç ve dış doğal etkenlerle oluşan, ekonomik yönden değer taşıyan mineral

[sıfat]

  • Bu mineralden yapılmış

    Maden ibrikler büyük bir sanatla yapılırdı. - Falih Rıfkı Atay

  • Maden ocağı veya maden işletmesi

[mecaz]

  • Çok değerli şeyleri kapsayan kaynak

    Bu kütüphane bir madendir, değerini bilin.

[argo]

  • Uyuşturucu, esrar, eroin

    İstersen sana biraz maden vereyim de çek! - Osman Cemal Kaygılı

[teklifsiz konuşmada]

  • Kolay ve iyi kazanç sağlayan iş veya parası elinden kolaylıkla alınan kimse

[kimya]

  • Metal

Birleşik Kelimeler: maden bilimi, maden cevheri, maden damarı, Maden Devri, maden filizi, maden gazı, madenkırmız, maden kirası, maden kömürü, maden kuyusu, maden mavisi, maden ocağı, maden sodası, maden suyu, maden yatağı, maden yünü, çıplak maden, ergimiş maden, kırmız madeni

[isim]

  • Elâzığ iline bağlı ilçelerden biri

MEDAR (Kelime Kökeni: Arapça medār)

[isim]

[eskimiş]

[coğrafya]

  • Dönence, cezir karşıtı
  • Dayanak, yardımcı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • medar olmak

Birleşik Kelimeler: medarımaişet

DUMAN

[isim]

  • Bir maddenin yanması ile çıkan ve içinde katı zerrelerle buğu bulunan değişik renklerde gaz

    Emin ol ki her sigara yakışta / Daha duman tüter tütmez ordayım - Bekir Sıtkı Erdoğan

  • Havalanan tozların veya sisin oluşturduğu bulanıklık

    Köyünün üstüne boz bir duman çökmüştü. - Yaşar Kemal

[argo]

  • Kötü, yaman

    İşimiz duman. Hâlimiz duman.

[argo]

  • Esrar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dumana boğmak
  • duman almak
  • duman altı etmek
  • duman altı olmak
  • duman attırmak
  • duman etmek
  • dumanı doğru çıksın
  • dumanı tepesinden çıkmak
  • duman olmak
  • duman vermek

Birleşik Kelimeler: duman rengi, dumanı üstünde, buzlu duman, işi duman, kör duman, toz duman, vapurdumanı

DURMA

[isim]

  • Durmak işi

    Bu rakkasın durmasına hiçbirimiz alışık değilizdir bu evde, o hep aynı ahenkle sallanmalı. - Ahmet Muhip Dranas