RAPTİYELETMEK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

RAPTİYELETMEK harflerini içeren 7 harfli 59 kelime bulunuyor. 7 harfli RAPTİYELETMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

PEYLEME14, PALMİYE14, RAPTİYE13, YEKPARE13, YEPELEK13, AMİPLER12, EPRİMEK12, İPLEMEK12, KEREMPE12, MALTEPE12, PEKİTME12, TİPLEME12, TEPKİME12, TEPİLME12, TRAMPET12, ARKETİP11, KELEPİR11, PATETİK11, TEPELİK11, AMELİYE10, EYİTMEK10, EYLEMEK10, KEMİYET10, MALİYET10, MERİYET10, TEMRİYE10, TERMİYE10, YETİRME10, YERMELİ10, YEMEKLİ10, YERİLME10, KATİYET9, YETKELİ9, YETERLİ9, ERİTMEK8, ETTİRME8, EKLETME8, EMEKTAR8, EKTİRME8, ELETMEK8, İTELEME8, İLETMEK8, KEMERLİ8, KERAMET8, KATETME8, METALİK8, MERTLİK8, METELİK8, MELAİKE8, TİTREME8, TERLEME8, TEMATİK8, TEKLEME8, ATLETİK7, LATERİT7, REALİTE7, TRAKEİT7, TELKARİ7, TEKERLİ7

ATLETİK (Kelime Kökeni: Fransızca athlétique)

[sıfat]

  • Vücudu gelişmiş, biçimli, atlet gibi

[spor]

  • Atletleri ilgilendiren

    Atletik oyunlar.

LATERİT (Kelime Kökeni: Fransızca latérite)

[isim]

[jeoloji]

  • Sıcak, nemli iklimlerde oluşan, parlak kırmızı veya kahverengiye çalan kırmızı renkli, demir oksit ve alüminyum bakımından zengin toprak

REALİTE (Kelime Kökeni: Fransızca réalité)

[isim]

  • Gerçeklik

    Bir meseleyle karşılaştı mı realiteleri göremez. - Orhan Seyfi Orhon

TRAKEİT (Kelime Kökeni: Fransızca trachéite)

[isim]

[tıp]

  • Nefes borusunun iltihaplanması

TELKÂRİ

[isim]

  • Tel durumundaki gümüşü, altını örerek veya bir şey üzerine kakarak yapılan iş

[sıfat]

  • Gümüş veya altını ince teller durumuna getirip örerek yapılan (takı vb.)

[sıfat]

  • Gümüş veya altın tellerden yapılmış motiflerle süslü

    Telkâri bir vazo.

TEKERLİ

[sıfat]

  • Tekeri olan, tekerlekli

ERİTMEK

[-i]

  • Erimesini sağlamak, erimesine yol açmak

    Fazla yağlarını eritmek için karısı ile yürüyüşe çıkan fabrikatör... - Haldun Taner

[mecaz]

  • Harcayıp tüketmek

[mecaz]

  • Çok üzmek

[mecaz]

  • Zayıflatmak

[mecaz]

  • Yok etmek

ETTİRME

[isim]

  • Ettirmek işi

EKLETME

[isim]

  • Ekletmek işi

Birleşik Kelimeler: yağ ekletme

EMEKTAR (Kelime Kökeni: Türkçe emek + Farsça -dār)

[sıfat]

  • Bir görevde uzun süre kalıp o işe emeği geçmiş olan (kimse)

    Ertesi sabah bahçede gezinirken Mehmet, emektar azaplarından birini gördü. - Emine Işınsu

[mecaz]

  • Çok kullanılmış, eski

    Emektar makinenin tozlarını silip masaya yerleşmeye karar verdim. - Çetin Altan

EKTİRME

[isim]

  • Ektirmek işi

    Bu ektirmeyi yapınca dökülmemiş saçlarınızı da korumuş oluyorsunuz. - Selçuk Erez

ELETMEK

[-i]

  • Eleme işini yaptırmak

İTELEME

[isim]

  • İtelemek işi

İLETMEK

[-i]

  • Götürmek, ulaştırmak, nakletmek, geçirmek

    Bunların tek kaygıları gördüklerini, duyduklarını okurlara iletmektir. - Salâh Birsel

[fizik]

  • Elektrik akımı, ısı, gaz vb.ni bir yerden başka bir yere götürmek

KEMERLİ

[sıfat]

  • Üzerinde kemeri olan veya kemer takılmış olan

    Kumardan aldığı ilk parayla siyah satenden arkası kemerli iki adet iç yelek yaptırdı. - Lâtife Tekin

  • Kemer biçiminde olan

    Orhan'ın kemerli kapıdan içeriye koşa koşa girdiğini görmedi. - Tarık Buğra

[mecaz]

  • Kavisli olan

    Kemerli burun.