PRİMADONNA Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

PRİMADONNA harflerini içeren 5 harfli 28 kelime bulunuyor. 5 harfli PRİMADONNA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

PANDA11, AMPİR10, RAMPA10, DONMA9, DONAM9, DONRA8, DRAMA8, DAİMA8, DAMAR8, İDMAN8, MANDA8, MARDA8, NADİM8, ORADA8, ONDAN8, RADON8, AROMA7, DİNAR7, MARON7, NADİR7, NADAN7, ORMAN7, ONAMA7, ROMAN7, RANDA7, ARAMİ6, MANİA6, NARİN5

NARİN (Kelime Kökeni: Farsça nārīn)

[sıfat]

  • İnce yapılı, yepelek, nazenin

    Narin bir kızcağızın yanındaki boş yere sokuldu. - Osman Cemal Kaygılı

  • İnce

    Söğüdün yaprağı narindir narin - Halk türküsü

ARAMİ (Kelime Kökeni: Arapça ārāmī)

[isim]

  • MÖ 11-8. yüzyıllarda Mezopotamya'da yaşamış bir halk

MÂNİA (Kelime Kökeni: Arapça māniʿa)

[isim]

  • Engel

    Üst üste yığılmış kum torbaları, düşmana karşı duvarlardan sonra ikinci bir mânia teşkil ediyor. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

AROMA (Kelime Kökeni: İtalyanca aroma)

[isim]

  • Hoş koku

DİNAR (Kelime Kökeni: Arapça dīnār)

[isim]

  • Bahreyn, Cezayir, Irak, Karadağ, Kuveyt, Libya, Sırbistan, Tunus ve Ürdün kullanılan para birimi
  • Eski Yugoslavya'da kullanılan para birimi

[eskimiş]

  • Altın liranın yaklaşık dörtte biri değerinde olan eski bir para

[isim]

  • Afyonkarahisar iline bağlı ilçelerden biri

MARON (Kelime Kökeni: Fransızca marron)

[isim]

  • Kestane rengi

[sıfat]

  • Bu renkte olan

NADİR (Kelime Kökeni: Arapça nādir)

[sıfat]

  • Seyrek, az bulunur

    Bazı nadir inciler, elmaslar vardır ki onların biri yalnız saltanat tacı olabilir. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

[zarf]

  • Seyrek

    Üsküp'e o gün nadir görülür bir kar yağmış. - Yahya Kemal Beyatlı

NADAN (Kelime Kökeni: Farsça nādān)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Bilgisiz, cahil

[mecaz]

  • Nobran, kaba, kötü

    Heyhat ki iyiler gider, nadanlar kalır. - Attila İlhan

ORMAN

[isim]

  • Ağaçlarla örtülü geniş alan

    Bütün evi bir ormanmış gibi rahatça ve her anlamda kullanabiliyorlardı. - Ayla Kutlu

  • Bu ağaçların bütünü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • orman gibi
  • orman taşlamak

Birleşik Kelimeler: orman çayırı, orman dizisi, orman evi, orman gülü, orman işletmesi, orman kaçkını, orman kanunu, orman kebabı, orman kibarı, orman koruma memuru, orman köylüsü, orman köyü, orman kuşağı, orman sarmaşığı, orman sıçanı, orman tavuğu, orman yeşili, deli orman, tropikal orman, vahşi orman, yağmur ormanları

ONAMA

[isim]

  • Onamak işi, uygun bulma, tasvip

    Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, yürütme organının teklif, inha, atama veya onamasına bağlı resmî ve özel herhangi bir işle görevlendirilemez. - Anayasa

ROMAN

[isim]

  • Çingene

[isim]

  • İnsanın veya çevrenin karakterlerini, göreneklerini inceleyen, serüvenlerini anlatan, duygu ve tutkularını çözümleyen, kurmaca veya gerçek olaylara dayanan uzun edebî tür
  • Bu türde yazılmış eser

    Bu, ihtiyar kitapçıdan alıp evde bayıla bayıla okuduğu küçük hissî romanlardan biriydi. - Osman Cemal Kaygılı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • romanı yazılmak

Birleşik Kelimeler: çizgi roman, ırmak roman, nehir roman, polisiye roman, resimli roman, tarihî roman, tarihsel roman, tefrika roman, köy romanı

RANDA (Kelime Kökeni: İtalyanca randa)

[isim]

[denizcilik]

  • Gemilerin mizana direğinin gerisindeki yelken

DONRA

[isim]

[halk ağzında]

  • Saç kepeği, kaş konağı
  • Kalınlaşmış, tabaka durumuna gelmiş kir

DRAMA (Kelime Kökeni: Latince)

[isim]

  • Dram

DAİMA (Kelime Kökeni: Arapça dāʾimā)

[zarf]

  • Her vakit, sürekli olarak

    Onu daima öper ve sefere çıkacakları zaman en sonra ona veda ederlerdi. - Necip Fazıl Kısakürek