PRAGMATİZM Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

PRAGMATİZM harflerini içeren 5 harfli 36 kelime bulunuyor. 5 harfli PRAGMATİZM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GAZAP16, GARİP13, GARAZ12, PAZAR12, TAZİP12, MAGMA11, AGAMİ10, AMPİR10, MAGRİ10, RAMPA10, TAPMA10, AZAMİ9, GAİTA9, GİTAR9, MİRZA9, MARİZ9, MARAZ9, MATİZ9, PARTİ9, TAPİR9, TAZİM9, ZAMİR9, ARİZA8, ARAZİ8, TARAZ8, TARİZ8, ZARTA8, İTMAM7, MİMAR7, TAMİM7, TAMAM7, ARTMA6, ARAMİ6, MİRAT6, TAMİR6, ATARİ5

ATARİ

[isim]

  • Bilgisayarlarda basit programlarla düzenlenmiş bir oyun türü

ARTMA

[isim]

  • Artmak işi

    Tiyatrolar sayıca arttı, bunun sonucu seyirci sayısında da artma oldu. - Metin And

ARAMİ (Kelime Kökeni: Arapça ārāmī)

[isim]

  • MÖ 11-8. yüzyıllarda Mezopotamya'da yaşamış bir halk

MİRAT (Kelime Kökeni: Arapça mirʾāt)

[isim]

[eskimiş]

  • Ayna

TAMİR (Kelime Kökeni: Arapça taʿmīr)

[isim]

  • Onarma, onarım

[mecaz]

  • Yapılan bir yanlışı, kusuru düzeltmeye çalışma

    Mademki bir münasebetsizlik etmişsin, bunu tamire imkân yok muydu? - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tamir etmek
  • tamire vermek
  • tamir görmek

Birleşik Kelimeler: tamirhane, tamir takımı

İTMAM (Kelime Kökeni: Arapça itmām)

[isim]

[eskimiş]

  • Bitirme, tamamlama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • itmam etmek

MİMAR (Kelime Kökeni: Arapça miʿmār)

[isim]

  • Yapıların planını hazırlayıp bunların gerçekleşmesini sağlayan kimse

    Binanın mimarını da bulsanız bu sualinize cevap vermez. - Halit Fahri Ozansoy

Birleşik Kelimeler: mimarbaşı, iç mimar

TAMİM (Kelime Kökeni: Arapça taʿmīm)

[isim]

  • Genelge, sirküler

    Askerî tamimlerin, nizamların, kanunların, tefsirlerin, göreneklerin çeşidi, vergi kâtibinin hafızasına yerleşti. - Ercüment Ekrem Talu

[eskimiş]

[felsefe]

  • Genelleştirme

[eskimiş]

[mantık]

  • Genelleme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tamim etmek

TAMAM (Kelime Kökeni: Arapça tamām)

[sıfat]

  • Bütün, tüm

    Paranın tamamını verdim.

  • Eksiksiz

    Bu kitap tamam değildir.

  • Yanlış ve yalan olmayan, doğru
  • Tamamlanmış, bitmiş

    Haydi Abbas vakit tamam / Akşam diyordun, işte oldu akşam / Kur bakalım çilingir soframızı / Dinsin artık bu kalp ağrısı - Cahit Sıtkı Tarancı

[edat]

[teklifsiz konuşmada]

  • Evet

[ünlem]

  • Beğenilmeyen bir iş veya öneri karşısında söylenen bir söz

    Tamam, başka işimiz kalmadı da şimdi onunla mı uğraşacağız!

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tamam bulmak
  • tamam gelmek
  • tamam mı?
  • tamam olmak

Birleşik Kelimeler: tamamı tamamına

ARİZA (Kelime Kökeni: Arapça ʿarīża)

[isim]

[eskimiş]

  • Yüksek bir makama sunulan mektup veya dilekçe

ARAZİ (Kelime Kökeni: Arapça arāżī)

[isim]

[coğrafya]

  • Yeryüzü parçası, yerey, toprak

    Kurulan heyet şehrin arka tepelerinde kondu kurulacak uygun bir arazi bulma işiyle görevlendirildi. - Lâtife Tekin

  • Yer

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arazi açmak
  • arazi olmak
  • araziye uymak

Birleşik Kelimeler: arazi aracı, arazi otomobili, arazi taraması, arazi yarışı, vakıf arazisi

TARAZ

[isim]

  • İpek gibi düz ve parlak bir kumaşın üzerinde bulunan tel tel iplik

TARİZ (Kelime Kökeni: Arapça taʿrīż)

[isim]

[eskimiş]

  • Kapalı bir biçimde, dolaylı olarak söz söyleme, taşlama

    Bununla beraber sitemleri ve tarizleri onunkilerden çok daha ince ve nezihtir. - İbrahim Alâeddin Gövsa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tarizde bulunmak
  • tariz etmek

ZARTA (Kelime Kökeni: Arapça żarṭa)

[isim]

  • Yellenme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zartayı çekmek

AZAMİ (Kelime Kökeni: Arapça aʿẓamī)

[sıfat]

  • En çok, en üst, en büyük, en yüksek (derece, nicelik), maksimum, maksimal

    Ben azami derecede haşarı ve uçarı bir çocuktum. - Yahya Kemal Beyatlı

[matematik]

  • Maksimum