POLİETİLEN Harflerini İçeren 3 Harfli Kelimeler

POLİETİLEN harflerini içeren 3 harfli 21 kelime bulunuyor. 3 harfli POLİETİLEN kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

LOP8, POT8, TOP8, EPE7, LEP7, PİL7, TİP7, LOT4, NOT4, OLE4, TOL4, TON4, ETİ3, İTİ3, İNİ3, İLE3, NET3, NİL3, TEL3, TEN3, TİN3

ETİ

[isim]

[tarih]

  • Hitit

İTİ

[isim]

  • İtici güç, ilham verici

    Hayalî aşklar ona yaratmalarında en sıcak iti oluyor, iç iklimini uzun süre ısıtıyordu. - Haldun Taner

İNİ

[isim]

[halk ağzında]

  • Kayın (II)

İLE

[bağlaç]

  • Kelimenin sonuna geldiğinde birliktelik, beraberlik, araç, neden veya durum anlatan cümleler yapmaya yarayan bir söz

    Çabuk bir süvari ile bana haber gönderiniz. - Ömer Seyfettin

  • Bazı soyut adlara getirildiğinde `... olarak, ... bir biçimde` anlamında durum zarfları oluşturan bir söz

    Merhametle ona bakıyordu.

  • Cümle içinde aynı görevde bulunan iki ögeyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz

    Annesi ile babası geldiler. Leylâ ile Mecnun. Gelmeleri ile gitmeleri bir oldu.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ... ile beraber

NET (Kelime Kökeni: Fransızca net)

[sıfat]

  • Bütün çizgileri belirgin olan, gözün bütün ayrıntılarıyla algılanan, iyi görünen
  • İyi duyulan (ses)
  • Kesintilerden sonra geri kalan miktarda olan, safi

    Bin beş yüz net veriyorlardı, vergi, sigorta çıktıktan sonra. - Haldun Taner

[mecaz]

  • Açık seçik olan, anlaşılmaz yanı bulunmayan

    Hayatını didik didik etmek, son beş altı yıllık çizgisini net olarak ortaya çıkarmak istiyordu. - Tarık Buğra

Birleşik Kelimeler: net resim, net ücret

[isim]

[spor]

  • Tenis, masa tenisi gibi oyunlarda servis atışlarında topun karşı sahaya geçerken fileye değdiğini belirtmek için kullanılan bir söz

N

[kimya]

  • Azot elementinin simgesi

TEL

[isim]

  • Türlü metallerden yapılmış, kopmaya karşı bir direnç gösteren ince uzun nesne

    Gelin teli. Telgraf teli.

[sıfat]

  • Bu nesneden yapılmış veya bu nesne biçiminde olan

    Tel kafes. Tel çivi.

  • Tencere, çaydanlık vb.ni ovarak temizlemek için kullanılan nesne
  • İnsan saçını oluşturan ipçik

    İki açık sarı tel terli alnımızın üstüne yapışmıştı. - Sait Faik Abasıyanık

[biyoloji]

  • Bazı organizmaların demet durumundaki oluşumunu meydana getiren ipçiklerin her biri, lif

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tel çekmek
  • teli kırmak
  • teller takmak
  • tel takınmak

Birleşik Kelimeler: tel cambazı, tel çivi, tel dikiş, tel dokuma, tel dolap, tel fırça, tel halat, tel kadayıf, tel kafes, telkâri, tel kurdu, tel küf, tel küflüce, tel örgü, tel şehriye, tel tel, tel zımba, dikenli tel, bam teli, elektrik teli, gelin teli, kafes teli, telgraf teli, ses telleri

[isim]

  • Telgraf

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tel çekmek

Birleşik Kelimeler: telyazı

TEN (Kelime Kökeni: Farsça ten)

[isim]

  • İnsan vücudunun dış yüzü, cilt

[eskimiş]

  • Vücut

Birleşik Kelimeler: ten fanilası, ten rengi

TİN

[isim]

[ruh bilimi]

  • Ruh

[felsefe]

  • Birtakım fizikötesi kurucularının, gerçeği ve evreni açıklamak için her şeyin özü, temeli veya yapıcısı olarak benimsedikleri madde dışı varlık

LOT (Kelime Kökeni: Fransızca lot)

[isim]

[ekonomi]

  • Tutam (II)

NOT (Kelime Kökeni: Fransızca note)

[isim]

  • Bir şeyi hatırlamak için yazılan kısa yazı

    Kitaplardan birinin kenarına bir not yazmışsın. - Reşat Nuri Güntekin

  • Okullarda öğrencinin dersle ilgili bilgi ve beceri düzeyini göstermek üzere öğretmenlerce verilen sayı, derece

[mecaz]

  • Bir şeyin niteliği üzerine edinilen kanı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • not almak
  • not atmak
  • not düşmek
  • not etmek
  • not kırmak
  • not tutmak
  • notunu vermek
  • not vermek

Birleşik Kelimeler: dipnot, geçer not, geçmez not, sonnot, tam not, ders notu, el notu

OLE (Kelime Kökeni: İspanyolca ole)

[ünlem]

  • Yaşa

    Gözler kamaştıran şala, meftun eden güle / Her kalbi dolduran zile, her sineden ole! - Yahya Kemal Beyatlı

TOL

[isim]

[halk ağzında]

  • Taş kemer veya taş kemerlerle yapılmış ev, oda, kapı vb. şey
  • Yayla veya bahçe kulübesi
  • Küçük köy

    Bu demir yolu, bu yana gidersen derenin boyuna alır, iner Kara Hasan toluna. - Memduh Şevket Esendal

TON (Kelime Kökeni: Fransızca tonne)

[isim]

  • Bir metreküp hacminde ve + 4 °C'deki arı suyun ağırlığı
  • Bin kilogramlık ağırlık birimi

[isim]

[müzik]

  • İnsan veya çalgı sesinin yükseklik, alçaklık derecesi
  • Konuşmada sesin duyguları belirtecek biçimde çıkması

    Bunun farkında olmadan, üstelik de hiç istemeden içli bir tonla söylemiş olacağım. - Haldun Taner

  • Bir rengin koyuluk veya açıklık derecesi

    Siyah ve beyazın tonlarını son derece hünerle kaynaştırır. - Yusuf Ziya Ortaç

[dil bilgisi]

  • Ses titreşimlerinin yükselip alçalması, titrem

Birleşik Kelimeler: anlatım tonu

EPE (Kelime Kökeni: Fransızca épée)

[isim]

[spor]

  • Delici kılıç
  • Delici kılıçla oynanan, hedef bölgesi bütün vücut olan bir tür kılıç oyunu