POFURDATMAK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

POFURDATMAK harflerini içeren 6 harfli 33 kelime bulunuyor. 6 harfli POFURDATMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AMFORA14, FORMAT14, MUTFAK14, MADRUP14, FUKARA13, FATURA13, MAPUTO13, UFARAK13, DOKUMA11, KAPORA11, MATKAP11, PARMAK11, TOPRAK11, TRAMPA11, TAPMAK11, DURMAK10, KOMUTA9, KORUMA9, KURADA9, ORTADA9, OTURMA9, OKUTMA9, TOMRUK9, KURAMA8, KADRAT8, MUKAAR8, OTARMA8, OTAMAK8, OTURAK8, OKTRUA8, OKRAMA8, ARTMAK7, MATRAK7

ARTMAK

[isim]

[halk ağzında]

  • Büyük heybe

[nesnesiz]

  • Çoğalmak

    O zaman bedava binme olasılığı artardı. - Ayla Kutlu

  • Harcandıktan sonra bir miktar geri kalmak

    Kumaş arttı. Yemek arttı.

  • Değeri yükselmek, fazlalaşmak

MATRAK (Kelime Kökeni: Arapça miṭrāḳ)

[isim]

[eskimiş]

[tarih]

  • Savaşmayı öğretmek için kullanılan, ucu giderek yuvarlaklaşan kalın sopa, değnek

[sıfat]

[argo]

  • Eğlenceli, gülünç, hoş

    Cavcav gibi matrak oğlan var mı yahu? - Attila İlhan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • matrağa almak
  • matrak geçmek

KURAMA

[isim]

  • Türkistan'da yaşayan bir topluluk ve bu topluluktan olan kimse

KADRAT (Kelime Kökeni: Fransızca cadrat)

[isim]

  • Dizgide harfler arasına konulan yazısız metal parçası
  • Dizgi işinde kullanılan bir aralık ölçüsü birimi

MUKAAR (Kelime Kökeni: Arapça muḳaʿʿar)

[sıfat]

[eskimiş]

[matematik]

[fizik]

  • İçbükey

OTARMA

[isim]

  • Otarmak işi

OTAMAK

[-i]

[halk ağzında]

  • Bitkinin yaprak veya köklerini vererek hastalığı iyi etmeye çalışmak, tedavi etmek

OTURAK

[isim]

  • Oturulacak yer veya şey
  • Alçak iskemle

    Üstüne konulan tandır oturağı çok kalın ve çok sağlam tahtadan fırınlanarak yapılmıştı. - Ayla Kutlu

  • Bir şeyin yere gelen tarafı, taban
  • Ördek
  • İçkili, çalgılı ve kadınlı eğlenti
  • Boru mengenesinin tezgâha oturduğu ve vidalandığı bölüm

[sıfat]

  • Bacaklarında veya başka bir yerinde, gezmesine engel olacak bir özrü olduğundan hep evde oturan (kimse), kötürüm

[denizcilik]

  • Kürekli teknelerde kürekçilerin oturduğu enli tahta

Birleşik Kelimeler: oturak âlemi, oturak kündesi

OKTRUA (Kelime Kökeni: Fransızca octroi)

[isim]

[eskimiş]

  • Şehre giren şeylerden alınan vergi

OKRAMA

[isim]

  • Okramak işi

KOMUTA

[isim]

[askerlik]

  • Askerî birliği ve onunla ilgili işleri yönetme görevi, kumanda

Ata Sözleri ve Deyimler

  • komuta etmek

Birleşik Kelimeler: emir komuta zinciri

KORUMA

[isim]

  • Korumak işi

    Bütün oba sevdalıları korumanın sevinci, övüncü içindeydi. - Yaşar Kemal

  • Can güvenliğinin tehlikede olduğu düşünülen bir kimseyi saldırılardan korumak üzere görevlendirilmiş kişi, koruma görevlisi

[ekonomi]

  • Bankacılık alanında, bir malda veya bir menkulde gelecekte ortaya çıkacak fiyat değişikliklerine karşı korunmak amacıyla vadeli bir sözleşme yapılması

Ata Sözleri ve Deyimler

  • korumaya almak

Birleşik Kelimeler: koruma aracı, koruma görevlisi, koruma polisi, koruma ünsüzü, orman koruma memuru, sahil koruma, yakın koruma, alan koruması

KURADA (Kelime Kökeni: Arapça ḳurāḍa)

[sıfat]

[halk ağzında]

  • İşe yaramaz, yıpranmış, eskimiş, bozulmuş (eşya)
  • Gelişmemiş, cılız

    Pencereyi açar açmaz bu karı çarpık bacakları, kurada kolları, porsuk gerdanla karşıma çıkar. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

ORTADA

[sıfat]

[spor]

  • Sonucu belli olmayan (karşılaşma)

[zarf]

  • Topluluk içinde, arasında

[zarf]

  • Görünür yerde, göz önünde

    Moralinin, inadının, zaman zaman da aşırı ataklığının nedeni ortadadır. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ortada bırakmak
  • ortada fol yok yumurta yok
  • ortada kalmak
  • ortada olmak

OTURMA

[isim]

  • Oturmak işi

    Bu saat, kendimi bildim bileli sofraya oturma saatimizdir. - Yusuf Ziya Ortaç

  • Kısa süre için konukluğa gitme

    Yemeğini yedikten sonra gece Vehbi dedeye oturmaya gitti. - Halide Edip Adıvar

Birleşik Kelimeler: oturma belgesi, oturma duvarı, oturma grevi, oturma grubu, oturma izni, oturma mobilyası, oturma odası