PLİYOSEN Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
PLİYOSEN harflerini içeren 4 harfli 21 kelime bulunuyor. 4 harfli PLİYOSEN kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
PESO10,
ENLİ
-
Eni büyük olan, geniş
Kenarları gençliğinde işlediği enli dantellerle çevrili patiska örtülü minderlerde oturuyordu. - Cahit Uçuk
ESİN
-
Etkilenme, çağrışım veya içe doğmayla akla gelen yaratıcı duygu, düşünce, ilham
Bir roman, bir müzik parçası için esin kaynağı olabilir. - Adalet Ağaoğlu
- Sabah yeli
LİSE (Kelime Kökeni: Fransızca lycée)
-
Sekiz yıllık ilköğretimden sonra en az dört yıllık bir eğitimle hayata veya yükseköğretime hazırlayan ortaöğretim kurumu
İlkokulu, liseyi birlikte okuduk, belki onda nostalji uyandırıyorum. - İnci Aral
- Üç yıllık ortaokuldan sonra en az üç yıllık bir eğitimle hayata veya yükseköğretime hazırlayan ortaöğretim kurumu
Birleşik Kelimeler: açık lise, süper lise, teknik lise
LENS (Kelime Kökeni: İngilizce lens)
- Gözün saydam tabakasının üzerine doğrudan uygulanan, görmeyi düzeltici mercek, kontak lens
- Mercek
Birleşik Kelimeler: kontak lens
NESİ
-
Akrabası mı, yakını mı?
Ali, Ahmet'in nesidir?
-
Hangi yönü, hangi tarafı?
Bunun nesi iyi? - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- nesi var
- nesi var nesi yok
NOEL (Kelime Kökeni: Fransızca noël)
-
Hristiyanların her yıl 25 Aralık'ta Hz. İsa'nın doğum gününü kutladıkları yortu
Bizim çocukluğumuzda Noel ve yılbaşı gâvur bayramları idi. - Haldun Taner
Birleşik Kelimeler: Noel ağacı, Noel Baba
SİNE (Kelime Kökeni: Farsça sīne)
- Göğüs
-
Gönül, yürek
Elif kaşlarını çatar / Gamzesi sineme batar - Karacaoğlan
-
Bağır, iç
Hangi semtin eczanesi bu kadar değerli insanı sinesinde toplayabilmiştir? - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- sineye çekmek
Birleşik Kelimeler: sineyimillet
NİYE
-
Niçin, neden
Böyle hiddetlenecektin, niye razı oldun? - Ahmet Kabaklı
SONE (Kelime Kökeni: Fransızca sonnet)
- İki dörtlü ve iki üçlüden oluşan, on dört dizeli bir Batı şiir türü
SİLO (Kelime Kökeni: Fransızca silo)
- Tahıl vb. ürünlerin korunduğu, saklandığı veya depolandığı, genellikle silindir biçiminde ambar
Birleşik Kelimeler: silo yemi
YENİ
-
Kullanılmamış veya az kullanılmış olan, eski karşıtı
Yeni giysi. Yeni ayakkabı.
-
Oluş veya çıkışından beri çok zaman geçmemiş olan
Yeni haber. Yeni moda.
-
En son edinilen
Yeni eve taşındık.
-
İşe henüz başlamış
Yeni öğrenci. Yeni asker.
-
O güne kadar söylenmemiş, görülmemiş, gösterilmemiş, düşünülmemiş olan
Yeni bir buluş. Yeni bir düşünce.
-
Tanınmayan, bilinmeyen
Yeni imzalara rastlıyoruz.
-
Daha öncekilerden farklı olan
Yeni ihtiyaçlarımız var.
-
Eskisinin yerine gelen
Yeni vali çok çalışkanmış.
-
Biraz önce, çok zaman geçmeden
Yeni tanıştığım orman uzmanları çok nazik ve kibar insanlardı. - Çetin Altan
Birleşik Kelimeler: yeni ay, yenibahar, yeni baştan, Yeni Çağ, yeniçeri, yeni dalga, yenidoğan, yenidünya, Yeni Dünya, yeni Eflatuncu, yeni eleştirici, yeni gerçekçi, yeni gümüş, yeni izlenimci, yeni sene, yeni Türk harfleri, yeni yazı, yeni yeni, yeni yetme, yeni yıl
YİNE
-
Yeniden, bir daha, tekrar, gene
Yine beni unuttu, ağaçlıklar arasına yürüdü. - Ahmet Kabaklı
- Öyle de olsa, öyle olmasına karşılık
-
Buna rağmen, bununla birlikte
Kocası için saçını süpürge etti yine de yaranamadı. - İsmail Hakkı Baltacıoğlu
İYON (Kelime Kökeni: Fransızca ion)
- Bir veya daha çok elektron kazanmış veya yitirmiş bir atom veya bir atom grubundan oluşmuş elektrik yüklü parçacık, yükün
Birleşik Kelimeler: iyon yuvarı
YEİS (Kelime Kökeni: Arapça yeʾs)
-
Umutsuzluktan doğan karamsarlık, üzüntü
Seni bu derece derin bir ızdıraba, karanlık bir yeise düşüren şey nedir? - Hüseyin Cahit Yalçın
Ata Sözleri ve Deyimler
- yeis duymak
- yeise bürünmek
- yeise kapılmak
PENİ (Kelime Kökeni: İngilizce penny)
- Sterlinin yüzde biri değerindeki para birimi