PİŞİRTME Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
PİŞİRTME harflerini içeren 4 harfli 23 kelime bulunuyor. 4 harfli PİŞİRTME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Pişirtme ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Pişirtme olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
PİŞİ11,
TİRE
-
Dikişte kullanılan pamuk ipliği
Parmak uçlarında ince ince delik çorapları renkli tire ile iliştiriyordu. - Mahmut Yesari
- Pamuk ipliğinden yapılmış
- Kısa çizgi
- Uzun çizgi
- İzmir iline bağlı ilçelerden biri
ERİM
-
Bir şeyin erebileceği uzaklık, menzil
El erimi. Göz erimi.
Birleşik Kelimeler: el erimi, göz erimi, kulak erimi, kurşun erimi
- Muştu
EMİR (Kelime Kökeni: Arapça emr)
- Buyruk, komut, talimat, ferman
-
İstek
İkide birde dönüp benden bir emrim olup olmadığını soruyordu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Orta Anadolu'da şarap yapımı için üretilen, orta kalın kabuklu, beyaz renkli, kısa ve karışık budanan bir tür üzüm
Ata Sözleri ve Deyimler
- emir almak
- emir altına almak
- emir vermek
- emrine girmek
- emrine vermek
Birleşik Kelimeler: emir cümlesi, emir eri, emir kipi, emir kulu, emir komuta zinciri, emirname, emir subayı, emretmek, emreylemek, emrihak, emrivaki, emre muharrer senet, yazılı emir, evvelemirde, arama emri, ita emri, ödeme emri, ölüm emri, tediye emri, verile emri
- Araplarda ve bazı Müslüman ülkelerde bir kavim, şehir veya ülkenin başı
İTME
-
İtmek işi
Bir ayağıyla koltukları itmeyi sürdürürken bir yandan da oğlunun beslenme çantasını hazırlıyordu. - Elif Şafak
Birleşik Kelimeler: öz itme
MİRÎ (Kelime Kökeni: Farsça mīr + Arapça -ī)
- Hükûmetin, hazinenin malı olan, beylik
- Devlet hazinesi
Birleşik Kelimeler: mirî kâtibi, mirî mal
MERT (Kelime Kökeni: Farsça merd)
-
Yiğit
Merttir, yiğittir, yüreği de bileği de pektir. - Tarık Buğra
- Sözünün eri, güvenilir (kimse), erkek
Birleşik Kelimeler: merdikıpti, civanmert
MERİ (Kelime Kökeni: Arapça merʿī)
-
Geçerli
Fethi Bey hükûmeti, meri olan bu maddeyi tatbik ettiği için kürsüden izahat vermek ıztırarında kalıyor. - Yahya Kemal Beyatlı
REMİ (Kelime Kökeni: Fransızca rami)
- Genellikle dört kişi arasında elli kâğıtlık bir deste ve iki jokerle oynanan bir iskambil oyunu
ERİŞ
-
Erme işi
Bu makama eriş, ona, bir devlet reisinin tahtına veya koltuğuna kurulmuş gibi bir his verir. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
EŞİT
-
Yapı, değer, boyut, nicelik ve nitelik bakımından birbirinden ne artık ne eksik olmayan (iki veya daha çok şey), müsavi
Bunlar bastonlarına dayanarak hep eşit adımlarla yürürler. - Salâh Birsel
-
Aynı haklardan yararlanan, aynı düzeyde olan (kimse)
Herkes ... kanun önünde eşittir. - Anayasa
Birleşik Kelimeler: eşit çenetli
İŞTE
-
Bir şey gösterilirken veya bir şeye işaret edilirken söylenen bir söz, aha, ahacık
İşte bu iki adam bir aralık göz göze geldiler. - İsmail Hakkı Baltacıoğlu
-
Anlatılan bir sözün sonucuna gelindiğini gösterir
İşte bütün manzara budur! - Ruşen Eşref Ünaydın
-
Anlatılan şeye dikkat çekmek için kullanılan bir söz
Ekmek, peynir, yumurta, marul, limon, ne bulursan al işte. - Necati Cumalı
İTİŞ
- İtme işi
Birleşik Kelimeler: itiş kakış
ŞİİR (Kelime Kökeni: Arapça şiʿr)
- Zengin sembollerle, ritimli sözlerle, seslerin uyumlu kullanımıyla ortaya çıkan, hece ve durak bakımından denk ve kendi başına bir bütün olan edebî anlatım biçimi, manzume, nazım, koşuk
-
Düş gücüne, hayale, imgeye, gönle seslenen, anı, duygu, coşku uyandıran, etkileyen şey
Burada herkes kendi gönlünden olduğu kadar bu tabiatın içinden gelen bir şiiri dinler. - Abdülhak Şinasi Hisar
Ata Sözleri ve Deyimler
- şiir düzmek
- şiir gibi
Birleşik Kelimeler: şiir defteri, şiir dinletisi, şiir kitabı, lirik şiir, mensur şiir, halk şiiri, saz şiiri
ŞERİ (Kelime Kökeni: Arapça şerʿī)
- İslam hukukuyla ilgili
EMİŞ
-
Emme işi
Çatlaklar sanki yerin dibine kadar iniyordu. Toprağın suyu öyle bir emişi vardı. - Tarık Buğra