PERVASIZLIK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

PERVASIZLIK harflerini içeren 5 harfli 57 kelime bulunuyor. 5 harfli PERVASIZLIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ESVAP16, SEVAP16, PERVA15, ZIRVA15, SIVIK14, ZIPIR14, ZEVAL14, VASIL13, ZIPKA13, SELVA12, EVRAK11, KRAVL11, PASLI11, REVAK11, SAPLI11, SAPKI11, SAPIK11, ARSIZ10, AZILI10, KIZIL10, KAPLI10, KALIP10, PLASE10, RIZIK10, SIZAK10, SALEP10, SARIZ10, SAKIZ10, SERAP10, SAZLI10, ZARSI10, AZLIK9, AKREP9, KAZIL9, LEPRA9, PARKE9, ASILI8, ERZAK8, ISLIK8, KISIR8, LEZAR8, LAZER8, SIRLI8, SIRIK8, ASLIK7, ASKLI7, ISLAK7, KASIR7, KASLI7, KILIR7, LIKIR7, SALIK7, SARIK7, SAKLI7, ASKER6, KARLI6, SERAK6

ASKER (Kelime Kökeni: Arapça ʿasker)

[isim]

  • Orduda görev yapan erden generale kadar herkes

    Adına ve şimdi gördüğüm şahsiyetine zaten hayran olduğum büyük askerin bu alakası beni heyecana düşürmüştü. - İbrahim Alâeddin Gövsa

  • Askerlik görevi veya ödevi

    Askerden dönmek.

  • Er

    Dışarıda kolları kırmızı beyaz işaretli askerlerin taşıdığı boş sedyeler süratle uzaklaşıyor. - Nazım Hikmet

[sıfat]

  • Topluluk düzenine saygısı olan, disiplinli

    Asker adam.

[sıfat]

  • Yurdunu iyi koruyan, kahraman özelliği taşıyan

    Asker millet.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • asker çıkarmak
  • askere alınmak
  • askere çağrılmak
  • askere gitmek
  • asker etmek (veya eylemek)
  • asker gibi
  • asker olmak

Birleşik Kelimeler: asker hastanesi, asker kaçağı, asker ocağı, asker tayını, kazasker, serasker, yedek asker, hassa askeri

KARLI

[sıfat]

  • Üstünde kar bulunan

    Baş pınarın karlı suyun içelim / Gurbet kalesini tezce geçelim - Halk türküsü

  • Kar yağan

    Kışın çok karlı, tipili günlerinden başka günlerini günahı kadar sevmezdi. - Osman Cemal Kaygılı

[sıfat]

  • Kârı olan, kazançlı

    Şimdi ayrıntılara girmeyelim. Kitapta yazılanlara inanmak, inanmamaktan çok daha kârlıdır. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: kârlı iş

SERAK (Kelime Kökeni: Fransızca sérac)

[isim]

[coğrafya]

  • Dik yerlerden inen buzullarda, derin yarılmalar sebebiyle buz parçalarının koparak aşağıya düşmesi

ASLIK

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Kısır olan (kadın veya dişi hayvan)

ASKLI

[sıfat]

[bitki bilimi]

  • Sporları ask denen torbalar içinde oluşan (mantar)

ISLAK

[sıfat]

  • Suya batırılmış, üzerine su dökülmüş veya yağmurdan ıslanmış olan

    Baş başa uzandık seninle ıslak / Çimenlerine yaz bahçelerinin - Ahmet Hamdi Tanpınar

  • Herhangi bir nedenle yaşarmış, sulanmış

    Hastanın soğuk terle ıslak alnına avucunu koyarak durdu. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: ıslak imza, ıslak karga, ıslak mendil, ıslak zemin

KASIR (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṣr)

[isim]

[eskimiş]

  • Köşk

    Padişah bu kasırdan donanmanın sefere çıkışını izlermiş. - Ahmet Ümit

KASLI

[sıfat]

  • Kasları sıkı, gelişmiş, adaleli

KILIR

[isim]

[bitki bilimi]

  • Maydanozgillerden, bir yıllık ve özel kokulu otsu bir bitki (Ammi visnaga)

LIKIR

[isim]

  • Sıvıların bir kaptan akarken çıkardığı ses

Birleşik Kelimeler: lıkır lıkır

SALIK

[isim]

  • Tavsiye
  • Olmuş veya olacak bir olay, bir olgu ile ilgili verilen bilgi, haber

Ata Sözleri ve Deyimler

  • salık vermek

Birleşik Kelimeler: alık salık

SARIK

[isim]

  • Sarılarak meydana getirilen başlık

    O artık sarığı ile, cübbesi ve lapçınları ile tam bir hoca efendi idi. - Tarık Buğra

  • Kavuk, fes gibi bazı başlıkların üzerine sarılan tülbent, şal vb

SAKLI

[sıfat]

  • Saklanmış olan

    En azılı küfürler kalın bir argo kabuğu içinde saklı. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

  • Elde tutulan, mahfuz

    Her hakkı saklıdır.

  • Gizli bir yere konarak kaybolması veya çalınması önlenen
  • Başkalarından gizlenen, gizli tutulan, hafi

    Birbirlerinden saklı hiçbir işleri yoktur. - Burhan Felek

Birleşik Kelimeler: saklı yazı

ASILI

[sıfat]

  • Asılmış olan, asma, asık, muallak

    Bugün son kuraklığın on ikinci yılıdır / Hakanın baş ucunda bir kılıç asılıdır - Faruk Nafiz Çamlıbel

[zarf]

  • Asılmış bir biçimde

    Dostlarından birine kızdı mı onun salonda asılı duran resmini alır, ayakyolunun duvarına asar. - Salâh Birsel

ERZAK (Kelime Kökeni: Arapça erzāḳ)

[isim]

  • Uzun süre saklanabilen yiyeceklerin genel adı

    Çarşıdan erzakını bile kendi pazarlık eder, kendi alır, kendi evine getirir. - Ömer Seyfettin