PERTAVSIZ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
PERTAVSIZ harflerini içeren 4 harfli 42 kelime bulunuyor. 4 harfli PERTAVSIZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
PAZI12,
ERAT (Kelime Kökeni: Türkçe er + at)
- Er, onbaşı ve çavuşlara verilen genel ad
- Erler
RATE (Kelime Kökeni: Fransızca raté)
-
Başarısız
Bunlar hâlâ kokmuş ve rate bir romantizmi önümüze sürüyorlar. - Asaf Halet Çelebi
-
Yaşlı, verimsiz, geçimsiz (kimse)
Kaldı ki dikkat edilince görülür ki, bunlar gençliklerinde de olumlu bir şeyler verememiş olan ratelerdir. - Haldun Taner
- Büyük fare
ARTI
- Toplama işleminde + işaretinin adı, zait
- Sıfırdan büyük, önünde artı işareti bulunan (sayı), eksi karşıtı, pozitif
-
Fazlalık
Alışkanlıklarımız artılarıyla eksileriyle nelerdir, aktarılmıyor çocuklarımıza. - Nezihe Meriç
Birleşik Kelimeler: artı güç, artı para, artı sayı, artı uç
RAST (Kelime Kökeni: Farsça rāst)
- Doğru, düzgün
- Tesadüf
- Atılan şey hedefi vurma
Ata Sözleri ve Deyimler
- rast gele!
- rast gelmek
- rast getirmek
- rast gitmek
Birleşik Kelimeler: rastgele
- Klasik Türk müziğinde bir makam
REST (Kelime Kökeni: Fransızca reste)
- Pokerde, bir oyuncunun önündeki paranın tümü
- Karşı çıkış
Ata Sözleri ve Deyimler
- rest çekmek
- resti görmek
STAR (Kelime Kökeni: İngilizce star)
- Yıldız
Birleşik Kelimeler: medya starı
STER (Kelime Kökeni: Fransızca stère)
- Yığın durumundaki yakacak odun için kullanılan, bir metreküpe eşit hacim ölçüsü birimi
SERT (Kelime Kökeni: Farsça serd)
-
Çizilmesi, kırılması, buruşması, kesilmesi veya çiğnenmesi güç olan, pek, katı, yumuşak karşıtı
Sert tahta.
-
Esnekliği az olan, kolayca eğilip bükülmeyen
Tabakanın sert yaylı kapağını tak diye kapatıyor. - Tarık Buğra
-
Kolay dayanılmayan, zor katlanılan, etkili, yumuşak karşıtı
Sert iklim. Sert hava.
-
Güçlü kuvvetli
Kapıyı kapadı, döndü, sert adımlarla ilerledi. - Memduh Şevket Esendal
-
Sarsıcı niteliği olan, çarpıcı, keskin, hafif karşıtı
Sert şarap. Sert tütün.
-
Bağışlaması, hoşgörüsü olmayan
Birçokları beni dik ve sert olduğum için belki sevmiyorlardı. - Memduh Şevket Esendal
- Gönül kırıcı, katı, ters
-
Gönül kırıcı, katı, ters bir biçimde
Ben de ona bile bile sert çıkıştım. - Ahmet Kabaklı
-
Hırçın, öfkeli, hiddetli
Zaten Atatürk'ün ne vakit öfkesine kapılarak herhangi bir kimseye karşı herhangi bir sert harekette bulunduğunu kim hatırlar? - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Titizlikle uygulanan, sıkı
Sert bir yönetim.
- Ciğerlerden gelen havanın ağız boşluğundaki tam kapalı veya yarı kapalı engellere çarpmasıyla oluşan (ünsüz), titreşimsiz, süreksiz, ötümsüz, tonsuz, sedasız
Ata Sözleri ve Deyimler
- sert çıkmak
Birleşik Kelimeler: sert buğday, sert damak, sert doku, sert su, sert tabaka, sert ünsüz, sert zar, tatlı sert
SERA (Kelime Kökeni: İtalyanca serra)
- Sebze ve meyvelerin yetiştirildiği ve hava şartlarına karşı korunduğu cam ve naylonla kaplı yer, limonluk, ser (II)
TRAS (Kelime Kökeni: Almanca Trass)
- Volkanik tüf
TERS
- Gerekli olan duruma karşıt, zıt
-
Bir şeyin içe gelen yanı, arkası
Elinin tersiyle küçük bir tokat vurmuştu. - Çetin Altan
-
Kesici bir aletin kesmeyen yanı
Kollarına bıçağın tersiyle birkaç tane vurmuşlar. - Memduh Şevket Esendal
-
Uygun olmayan, elverişsiz, münasebetsiz
Ters sözlerinle, fazilet iddialarınla beni hırpalama. - Hüseyin Cahit Yalçın
-
Gönül ve cesaret kırıcı, huysuz, sert
Ters adamın işi de ters gider. - Memduh Şevket Esendal
-
Bir şeyin aksi, karşıtı
Anlattığının tersi anlaşılınca utandı.
Ata Sözleri ve Deyimler
- ters anlamak
- ters düşmek
- ters gitmek
- tersi dönmek
- tersinden okumak
- tersine çevirmek
- tersine dönmek
- tersine gitmek
- ters tarafından kalkmak
Birleşik Kelimeler: ters açı, ters baskı, tersbeşik, ters düz, ters evirme, ters pers, ters ters, ters yüz, şeytantersi
- Hayvan pisliği
ASIR (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṣr)
-
Yüzyıl
Bu cümlelerin manaları yarım, bir asır sonra anlaşılacaktır. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu
- Çağ
Birleşik Kelimeler: asrısaadet, saadet asrı
SARI
- Yeşil ile turuncu arasında bir renk, limon kabuğu rengi
-
Bu renkte olan
Ortalık sarı bir toz bulutu içinde. - Adalet Ağaoğlu
- Soluk, solgun
Ata Sözleri ve Deyimler
- sarı çizmeli Mehmet Ağa
Birleşik Kelimeler: sarıağı, sarıağız, sarıasma, sarıbalık, sarı benek, sarı bez, sarıçalı, sarıçam, Sarıçam, sarı çıyan, sarıçiçek, sarıçiğdem, sarıdiken, sarıerik, sarıfiğ, sarıgöz, sarıhalile, sarıhani, sarıhumma, sarı ırk, sarıkanat, sarı kart, sarıkız, sarıkuyruk, sarı lira, sarı nokta, sarıpapatya, sarısabır, sarısalkım, sarı sendika, sarı sıcak, sarı yağ, sarı yağız, sarıyonca, sarızambak, açık sarı, kara sarı, kirli sarı, koyu sarı, altın sarısı, atasarısı, civciv sarısı, Hint sarısı, limon sarısı, saman sarısı, yumurta sarısı
SATI
- Satma işi, satış
- Adanmış
Ata Sözleri ve Deyimler
- satıya çıkarmak
SIRT
-
Omurgalı veya omurgasız hayvanlarda boyundan kuyruk sokumuna kadar uzanan üst bölüm
Arabacı katırın sırtına binmiş. - Falih Rıfkı Atay
- İnsanlarda boyundan bele kadar uzanan üst bölüm, göğüs karşıtı
-
Kesici araçların kesmeyen kenarı
Bıçağın sırtı.
-
Dağların veya tepelerin üst bölümü
Beşiktaş sırtları pırıl pırıl, aradaki boğaz parçası masmaviydi. - Orhan Veli Kanık
-
İnsanın üstü
Sırtında hep aynı kahverengi elbise bulunduğuna göre fazla bir kazanç da sağlamıyordu. - Cahit Külebi
- Bir şeyin üstü, üst bölümü
- Dikilmiş veya ciltlenmiş kitaplarda dikişin bulunduğu bölüm
Ata Sözleri ve Deyimler
- sırt (veya sırtını) çevirmek
- sırtı kaşınmak
- sırtına almak
- sırtına geçirmek
- sırtından (para) kazanmak
- sırtından atmak
- sırtından bıçaklamak
- sırtından çıkarmak
- sırtından geçinmek
- sırtında yumurta küfesi olmamak
- sırtını dayamak (veya vermek)
- sırtını dönmek
- sırtını sıvazlamak
- sırtını yere getirmek
- sırtı yere gelmek
- sırtı yere gelmemek
Birleşik Kelimeler: sırt sırta, sırtüstü, sırtıkara, sırtı pek, sırtı sıra, sırtı yufka, sallasırt, balıksırtı, bıçaksırtı, bıçak sırtı, dalga sırtı, eşeksırtı, evi sırtında