PEKÇE ile Oluşan Kelimeler (PEKÇE Kelime Türetme)
PEKÇE harflerinden oluşan 14 kelime bulunuyor. PEKÇE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Pekçe kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
5 Harfli Kelimeler
KEPÇE12,
4 Harfli Kelimeler
PEÇE11, KEÇE7
3 Harfli Kelimeler
PEÇ10, EPE7, KEP7, PEK7, ÇEK6, EKE3
2 Harfli Kelimeler
PE6, ÇE5, EK2, KE2
EK
-
Bir şeyin eksiğini tamamlamak için ona katılan parça
Yazının ekleri.
-
Bir gazete veya derginin günlük yayımından ayrı ve ücretsiz olarak verdiği parça, ilave
Gazetenin haftalık sanat ve edebiyat eki.
- Sonradan katılan, yapılan, dikilen, yapıştırılan parçanın belli olan yeri
- İki borunun birbirine birleştirildiği yer
-
Eklenmiş, katılmış
Okul müdürüyken okulun ek inşaatında hamallarla birlikte çalışmış. - Haldun Taner
- Kelime türetmek veya kelimenin görevini belirtmek için kullanılan, başa, sona veya kelimenin içine eklenebilen, bağımlı dil bilgisi ögeleri, lahika
Ata Sözleri ve Deyimler
- ek bent olmak
- ekini belli etmemek
Birleşik Kelimeler: ek bileziği, ek bütçe, ek ders, ek eylem, ek fiil, ek görev, ek gün, ek kart, ek kök, ek oylum, ek ödenek, ek poliçe, ek süre, ek tahsisat, iç ek, işlek ek, ön ek, son ek, aidiyet eki, bildirme eki, çekim eki, çoğul eki, çokluk eki, durum eki, edilgenlik eki, eşitlik eki, hâl eki, ilgi eki, iyelik eki, kişi eki, küçültme eki, nispet eki, olumsuzluk eki, soru eki, şahıs eki, topluluk eki, türetme eki, yapım eki, yokluk eki, yön eki, yön gösterme eki, zaman eki, çatı ekleri
KE
- Türk alfabesinin on dördüncü harfinin adı, okunuşu
EKE
- Büyük, yetişkin, yaşlı, kart
- Yaşı küçük olduğu hâlde sözleri ve davranışları büyükmüş gibi olan çocuk
ÇE
- Türk alfabesinin dördüncü harfinin adı, okunuşu
ÇEK (Kelime Kökeni: İngilizce check)
- Bir kimsenin, satın aldığı hizmet veya ürün karşılığında para yerine verdiği ve karşılığı banka hesabından ödenen yazılı belge
Birleşik Kelimeler: açık çek, bloke çek, karşılıksız çek, hediye çeki
- Slavların batı kolundan olan bir ulus veya bu ulusun soyundan gelen kimse
PE
- Türk alfabesinin yirminci harfinin adı, okunuşu
KEÇE
-
Yapağı veya keçi kılının dokunmadan yalnızca dövülmesiyle elde edilen kaba kumaş
Belki on aile keçelerden, kilimlerden çergelerini meyve ağaçlarının altlarına kurdular. - Ömer Seyfettin
-
Bu kumaştan yapılan
Keçe çadırların içi biraz ısınsın diye yerlere, kilimlerin üstüne ayı postları serilmişti. - Nezihe Araz
-
Yere serilen halı, kilim vb. yünlü döşemelik
Yaz geldi, keçeleri kaldırmalı.
Ata Sözleri ve Deyimler
- keçe külah etmek
- keçe külah olmak
- keçesini sudan çıkarmak
- keçeyi suya atmak
EPE (Kelime Kökeni: Fransızca épée)
- Delici kılıç
- Delici kılıçla oynanan, hedef bölgesi bütün vücut olan bir tür kılıç oyunu
KEP (Kelime Kökeni: İngilizce cap)
- Başlık, sipersiz şapka
- Asker şapkası
- Hemşirelerin giydiği başlık
- Bazı törenlerde profesör ve öğrencilerin giydikleri özel başlık
PEK
- Sert, katı
-
Sağlam, dayanıklı
İnsan gülden nazik, taştan pektir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
-
Gereken, beklenen veya alışılmış olandan çok
Pek beğendikleri ve pek sevdikleri hâlde aldatırlar. - Hüseyin Cahit Yalçın
-
Hızlı olarak
Pek gittiği için çabuk yoruldu.
Ata Sözleri ve Deyimler
- pek söylemek
Birleşik Kelimeler: pekâlâ, pek başlı, pek canlı, pek çoğu, pek çok, pek doku, pek gözlü, pekiyi, pek pek, pek yürekli, pek yüzlü, ağzı pek, arkası pek, canı pek, gözü pek, sırtı pek, yüreği pek, yüzü pek
PEÇ (Kelime Kökeni: Rusça)
- Rus mimarisinde odaları ısıtmak için yapılan fırın tarzı ocak
PEÇE (Kelime Kökeni: İtalyanca pezza)
-
Kadınların sokakta yüzlerine örttükleri ince siyah örtü, nikap
En büyük günahımız yüzümüzde bir peçe, sırtımızda bir çarşaf olması. - Aka Gündüz
-
Maske, sır, giz
Bu düzme cadının peçesini kaldırmalıyız. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
KEPÇE (Kelime Kökeni: Farsça kefçe)
-
Sulu yiyecekleri karıştırmaya ve dağıtmaya yarayan, uzun saplı, yuvarlak ve derince kaşık
Tahta kaşık ve kepçe yontar, geçimini bunları satarak sağlardı. - Nezihe Araz
-
Bu kaşığın alabildiği miktarda olan
Tabağına iki kepçe çorba koydu.
- Erimiş madeni kalıba dökmek için kullanılan büyük kaşık
- Saplı bir çembere geçirilmiş olan, balık veya kelebek tutmada kullanılan ağ
- Tahıl, kömür, kum vb.nin yüklenip boşaltılmasında kullanılan, tek veya iki çeneden oluşmuş motorlu araç
- Bu aracın alabildiği miktarda olan
- Gemilerde, ortasında dümenevi bulunan yuvarlak kıç çıkıntısı
- Güreşte hasmın arkasından bacakları arasına el sokma oyunu
Ata Sözleri ve Deyimler
- kepçe gibi
Birleşik Kelimeler: kepçeburun, kepçe kulak, kepçe kuyruk, kepçe surat, ağ kepçe, bol kepçe, kulak kepçesi
PEKÇE
-
İyice
Düğüncüler akşama kadar güneş altında pişmiş, bıkmış, yanmış oldukları için rakı sofrasına pekçe sokuldular. - Memduh Şevket Esendal