PAZARTESİ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
PAZARTESİ harflerini içeren 5 harfli 35 kelime bulunuyor. 5 harfli PAZARTESİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
PAZAR12,
ATARİ
- Bilgisayarlarda basit programlarla düzenlenmiş bir oyun türü
ASTAR (Kelime Kökeni: Farsça āster)
- Giyecek, perde, çanta, ayakkabı vb. şeylerde, kumaşın veya derinin iç tarafına geçirilen ince kat
-
Sıvanacak, boyanacak yerlere boyadan önce sürülen kat
Siz hiç eski tahtalara yağlı boya yaptınız mı? / Bütün iş ilk çekilen boyadadır, astarda - Behçet Necatigil
- Gemicilikte bir şeyi sağlamlaştırmak için kullanılan bez, halat, ağaç vb
Ata Sözleri ve Deyimler
- astar bol olmayınca yüze gelmez
- astarı yüzünden pahalı olmak (veya pahalıya gelmek)
- astar sürmek (veya vurmak veya çekmek)
Birleşik Kelimeler: astar boyası, astar kaplama, aslı astarı
İSTER
- Bir şeyin yapılabilmesinin veya olabilmesinin bağlı olduğu şey, gerek, icap, lüzum
-
Cümledeki görevleri aynı olan kelimelerin ayrı ayrı her birinin başına getirilerek herhangi birinin onanmasında sakınca olmadığını anlatan bir söz
İster gitsin ister kalsın.
Birleşik Kelimeler: ister istemez
RASAT (Kelime Kökeni: Arapça raṣad)
-
Gözlem
Türkler Belgrat'a yaklaştıkları zaman evvelki keşif ve rasat merkezi olmak üzere Havale kalesini inşa etmişlerdi. - Falih Rıfkı Atay
Birleşik Kelimeler: rasathane
SARAT
- Büyük delikli kalbur
SETİR (Kelime Kökeni: Arapça setr)
- Bir şeyi örtme, gizleme
Birleşik Kelimeler: setretmek, setriavret
SATİR (Kelime Kökeni: Fransızca satire)
- Yergi
TESRİ (Kelime Kökeni: Arapça tesrīʿ)
- Çabuklaştırma, hızlandırma
Ata Sözleri ve Deyimler
- tesri etmek
TASAR
- Bir iş, bir düşünce sırasını, düzeyini gösteren resim, yazı, plan
Birleşik Kelimeler: tasar çizim, ön tasar
TESİR (Kelime Kökeni: Arapça teʾs̱īr)
-
Etki
Bazılarının da kanaati şudur ki iyi ahlakta çalışmanın rolü ve tesiri vardır. - Necip Fazıl Kısakürek
Ata Sözleri ve Deyimler
- tesir bırakmak
- tesir etmek
- tesirini göstermek
Birleşik Kelimeler: yan tesir
TERAS (Kelime Kökeni: Fransızca terrasse)
-
Bir yapının damında çevresi, üstü açık yer, ayazlık, taraça
Ayrıca denize bakan bir de büyük terası vardı. - Çetin Altan
- Damın, genellikle çamaşır sermeye yarayan ve üstü çinko ile döşeli bulunan düz bölümü, tahtaboş
- Seki
ARİZA (Kelime Kökeni: Arapça ʿarīża)
- Yüksek bir makama sunulan mektup veya dilekçe
ARAZİ (Kelime Kökeni: Arapça arāżī)
-
Yeryüzü parçası, yerey, toprak
Kurulan heyet şehrin arka tepelerinde kondu kurulacak uygun bir arazi bulma işiyle görevlendirildi. - Lâtife Tekin
- Yer
Ata Sözleri ve Deyimler
- arazi açmak
- arazi olmak
- araziye uymak
Birleşik Kelimeler: arazi aracı, arazi otomobili, arazi taraması, arazi yarışı, vakıf arazisi
AZERİ (Kelime Kökeni: Farsça āẕer + Arapça -ī)
- Azerbaycan Türkü
TARAZ
- İpek gibi düz ve parlak bir kumaşın üzerinde bulunan tel tel iplik