PAYANDALI Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
PAYANDALI harflerini içeren 4 harfli 24 kelime bulunuyor. 4 harfli PAYANDALI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Payandalı ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Payandalı olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
AYIP11,
ANAL (Kelime Kökeni: Fransızca anal)
- Anüsle ilgili
- Anüs yoluyla
ALAN
- Düz, açık ve geniş yer, meydan, saha
- Orman içinde düz ve ağaçsız yer, düzlük, kayran
- Yüz ölçümü
- Eski Roma'da açık hava gösterisi yapılan geniş yer
-
Bir çalışma çevresi
Sanat kapalı bir alan değildir; sanat eseri herkes için, bütün toplum için yaratılır. - Nurullah Ataç
-
İçinde birtakım kuvvet çizgilerinin yayılmış bulunduğu varsayılan uzay parçası
Yer çekimi alanı. Mıknatıs alanı. Elektrik alanı.
- Bir alıcı merceğinin net bir görüntü sağlayabildiği derinlik ve genişliğin bütünü
- Yarışmaların, karşılaşmaların ve oyunların yapıldığı yer, saha
Birleşik Kelimeler: alan araştırması, alan denetimi, alan hızı, alan korkusu, alan koruması, alan savunması, alan talan, alan topu, açık alan, art alan, gideren alan, kamusal alan, kırsal alan, kör alan, manyetik alan, mücavir alan, sulak alan, üretici alan, üretici olmayan alan, yarı alan, yeşil alan, ceza alanı, eğitim alanı, havaalanı, ilgi alanı, iş alanı, kapsama alanı, oyun alanı, penaltı alanı, piknik alanı, rekreasyon alanı, savaş alanı, sit alanı, yargı alanı, yayın alanı, yerleşim alanı
ALIN
- Yüzün, kaşlarla saçlar arasındaki bölümü
- Bazı şeylerin önü, ön yüzü
-
Karşı
Güneşin alnında durma.
- Bir ocakta her türlü ayak, galeri, baca, kuyu ve yolun ilerletilmekte olan yüzeyi
Ata Sözleri ve Deyimler
- alın damarı çatlamış
- alna yazılan başa gelir
- alnı açık yüzü ak
- alnına kara sürmek
- alnından öpmek
- alnında yazılmış olmak
- alnını karışlamak
- alnının akıyla
- alnının kara yazısı
Birleşik Kelimeler: alın çatı, alın teri, alın yazısı, alnı açık
AYLA
- Hale
- Bazı kutsal kişilerin başı etrafında gösterilen ışık çevresi
Birleşik Kelimeler: ışık aylası
AYNA (Kelime Kökeni: Farsça āyīne)
-
Işığı yansıtan, varlıkların görüntüsünü veren, cilalı ve sırlı cam, gözgü, mirat
Bir elinde cımbız, bir elinde ayna / Umurunda mı dünya? - Orhan Veli Kanık
- Karagöz oyununda perde
-
Doğramacılık ve yapıcılıkta çerçeve içine geçirilen tahta veya taş levha
Kapı kanadının aynası. Çeşmenin aynası.
- Atların diz kapağı
-
İyi bir durumda, yolunda
İşimiz ayna.
-
Bir olayı, bir durumu yansıtan, göz önünde canlandıran olay, durum, şey
Bir ülkenin sanat ve kültür hayatı bir bakıma o ülkenin uygarlık aynasıdır. - Haldun Taner
- Küreğin yassı uç bölümü
- Gemilerde işaretçi erlerin kullandığı dürbün
- Akıntı ve anaforun birleştiği yerde oluşan su burgacı
Ata Sözleri ve Deyimler
- ayna gibi
Birleşik Kelimeler: aynagöz, ayna taşı, ayna tırnağı, döner ayna, boy aynası, cüce aynası, deniz aynası, dev aynası, dikiz aynası, endam aynası, ışık aynası
ÂYAN (Kelime Kökeni: Arapça aʿyān)
- İleri gelenler
- Senato üyeleri
- Belli, açık
Ata Sözleri ve Deyimler
- ayan olmak
Birleşik Kelimeler: ayan beyan
AYAL (Kelime Kökeni: Arapça ʿiyāl)
-
Karı, eş
Çocuklar uyumuştur / Efendi gazete okur / Ayali dikiş dikmektedir - Orhan Veli Kanık
ALAY
-
Herhangi bir törende veya gösteride yer alan topluluk
Düğün alayı. Fener alayı.
- Bayram, cenaze vb. törenlerde sıralı olarak giden insan topluluğu, kortej
-
Hayvan topluluğu
Bizim alayımız leylek alayı / Havada uçarız dolayı dolayı - Halk türküsü
-
Genellikle üç tabur ve bunlara bağlı birliklerden oluşan asker topluluğu
Topçu alayı.
Ata Sözleri ve Deyimler
- alaya çıkmak
Birleşik Kelimeler: alay alay, alay beyi, alaybozan, alay malay, bir alay, miralay, bayram alayı, cenaze alayı, düğün alayı, fener alayı, gelin alayı, gidiş alayı, kılıç alayı, mevlit alayı, muhafız alayı, sürre alayı, süvari alayı
- Bir kimsenin, bir şeyin, bir durumun, gülünç, kusurlu, eksik vb. yönlerini küçümseyerek eğlence konusu yapma
Ata Sözleri ve Deyimler
- alaya almak
- alaya bozmak
- alaya vurmak
- alay etmek
- alay geçmek
- alay gibi gelmek
Birleşik Kelimeler: alay yollu
DANA
- İneğin, sütten kesildikten sonra bir yaşına kadar olan yavrusu
Ata Sözleri ve Deyimler
- danalar gibi bağırmak (veya böğürmek)
- dananın kuyruğu kopmak
Birleşik Kelimeler: danaayağı, danaburnu, dana derisi, danadili, dana eti, dana humması, danakıran otu, deli dana hastalığı, anası danası, süt danası
AYIN (Kelime Kökeni: Arapça ʿayn)
- Arap alfabesinin on sekizinci harfinin adı
Ata Sözleri ve Deyimler
- ayınları çatlatmak
AYLI
-
Üzerinde ay biçimi bulunan
Üzerlerinde kırmızı aylı beyaz bayrakların sallandığı geniş çadırların önünde öteye beriye gidip gelen doktorlar dolaşıyor. - Nazım Hikmet
-
Ay ışığı olan, mehtaplı
Gölün üstünde güneşin doğuşuna batışına, aylı gecelere doyum olmuyordu. - Necati Cumalı
- Gebe
AYNI
-
Benzer
Aynı hatayı senin de yapmana yol açmak istemiyorum. - İhsan Oktay Anar
- Başkası değil, yine o
-
Aralarında ayrım olmayan
Yirmi sene hep aynı renkler içinde dönüp dolaştık. - Bedri Rahmi Eyuboğlu
- Eski durumunda kalmış, değişmemiş
Ata Sözleri ve Deyimler
- aynı ağzı kullanmak
- aynı fotoğraf karesinde yer almak
- aynı kafada olmak
- aynı kapıya çıkmak
- aynı karede yer almak (veya bulunmak)
- aynı potada erimek
- aynı telden çalmak
- aynı yastıkta kocamak
- aynı yolun yolcusu (olmak)
Birleşik Kelimeler: aynı zamanda
ADLI
-
... adını taşıyan, isimli
Geçen gün 'Kayıp Mektup' adlı oyunu ikinci kez gördüm. - Nazım Hikmet
- Ünlü, isimli
Birleşik Kelimeler: adlı adıyla, adlı sanlı, eş adlı
ADIL
- Zamir
ALDI
-
`söylemeye başladı` anlamında kullanılan bir söz
Aldı Kerem. Aldı Köroğlu.
Ata Sözleri ve Deyimler
- al (veya alın) ...
- alaşağı etmek
- al aşağı vur yukarı
- al benden de o kadar
- al birini, vur ötekine (veya birine)
- aldığı abdest ürküttüğü kurbağaya değmemek
- aldı sazı eline
- al gülüm ver gülüm
- alıp başını gitmek
- alıp götürmek
- alıp satmaz görünmek
- alıp sattığı olmamak
- alıp vereceği olmamak
- alıp verememek
- alıp vermek
- alıp yürümek
- al kaşağıyı gir ahıra, yarası olan gocunur (veya gocunsun)
- almadan vermek Allah'a mahsus
- almadığın hayvanın kuyruğunu tutma
- al malın iyisini, çekme kaygısını
- alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste
- al sana bir ... daha
- al takke ver külah