PASPASÇI ile Oluşan Kelimeler (PASPASÇI Kelime Türetme)
PASPASÇI harflerinden oluşan 20 kelime bulunuyor. PASPASÇI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Paspasçı kelimesinin anlamı nedir? Paspasçı ile başlayan kelimeler. İçinde paspasçı olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
8 Harfli Kelimeler
PASPASÇI22
6 Harfli Kelimeler
PASPAS16
4 Harfli Kelimeler
ÇIPA12, PAPA12, ÇAPA11, PAÇA11, SIPA10, ASAP9, SAPA9, SAÇI9, SASI7
3 Harfli Kelimeler
ÇAP10, PAS8, SAP8, AÇI7, SAÇ7, ASI5, ASA4
2 Harfli Kelimeler
AÇ5, AS3
AS
- Kakım
- İskambil, domino vb. oyunlarda bir işaretini taşıyan kâğıt veya taş, birli, bey
-
Bir işte başta gelen (kimse veya şey)
As oyuncu.
Birleşik Kelimeler: assolist, astasım, asteğmen, asyön
- Arsenik elementinin simgesi
ASA (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṣā)
- Bazı ülkelerde, hükümdarların, mareşallerin, din adamlarının güç sembolü olarak törenlerde taşıdıkları bir tür ağaç veya metalden değnek
- İhtiyarların baston yerine kullandıkları uzun sopa
Birleşik Kelimeler: mareşallik asası
ASI
- Asma işi
- Afiş
Ata Sözleri ve Deyimler
- asıda olmak (veya kalmak)
AÇ
-
Yemek yemesi gereken, tok karşıtı
Aç ne yemez, tok ne demez. - Divanü Lügati't-Türk
-
Yiyecek bulamayan
Ben hem öksüzüm hem yetimim hem de tam 23 saattir açım. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Gözü doymaz, haris
Ne aç adam!
-
Çok istekli, hevesli
Her zamanki gibi bilgiye aç, her zamanki gibi ağızları lafla, kafaları düşünceyle dolu çalçene yaratıklarız. - Ayla Kutlu
-
Karnı doymamış olarak
Ben aç yattım mı kötü kötü rüyalar görürüm nedense. - Orhan Kemal
Ata Sözleri ve Deyimler
- acından kimse ölmemiş
- acından ölmek
- aç açık kalmak
- aç aç ile yatınca arada dilenci doğar
- aç aman bilmez, çocuk zaman bilmez
- aç at yol almaz, aç it av almaz
- aç ayı oynamaz
- aç bırakmak
- aç doymam, tok acıkmam sanır
- aç doyurmak
- aç elini kora sokar
- aç esner, âşık gerinir
- aç gezmektense tok ölmek yeğdir
- açın gözü ekmek teknesinde olur
- açın imanı olmaz
- açın karnı doyar, gözü doymaz
- açın koynunda ekmek durmaz
- açın kursağına çörek dayanmaz
- açın uykusu gelmez
- aç ile dost olayım diyen peşin karnını doyursun
- aç ile eceli gelen söyleşir
- aç kalmak
- aç köpek fırın deler
- aç kurt aslana saldırır
- aç kurt gibi
- aç kurt yavrusunu yer
- aç ne yemez, tok ne demez
- aç susuz kalmak
- aç tavuk kendini arpa ambarında sanır
- aç, yanından kaç
Birleşik Kelimeler: aç açına, aç biilaç, açgöz, aç karnına, gözü aç, karnı aç
SASI
- Küf ve çürük gibi kokan
- Kokuşmuş
- Tatsız
Ata Sözleri ve Deyimler
- sası kokmak
AÇI
- Birbirini kesen iki yüzey veya aynı noktadan çıkan iki yarım doğrunun oluşturduğu geometrik biçim, zaviye
-
Görüş, bakım, yön, anlayış biçimi
Her oyunda, ele aldığım konu için yeni bir şekil, dramatik açıdan ve sahneleme açısından yeni bir üslup bulmaya çalışıyorum. - Nazım Hikmet
Birleşik Kelimeler: açıortay, açıölçer, açı ölçüm, bütünler açı, çevre açı, dar açı, dış açı, dış ters açı, dik açı, doğru açı, geniş açı, iç ters açı, komşu açı, merkez açı, ölü açı, sınır açı, tam açı, ters açı, tümler açı, yöndeş açılar, bakış açısı, görme açısı, görüş açısı, saat açısı, tepe açısı
SAÇ
-
Baş derisini kaplayan kıllar
Kendisini son kez gördüğümde babamın saçları nasıl beyazsa ilk kez gördüğümde de bembeyazdı. - Adalet Ağaoğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- saç ağartmak
- saçı (veya saçları) değirmende ağartmamak
- saçı başı ağarmak
- saçı başı birbirine karışmak
- saçı bitmedik (veya bitmemiş) (yetim)
- saçına ak (veya kır) düşmek
- saçına başına bakmadan
- saçına kar yağmak
- saçın ak mı kara mı, önüne düşünce görürsün
- saçını başını yolmak
- saçını süpürge etmek
- saçı sakalı akar gibi
- saçı topuklarını dövmek
- saçı uzun aklı kısa
- saçları iki türlü olmak
- saç saça baş başa
- saç saça baş başa gelmek (veya dövüşmek)
- saç sakal ağartmak
- saç sakal birbirine karışmak
Birleşik Kelimeler: saçkıran, saç kremi, saç örgüsü, sırma saç, takma saç, arapsaçı, cinsaçı, şeytansaçı
PAS
-
Su içinde ve nemli havada metallerin, özellikle demirin yüzeyinde oksitlenme sonucunda oluşan madde
Demirin tozu ve pası dev işçilerin kirpiklerine yağar, gözlerine dolardı. - Lâtife Tekin
- Bazı asalak mantarların çeşitli bitkilerde oluşturduğu portakal sarısı veya kahverengi lekeler
- Bu lekelerden ileri gelen bitki hastalığı
- Demir veya demir alaşımlarının aşınması sonunda ortaya çıkan ve esas itibarıyla demir oksit ve hidroksitten meydana gelen aşınma türü
-
Bar (IV)
Hastanın dilindeki pas.
Ata Sözleri ve Deyimler
- pas açmak
- pas tutmak
Birleşik Kelimeler: pas mantarı, pas rengi, akpas, bodur pas, kir pas, bakır pası, buğday pası, demir pası
- Bazı top oyunlarında oyunculardan birinin topu takım arkadaşına geçirmesi
- Bazı iskambil oyunlarında sırası kendisine gelen oyuncunun oyuna o elde katılmayacağını belirten bir söz
Ata Sözleri ve Deyimler
- pas almak
- pas atmak (veya vermek)
- pas geçmek
- pas vermemek
Birleşik Kelimeler: sektirme pas, tek pas, ara pası, duvar pası
SAP
- Bitkinin dal, yaprak, çiçek vb. bölümlerini taşıyan, ağaçlarda odunlaşarak gövde durumunu alan bölüm
-
Çiçek veya meyveyi dala bağlayan ince bölüm, sak
Armudun sapı. Gülün dikenli sapı.
-
Bir aracı tutmaya yarayan bölüm
Bir küçük çekmeceden sapı fil dişi bir revolver çıkarmıştı. - Sait Faik Abasıyanık
-
İplik, tire, ibrişim vb. şeylerde iğneye geçirilen bir dikişlik iplik
Bir sap tire. İki sap ibrişim.
- Kabza
-
Demet durumundaki ekinler
Orakçılar gizliden gizliye bu türküyü mırıldanarak saplara tırpan sallıyorlardı. - Reşat Enis
- Erkek
Ata Sözleri ve Deyimler
- sap çekmek
- sap derken saman demek
- sap döner, keser döner, gün gelir hesap döner
- sap gibi
- sapına kadar
- sapla samanı karıştırmak
- sap yiyip saman sıçmak
Birleşik Kelimeler: sapı silik, kök sap, yapışıcı sap, sap sapa, çiçek sapı
ASAP (Kelime Kökeni: Arapça aʿṣāb)
-
Sinir
Bu büyük ızdırap, asabına uyuşukluk getirdi. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
Ata Sözleri ve Deyimler
- asabına dokunmak
SAPA
-
Merkezden uzak, kıyıda köşede kalmış
Eskiden sapa semtlerde küçücük dükkânlar görünürdü. - Sait Faik Abasıyanık
-
Gidilen yol üzerinde olmayan, sapılarak varılan
Dar ve sapa yollardan hızla yürümeye çalışıyorduk. - Ahmet Hamdi Tanpınar
-
Düzgün olmayan, yolundan sapmış
Kimileri sert çıkışlarda, karşı koymalarda, sapa ilişkilerde çözüm arıyor. - Tomris Uyar
SAÇI
- Gelinin başından aşağı saçılan çiçek, şeker, arpa, para vb. şeyler
- Düğün armağanı
Ata Sözleri ve Deyimler
- saçı kılmak (veya atmak)
SIPA
- Eşek yavrusu
-
Çocuk için sevgi ve şefkat duygularıyla kullanılan bir söz
Sıpanın aklı karıştı. - Muzaffer İzgü
Birleşik Kelimeler: eşek sıpası
ÇAP
-
Cisimlerin genişliği, kutur
Tüfeklerin çaplarını sorsanız cevabını veremezler. - Ömer Seyfettin
-
Büyüklük
Gövdesi ise yaklaşık dört karış çapında ve üç karış yüksekliğindeydi. - İhsan Oktay Anar
-
Ölçü, ölçek
Bir romanım Türkiye çapında ilk kez bu kadar çok okunuyordu. - Adalet Ağaoğlu
- Yapının veya arsanın boyutlarını ve sınırlarını gösteren harita
-
Bilgi, deneyim ve yeteneklerin tümü, kalibre
Dostumuza da düşmanımıza da hürmet etmeyi, onun çapını doğru tayin etmeyi bilmeliyiz. - Necip Fazıl Kısakürek
- Uç noktaları dairenin çevresi üzerinde bulunan ve çemberin merkezinden geçen doğru parçası
Ata Sözleri ve Deyimler
- çaptan düşmek
Birleşik Kelimeler: açısal çap, dış yarıçap, iç yarıçap, yarıçap, küçük çapta, ufak çapta
- Bozuk, eğri, dolaşık, aykırı
- Bozuk, eğri, dolaşık, aykırı bir biçimde
ÇAPA
-
Tarlalarda toprağı işlemek için kullanılan ağaç veya demir saplı kazı aracı
Hiç keser, çapa elinden düşmüyordu, yeri kazıyor kazıyordu. - Muzaffer İzgü
- Çapalama işi
Birleşik Kelimeler: kör çapa