PASAPAROLA Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
PASAPAROLA harflerini içeren 4 harfli 26 kelime bulunuyor. 4 harfli PASAPAROLA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
PAPA12,
ARSA (Kelime Kökeni: Arapça ʿarṣa)
- Üzerine yapı yapılmak için ayrılmış yer
Birleşik Kelimeler: arsa payı
ASAL
- Esasla ilgili, asıl ve temel olanla ilgili, esasi
Birleşik Kelimeler: asal gazlar, asal sayı
ASAR (Kelime Kökeni: Arapça ās̱ār)
- Eserler
Birleşik Kelimeler: asarıatika
- Yüzyıllar
ASLA (Kelime Kökeni: Arapça aṣlā)
-
Hiçbir zaman, hiçbir şekilde, katiyen
Kimseye faydası olmayıp da yalnız kendi nefsine ayırdığın servet, asla makbul değildir. - Ahmet Kabaklı
- Sakın, zinhar
ORAL (Kelime Kökeni: Fransızca oral)
- Ağızcıl
- Sözlü
- Ağız yoluyla
- Söze dayanan
SALA (Kelime Kökeni: Arapça ṣalā)
- 343 sela
SARA (Kelime Kökeni: Arapça ṣarʿa)
-
Zaman zaman kendini kaybederek olduğu yere düşme, vücutta şiddetli çırpınmalar ve ağız köpürmesi ile ortaya çıkan bir sinir hastalığı, tutarık, tutarak, tutarga, yilbik, epilepsi
Nefesi kulunca, sıtmaya, havaleye, saraya, çarpıntıya birebirmiş. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
LASO (Kelime Kökeni: Fransızca lasso)
- Kement
ORSA (Kelime Kökeni: İtalyanca orza)
- Yelkenleri rüzgârın estiği yöne çevirmekte kullanılan, her iki taraftan yelkenin ortasına bağlanan ip
- Geminin rüzgâr alan yanı, rüzgârüstü, boca veya rüzgâraltı karşıtı
- Geminin, rüzgârın geldiği yöne döndürülmesi
-
(o'rsa) Geminin, rüzgârın geldiği yöne döndürülmesi için söylenen söz
Orsa, diye bağırmasıyla dümeni basması bir oldu. - Halikarnas Balıkçısı
Birleşik Kelimeler: orsa alabanda, orsa boca
ARPA
-
Buğdaygillerden bir bitki (Hordeum vulgare)
Buğdayla arpadan başka ne biter bu topraklarda? - Falih Rıfkı Atay
- Bu bitkinin ekmek ve bira yapımında kullanılan, hayvanlara yem olarak verilen taneleri
- Rüşvet
Ata Sözleri ve Deyimler
- arpa eken buğday biçmez
- arpa ektim, darı çıktı
- arpa samanıyla, kömür dumanıyla
- arpası çok gelmek
- arpa unundan kadayıf olmaz
- arpa verilmeyen at, kamçı zoruyla yürümez
Birleşik Kelimeler: arpa ekmeği, arpa güvesi, arpa suyu, arpa şehriye, yemlik arpa
ARAP
- Fotoğrafın negatifi
- Fellah
Ata Sözleri ve Deyimler
- arap gibi olmak
- arap olayım
- Orta Doğu ile Kuzey Afrika'nın büyük bir bölümünde yaşayan halk ve bu halkın soyundan olan kimse
- Koyu esmer
Ata Sözleri ve Deyimler
- Arap'ın yalellisi gibi
- Arap uyandı (veya Arap'ın gözü açıldı)
Birleşik Kelimeler: Arap alfabesi, Arap rakamları, arap sabunu, arapsaçı, Arap tavşanı, Arap zamkı
LAPA (Kelime Kökeni: Rumca)
-
Nişastalı tanelerin, su ile kaynatılarak bulamaç kıvamına getirilmiş durumu
Bulgur lapası. Pirinç lapası.
-
Keten tohumu vb. bitkilerin kaynatılmasıyla elde edilen, sıcak olarak tülbent içinde vücuda dıştan uygulanan ilaç
Keten tohumu lapası. Hatmi lapası.
Ata Sözleri ve Deyimler
- lapa gibi
- lapa vurmak
LARP
- Ansızın
- Güçlü bir biçimde
Ata Sözleri ve Deyimler
- larp diye
PALA (Kelime Kökeni: İtalyanca pala)
-
Kavisli, kısa, uç bölümü geniş, kabzasına doğru daralan bir tür kılıç
Belindeki kısa palasıyla ve omuzunda gri tüfeğiyle masanın kenarına oturdu. - Falih Rıfkı Atay
- Kürek vb. araçların, enli ve yassı bölümü
- Bir yere çaprazlama konulan yassı kiriş veya kereste
Ata Sözleri ve Deyimler
- pala çalmak (veya sallamak)
- pala çekmek
- pala sürtmek
Birleşik Kelimeler: pala bıyık
-
Bez parçalarından dokunan basit kilim veya yaygı
Kendi ürettiği kocaman sürünün yünlerinden Fadime Nine ne güzel palalar dokumuş. - Halide Edip Adıvar
- Eski, kullanılmış eşya veya giysi
PARA (Kelime Kökeni: Farsça pāre)
-
Devletçe bastırılan, üzerinde değeri yazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı, nakit
Çıkarken elini göğsüne sokup bir kese çıkardı, keseden alabildiği kadar para alıp delikten attı. - Fikret Otyam
-
Kazanç
Balıkçılıkta para vardır ama dalgıçlık kadar da genç işidir. - Sait Faik Abasıyanık
- Kuruşun kırkta biri
Ata Sözleri ve Deyimler
- para akmak
- para basmak
- para bozmak
- para çekmek
- para çıkarmak
- para çıkışmamak
- paradan çıkmak
- para dökmek (veya akıtmak)
- para dönmek
- para etmek
- para etmemek
- para getirmek
- para ile değil
- para ile değil, sıra ile
- para kesmek
- para kırmak
- paranın üstü
- paranın yüzü sıcaktır
- para parayı çeker
- para peşin, kırmızı meşin
- para saçmak
- para saymak
- parasını çekmek
- parasını çıkarmak
- parasını sokağa atmak
- parasını yemek
- parasıyla rezil olmak
- para sızdırmak (veya koparmak)
- para tutmak
- paraya çevirmek
- paraya kıymak
- paraya para (veya pul) dememek
- para yapmak
- paraya sıkışmak
- para yatırmak
- para yedirmek
- para yemek
- parayı araya değil, paraya vermeli
- parayı basmak (veya bastırmak)
- parayı denize atmak
- parayı veren düdüğü çalar
Birleşik Kelimeler: para aktarımı, para arzı, para babası, para basma, para birimi, para canlısı, para cezası, para çantası, para değişimi, para dolaşımı, paragöz, para kısıtlaması, para pul, para şişkinliği, anapara, artı para, beş para, bloke para, bozuk para, büyük para, cari para, çürük para, demir para, haram para, hazır para, kâğıt para, kara para, kırk para, madenî para, nakit para, on para, sağlam para, sağ para, sıcak para, taze para, temiz para, tutulmuş para, ufak para, yüz para, başlık parası, boyunduruk parası, ekmek parası, hava parası, kahve parası, kan parası, kefen parası, palamar parası, uğur parası, yakıt parası, yol parası