PARAZİTLİ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

PARAZİTLİ harflerini içeren 4 harfli 37 kelime bulunuyor. 4 harfli PARAZİTLİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Parazitli ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Parazitli olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

APAZ11, AZAP11, PRİZ11, ZAPT11, ARPA8, ARAP8, APİA8, İRAP8, İTAP8, LAPA8, LARP8, PİLİ8, PALA8, PARA8, PATA8, PATİ8, TİPİ8, TRAP8, TAPA8, TAPİ8, ARAZ7, AZAR7, AZAT7, AZİL7, AZİT7, ALAZ7, LAZA7, TARZ7, ZİRA7, ZATİ7, ZARA7, ZAİT7, ZAİL7, İRAT4, LİRA4, LATA4, TALİ4

İRAT (Kelime Kökeni: Arapça īrād)

[isim]

  • Gelir

    Şenlik pansiyonerleri de ekseriyetle iratları düzgün kimseler değildir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Gelir getiren mülk

    Zavallının iratlarında oturan kiracılarla uğraşarak kırmadığı koz, çevirmediği dolap kalmıyordu. - Ömer Seyfettin

[eskimiş]

  • Söyleme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • irat etmek

Birleşik Kelimeler: iradımesel

LİRA (Kelime Kökeni: İtalyanca lira)

[isim]

  • Yüz kuruş değerinde Türk para birimi, teklik

    Bu pazarlığın yapıldığı zamanda liranın kıymeti vardı. - Refik Halit Karay

  • Bazı ülkelerin para birimi

    Mısır lirası. Suriye lirası.

[eskimiş]

  • Yedi gram ağırlığında altın sikke, liralık, sarı lira

Birleşik Kelimeler: ata lira, sarı lira

LATA (Kelime Kökeni: İtalyanca latta)

[isim]

  • Dar ve kalınca tahta

[isim]

[eskimiş]

  • Osmanlılarda ilmiyenin giydiği bir üstlük türü

    Latasının kollarını geçirerek kapıya doğru yürüdü. - Peyami Safa

TALİ (Kelime Kökeni: Arapça tālī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • İkinci derecede olan, ikincil

Birleşik Kelimeler: tali yol

ARAZ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaraż)

[isim]

[felsefe]

  • İlinek

[tıp]

  • Belirti

    Bu hastalığın gösterdiği çeşitli araz üzerindeki sayısız müşahedelerim bana bir nevi pratik ihtisas temin etmişti. - Reşat Nuri Güntekin

[isim]

  • Belirtiler

AZAR (Kelime Kökeni: Farsça āzār)

[isim]

  • Paylama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • azar işitmek

AZAT (Kelime Kökeni: Farsça āzād)

[isim]

  • Serbest bırakma

[eskimiş]

  • Okullarda paydos

[sıfat]

  • Serbest bırakılmış olan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • azat etmek (veya eylemek)
  • azat olmak

Birleşik Kelimeler: akşam azadı

AZİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿazl)

[isim]

  • Görevden alma

Birleşik Kelimeler: azledilmek, azletmek, azlolunmak

AZİT (Kelime Kökeni: Fransızca azide)

[isim]

[kimya]

  • Azothidrik asit HN3 teki hidrojenin yerine bir kökün geçmesi ile türeyen birleşikler

ALAZ

[isim]

[halk ağzında]

  • Alev, yalaz

Birleşik Kelimeler: alaz alaz

LAZA

[isim]

[halk ağzında]

  • Bal koymaya yarayan küçük tekne

TARZ (Kelime Kökeni: Arapça ṭarz)

[isim]

  • Özel oluş veya davranış biçimi, üslup, stil, janr

    Annesi o tarz yaşayıştan hoşlanır mı? - Ahmet Muhip Dranas

  • Bir kimsenin kendine özgü anlatım biçimi

    Artık bu tarzda hayat hakları aramanın mevsimi geçtiğini sanıyorum. - Necip Fazıl Kısakürek

  • Güzel sanatlarda üslup, stil, konsept

    Gotik tarzda bir yapı. Nedim tarzında bir gazel.

  • Biçim, yol

    Nitekim bugün dünyada ne kadar iyi ressam varsa o kadar da resim yapma tarzı vardır. - Asaf Halet Çelebi

Birleşik Kelimeler: bakış tarzı, hayat tarzı

ZİRA (Kelime Kökeni: Farsça zīrā)

[bağlaç]

  • Çünkü

    Yeter ki şu ikramiyeli çikolatalardan vazgeçiniz. Zira görüyorum ki merakınız günden güne artıyor. - Nazım Hikmet

ZATİ

[zarf]

  • Zaten

    Ben zati çarpılmışım, beni bırak da söyle bakalım, nasıl gideceksin dağın tepesindeki köye? - Ayşe Kulin

[sıfat]

[eskimiş]

  • Kendine özgü, kişiye ilişkin, kişisel, özel

    Zatî eşya.

[felsefe]

  • Özünlü

ZARA

[isim]

  • Sivas iline bağlı ilçelerden biri