PANTÜRKİZM Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

PANTÜRKİZM harflerini içeren 5 harfli 54 kelime bulunuyor. 5 harfli PANTÜRKİZM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

TAZİP12, MÜZİK11, TÜRAP11, ZÜKAM11, AMPİR10, KRAMP10, MİKAP10, KİTAP9, KATİP9, MİRZA9, MİZAN9, MARİZ9, MATİZ9, NİKAP9, NİZAM9, NAKİP9, PRİNT9, PARTİ9, PATİK9, PANİK9, RAKİP9, TAPİR9, TAKİP9, TAZİM9, ZAMİR9, İKRAZ8, KİRAZ8, MÜRİT8, MÜRAİ8, NAZİR8, NAZİK8, TARİZ8, ÜMRAN8, ANÜRİ7, KÜTİN7, KÜRİT7, NATÜR7, TÜRKİ7, İMKAN6, İKRAM6, MİRAT6, MARKİ6, MANTİ6, TAMİR6, TAMİK6, TAKİM6, ANTİK5, İNKAR5, İNTAK5, KARNİ5, NAKİT5, RAKİT5, TİRAN5, TARİK5

ANTİK (Kelime Kökeni: Fransızca antique)

[sıfat]

[tarih]

  • İlk Çağdaki uygarlıklarla, özellikle eski Yunan ve Roma uygarlıkları ile ilgili olan, antika

Birleşik Kelimeler: Antik Çağ

İNKÂR (Kelime Kökeni: Arapça inkār)

[isim]

  • Yaptığını, söylediğini, tanık olduğunu saklama, gizleme, yadsıma
  • Kabul etmeme, tanımama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inkârdan gelmek
  • inkâr etmek

İNTAK (Kelime Kökeni: Arapça inṭāḳ)

[isim]

[eskimiş]

  • Konuşturma söyletme

[edebiyat]

  • Kişileştirilen varlıklara, hayalî yaratıklara söz söyletme sanatı, dillendirme

Birleşik Kelimeler: teşhis ve intak

KARNİ (Kelime Kökeni: Fransızca cornue)

[isim]

[kimya]

  • Laboratuvarda damıtma işlerinde kullanılan, geniş karınlı, dar ve eğri boyunlu cam kap

NAKİT (Kelime Kökeni: Arapça naḳd)

[isim]

[ekonomi]

  • Para, akçe
  • Kullanılması hemen mümkün olan para, peşin para, likit

Birleşik Kelimeler: nakit kartı, nakit para

RAKİT (Kelime Kökeni: Arapça rākid)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Durgun (su)

TİRAN (Kelime Kökeni: Fransızca tyran)

[isim]

[tarih]

  • Eski Yunan'da siyasal gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse

[sıfat]

[mecaz]

  • Acımasız, gaddar, despot

TARİK (Kelime Kökeni: Arapça ṭarīḳ)

[isim]

[eskimiş]

  • Yol

İMKÂN (Kelime Kökeni: Arapça imkān)

[isim]

  • Yararlanılan uygun şart veya durum, olanak

    Bunu bizden gizlemelerinin imkânı var mıdır? - Hüseyin Cahit Yalçın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imkânı yok
  • imkân vermek

İKRAM (Kelime Kökeni: Arapça ikrām)

[isim]

  • Konuğu ağırlama
  • Bir şeyi armağan olarak verme, sunma

    Üstat, bunların ikram olduğunun farkında değildi. - Çetin Altan

  • Alışverişte satıcının alıcıya yaptığı indirim
  • Sunulan şey

    Konuklarına ikramları çoktu.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikramda bulunmak
  • ikram etmek
  • ikram görmek

Birleşik Kelimeler: izazuikram, izzetüikram

MİRAT (Kelime Kökeni: Arapça mirʾāt)

[isim]

[eskimiş]

  • Ayna

MARKİ (Kelime Kökeni: Fransızca marquis)

[isim]

  • Bazı Batı devletlerinde kont ile dük arasındaki bir soyluluk unvanı

MANTİ (Kelime Kökeni: İtalyanca mante)

[isim]

[denizcilik]

  • Gemi serenlerini direklere asılı tutan halat ve makara

[isim]

[argo]

  • Sakalı çıkmamış genç oğlan

TAMİR (Kelime Kökeni: Arapça taʿmīr)

[isim]

  • Onarma, onarım

[mecaz]

  • Yapılan bir yanlışı, kusuru düzeltmeye çalışma

    Mademki bir münasebetsizlik etmişsin, bunu tamire imkân yok muydu? - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tamir etmek
  • tamire vermek
  • tamir görmek

Birleşik Kelimeler: tamirhane, tamir takımı

TAMİK (Kelime Kökeni: Arapça taʿmīḳ)

[isim]

[eskimiş]

  • Derinleştirme