PANJUR ile Oluşan Kelimeler (PANJUR Kelime Türetme)
PANJUR harflerinden oluşan 16 kelime bulunuyor. PANJUR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Panjur kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
6 Harfli Kelimeler
PANJUR20
4 Harfli Kelimeler
AJUR14, JANR13, PUAN9, URAN5
3 Harfli Kelimeler
RUJ13, ARP7, RAP7, NUR4, RUN4, NAR3
2 Harfli Kelimeler
UN3, UR3, AR2, AN2, RA2
AR (Kelime Kökeni: Fransızca are)
-
100 m² değerinde yüzey ölçü birimi
Bir ar, kenarı on metre olan bir karenin alanıdır.
-
Utanma, utanç duyma
Kınamazlar güzel sevse yiğidi / Güzel sevmek koç yiğide ar değil - Karacaoğlan
Ata Sözleri ve Deyimler
- ar damarı çatlamış
- ar dünyası değil kâr dünyası
- ar etmek
- arına dokunmak
- ar namus tertemiz
- ar ve hayâ perdesi yırtılmak
- ar yılı değil, kâr yılı
Birleşik Kelimeler: ar belası
- Argon elementinin simgesi
AN (Kelime Kökeni: Arapça ān)
-
Zamanın bölünemeyecek kadar kısa olan parçası, lahza, dakika
Zira göçebelerin hayatı her an yardımlaşmalarını gerektirir. - Cemil Meriç
Ata Sözleri ve Deyimler
- anı anına uymamak
- an meselesi
Birleşik Kelimeler: anbean, bir an, eş anlı
- İki tarla arasındaki sınır
-
Zihin
An bulanıklığı. An yorgunluğu.
RA
- Radyum elementinin simgesi
NAR (Kelime Kökeni: Farsça nār, enār)
- Nargillerden, yaprakları karşılıklı, çiçekleri büyük, koyu kırmızı renkte, küçük bir ağaç (Punica granatum)
- Bu ağacın kırmızımtırak sarı sert bir kabukla örtülü, içinde çok sayıda kırmızımtırak, sulu taneler bulunduran yuvarlak yemişi
Ata Sözleri ve Deyimler
- nar gibi
Birleşik Kelimeler: narçiçeği, nar şerbeti, kudret narı
- Ateş
Ata Sözleri ve Deyimler
- nârına (veya nâra) yanmak
Birleşik Kelimeler: nârıbeyza
UN
- Öğütülerek toz durumuna getirilmiş tahıl ve başka besin maddeleri
Ata Sözleri ve Deyimler
- un ufak etmek
- un ufak olmak
- ununu elemek, eleğini asmak
Birleşik Kelimeler: un çorbası, un helvası, esmer un, has un, özlü un, balık unu, buğday unu, et unu, galeta unu, kan unu, mısır unu, pirinç unu, soya unu, yulaf unu
UR
-
Hücrelerin aşırı çoğalmasıyla insan, hayvan veya bitki dokularında oluşan ve büyüme eğilimi gösteren yumru, bağa, tümör, neoplazma, Çingene ahtapotu, vejetasyon
Yalnız yağ birikintisinden ibaret bir bez, bir nevi ur, hayatı tehdit edecek bir şey değil! - Abdülhak Şinasi Hisar
Birleşik Kelimeler: ur kaplama, yağ uru
NUR (Kelime Kökeni: Arapça nūr)
- Aydınlık, ışık, parıltı, ziya
-
İlahi bir güç tarafından gönderildiğine inanılan parlaklık
Kuru Kadı okurken önündeki mezarın bir yeşil nurla tutuştuğunu gördü. - Ömer Seyfettin
Ata Sözleri ve Deyimler
- nur gibi
- nur içinde yatsın
- nur inmek
- nur ol!
- nur topu gibi
- nuruaynım
- nuruçeşmim
- nurudidem
Birleşik Kelimeler: nur yüzlü, gemici nuru, göz nuru
RUN (Kelime Kökeni: Fransızca run)
- III-XIII. yüzyıllarda İngiliz İskandinav dillerinde kullanılan alfabenin harflerinin her biri
- Göktürk yazıtlarında kullanılan yazı türünün harflerinden her biri
URAN
- Sanayi
ARP
- Dik tutularak parmakla çalınan, üç köşeli, telli çalgı
RAP
- Ayakların yürürken çıkardığı ses
Ata Sözleri ve Deyimler
- rap diye
Birleşik Kelimeler: rap rap
PUAN (Kelime Kökeni: Fransızca point)
- Çeşitli sporlarda kullanılan ölçüsü ve değeri değişken birim
- Genellikle test biçimindeki sınavlarda cevaplandırılacak soruların sayı olarak değeri veya cevaplayanın başarı değeri
- Kumaşlardaki benek, nokta
Ata Sözleri ve Deyimler
- puan almak (veya kazanmak)
- puan hesabıyla yenmek
- puan toplamak
- puan tutturmak
- puan vermek
Birleşik Kelimeler: puan cetveli
JANR (Kelime Kökeni: Fransızca genre)
-
Tarz
1925'te onu, sonraları bilhassa hikâyelerinde kullanılacağı bir janrın, korkunun şairi olarak görüyoruz. - Ziya Osman Saba
- Tür
RUJ (Kelime Kökeni: Fransızca rouge)
-
Türlü renklerde dudak boyası
Yanaklara, dudaklara, gül renkli ruj sürülmüş ama belli belirsiz. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
Birleşik Kelimeler: kalıcı ruj
AJUR (Kelime Kökeni: Fransızca ajour)
- Delikli örgü, gözenek