P ile Başlayan A ile Biten 5 Harfli Kelimeler
P ile başlayan A ile biten 5 harfli 31 kelime bulundu.A ile başlayan P ile biten 5 harfli kelimeler
Ayrıca, "İçinde Pa olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
PUFLA16,
PLAKA (Kelime Kökeni: İtalyanca placca)
- Kamyon, otomobil vb. kara taşıtlarına takılan numara levhası
-
Metal yaprak
Okşuyorum onu; parmaklarımı tuşlarda, küçük, altın plakanın üstünde gezdiriyorum. - İnci Aral
- Plak
Birleşik Kelimeler: geçici plaka, kırmızı plaka, mozaik plaka
PARKA (Kelime Kökeni: Fransızca parka)
- Genellikle askerin açık hava eğitimi ve manevra sırasında giydiği soğuğa karşı koruyucu, başlıklı bir tür üstlük
- Genellikle gençlerin giydiği başlıklı bir tür üstlük
POLKA (Kelime Kökeni: Leh. polka)
- Bir tür Polonya dansı
- Bu dansın müziği
PARSA (Kelime Kökeni: Farsça pārse)
-
Bir izleyici topluluğu önünde yapılan gösteriden sonra toplanan para
Yıllardır parsa topladığı şehri geride bırakıp karanlık çökünceye kadar kırlarda yürüdü. - İhsan Oktay Anar
Ata Sözleri ve Deyimler
- parsayı başkası toplamak
PASTA (Kelime Kökeni: İtalyanca pasta)
- İçine katılmış türlü maddelerle özel bir tat verilmiş, fırında veya başka bir yolla pişirilerek hazırlanmış bir tür hamur tatlısı
Birleşik Kelimeler: pasta kalıbı, pastane, ballı pasta, kuru pasta, yaş pasta
- Giysilerde dikişli kıvrım
- Otomobillerin gerçek renklerini ortaya çıkarmak ve parlatmak için kullanılan özel karışım
Ata Sözleri ve Deyimler
- pasta çekmek
PERMA (Kelime Kökeni: Fransızca permanente'den)
- Saçların uzun süre dalgalı veya kıvırcık kalmasını sağlamak için uygulanan işlem, permanant
POSTA (Kelime Kökeni: İtalyanca posta)
-
Bir yere gelen veya bir yerden gönderilen mektup ve emanetlerin tümü
Eşyalarımı ilk posta ile bir denk yapıp İstanbul'a gönderdim. - Ömer Seyfettin
- Genellikle bu emanetleri götüren taşıt
-
Bu emanetleri toplayan ve dağıtan kuruluş ve bu kuruluşun bulunduğu yer
Yazısı silinmiş, kâğıdı sarı / Mektubumu geri getirdi / Dünya postaları - Arif Nihat Asya
-
Takım, kol
Sağa sola postalar çıkarıldı. İşçi postaları nöbetleşe çalışırlar.
-
Kez, defa, sefer
Bu araba bütün eşyayı dört postada taşır.
- Yirmi dört saatlik çalışma gününün, çalışma bölümlerinden her biri, vardiya
- Bir sanayi veya ticaret işletmesinde aynı süre içinde çalışanların tümü
-
Hizmet nöbetinde bulunan er
Posta, şu zarfı komutana götür.
-
Vapur, tren, uçak vb. taşıtlarla yapılan yolculuk
Karadeniz postası. Avrupa postası.
Ata Sözleri ve Deyimler
- posta etmek
- posta koymak (veya atmak)
- postaya atmak (veya vermek)
- posta yapmak
- postayı kesmek
Birleşik Kelimeler: postane, posta kartı, posta kodu, posta kutusu, posta pulu, posta treni, acele posta, elektronik posta, e-posta
PARYA (Kelime Kökeni: Fransızca paria)
-
Hindistan'da toplumsal sınıfların dışında kalanlar
Paryalar her türlü toplumsal haklardan yoksundurlar.
-
Herkes tarafından hor görülen ve aşağılanan kimse, ayaktakımı
Vicdan azabına eş, kayna kayna Sakarya / Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya - Necip Fazıl Kısakürek
PANDA (Kelime Kökeni: Fransızca panda)
- Etçillerden, Avustralya ile Himalaya ormanlarında yaşayan, tüyleri sık ve pas renginde, karnı, bacakları kara, postu beğenilen bir hayvan (Ailurus fulgens)
- Çin'de yaşayan, ayı iriliğinde, siyah beyaz renkli otçul bir hayvan (Ailuropoda melanoleuca)
PLAZA (Kelime Kökeni: İspanyolca plaza)
- İş merkezi
PUDRA (Kelime Kökeni: Fransızca poudre)
-
Bazı mineral ürünlerin karışımı ile elde edilen, cildi korumak, düzgün ve güzel göstermek veya kırışıklıkları, pürüzleri gizlemek amacıyla yüze ve tene sürülen, kokulu ince toz
Hiç boya kullanmaz, az pudra sürerdi. - Peyami Safa
Birleşik Kelimeler: pudra şekeri, taş pudra, talk pudrası
PUSMA
- Pusmak işi
POYRA (Kelime Kökeni: Rumca)
- Tekerleğin ortasındaki parmakların ve dingilin geçirildiği yuvarlak kısım, göbek
PISMA
- Pusma
PARÇA (Kelime Kökeni: Farsça pārçe)
-
Bir bütünden ayrılan, ayrı sayılan veya artakalan şey
Yolun bu parçası bozuk.
-
Bir bütünden kopma, kırılma, yırtılma vb. yoluyla ayrılmış bölüm, lime
Alınacakları bir gece önceden küçük bir karton parçasına yazmıştır. - Haldun Taner
-
Birkaçı bir araya geldiğinde bir bütünü oluşturan şeylerin her biri, modül
On parçadan yapılmış bir oda takımı.
-
Tane
Üç parça elbiselik kumaş.
-
Pasaj
Hayatımın en acı ve tatlı saatleri bunun başında geçti, eserimin en güzel parçalarını onun kenarında yazdım. - Reşat Nuri Güntekin
- Müzik eseri
-
Nesne
Bu defaki gidişimizde, eşyamızın arasında taç gibi değerli bir parça da vardı. - Ayla Kutlu
-
Küçümseme ve değersiz sayma bildiren bir söz
Bir çoban parçasısın, olmasa bile koyun / Daima eğeceksin başkalarına boyun - Kemalettin Kamu
- Güzel, alımlı kız veya kadın
Ata Sözleri ve Deyimler
- parça almak
Birleşik Kelimeler: parça başına, parça bohçası, parça bölük, parça parça, parça pürçük, bir parça, yedek parça, ahu parçası, ateş parçası, ay parçası, daire parçası, doğru parçası