OPERAKOMİK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
OPERAKOMİK harflerini içeren 5 harfli 45 kelime bulunuyor. 5 harfli OPERAKOMİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
KOPMA11,
ERİKA
- Süpürge otu
KERKİ
- Keser
RAKİK (Kelime Kökeni: Arapça raḳīḳ)
-
İnce, narin
Yazılarında olduğu gibi konuşurken de kelimelerin en asil ve en rakiklerinden seçiyordu. - Orhan Seyfi Orhon
- Merhametli, yufka yürekli
AKKOR
-
Işık saçacak beyazlığa varıncaya kadar ısıtılmış olan
Akkor kömür.
AKEMİ
- İki elemanlı mermer yapıştırıcısı
İRKME
- İrkmek işi
İKAME (Kelime Kökeni: Arapça iḳāme)
- Yerine koyma, yerine kullanma
- Ayağa kaldırma, ayakta durdurma
- Ortaya koyma
- Yerine konulan, yerine geçen
Ata Sözleri ve Deyimler
- ikame etmek
Birleşik Kelimeler: ikame mal
İKRAM (Kelime Kökeni: Arapça ikrām)
- Konuğu ağırlama
-
Bir şeyi armağan olarak verme, sunma
Üstat, bunların ikram olduğunun farkında değildi. - Çetin Altan
- Alışverişte satıcının alıcıya yaptığı indirim
-
Sunulan şey
Konuklarına ikramları çoktu.
Ata Sözleri ve Deyimler
- ikramda bulunmak
- ikram etmek
- ikram görmek
Birleşik Kelimeler: izazuikram, izzetüikram
KREMA (Kelime Kökeni: İtalyanca crema)
- Bir tür yumurtalı süt tatlısı
- Kaymak
- Kevgirden geçirilmiş sütle koyulaştırılmış çorba
KRİKO (Kelime Kökeni: İtalyanca cricco)
- Ağır bir yükün kaldırılmasını veya alt tarafında yapılacak bir çalışmada otomobil vb. taşıtların yerden yükseltilmesini sağlayan alet, kaldırıcı
KROKİ (Kelime Kökeni: Fransızca croquis)
-
Bir konu veya nesnenin başlıca özelliklerini yansıtacak biçimde hazırlanmış taslağı
Bu mektuba, korunun bir de küçük krokisini ilave ettim. - Peyami Safa
KAMER (Kelime Kökeni: Arapça ḳamer)
- Ay
Birleşik Kelimeler: kamer balığı
KAİME (Kelime Kökeni: Arapça ḳāʾime)
-
Buyruk, resmî kâğıt, ferman
Mezat kaimesi.
-
Kâğıt para, kâğıt lira, kayme
Atıf Bey cüzdanından çıkardığı bir reçeteyle bir beş liralık kaimeyi uzatarak... - Hüseyin Rahmi Gürpınar
KERİM (Kelime Kökeni: Arapça kerīm)
- Soylu
- Eli açık, cömert
- Allah'ın adlarından biri
KEMİK
-
İnsanın ve omurgalı hayvanların çatısını oluşturan türlü biçimdeki sert organların genel adı
Kemikten bir tahta gibi gıcırdayarak Nihat yerinden kalktı. - Peyami Safa
-
Bu sert organdan yapılmış
Kemik tarak.
Ata Sözleri ve Deyimler
- kemiğine (veya kemiklerine) kadar
- kemiğini kurutmak
- kemik atmak
- kemik gibi
- kemiklerini kırmak
- kemikleri sayılmak
- kemikleri sızlamak
Birleşik Kelimeler: kemik bilimi, kemik doku, kemik erimesi, kemik rengi, kemik veremi, kemik yalayıcı, kemik zarı, kuru kemik, tırnaksı kemik, aşık kemiği, atlas kemiği, baldır kemiği, belkemiği, bel kemiği, çekiç kemiği, dirsek kemiği, diz kapağı kemiği, elmacık kemiği, göğüs kemiği, gözyaşı kemiği, incik kemiği, kalbur kemiği, kalça kemiği, kamış kemiği, karaca kemiği, kaval kemiği, kol kemiği, köprücük kemiği, kuyruk kemiği, kuyruk sokumu kemiği, kürek kemiği, lades kemiği, mercimek kemiği, oynak kemiği, ön kol kemiği, örs kemiği, pazı kemiği, saban kemiği, sağrı kemiği, tarak kemiği, tırnak kemiği, topuk kemiği, uyluk kemiği, üzengi kemiği, yılankemiği