ONAYLATMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

ONAYLATMAK harflerini içeren 8 harfli 21 kelime bulunuyor. 8 harfli ONAYLATMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

OYNATMAK12, OYLANMAK12, OYALANMA12, OYALAMAK12, ONAYLAMA12, YOKLATMA12, YOKLANMA12, AYLANMAK11, KAYNATMA11, TAMLAYAN11, TAYLAMAK11, YANLAMAK11, YALATMAK11, YALANMAK11, NOTALAMA10, OTLANMAK10, OTALAMAK10, ANLATMAK9, ATLANMAK9, KATLANMA9, TANLAMAK9

ANLATMAK

[-e]

[-i]

  • Bilgi vermek, izah etmek

    Gece sabaha kadar düşündüğü şeyleri babasına da anlatmak isterdi. - Peyami Safa

  • Bir konu üzerinde açıklama yapmak, açıklamada bulunmak

[nesnesiz]

  • Nakletmek

    Sonra bir hikâye anlattı. - Abdülhak Şinasi Hisar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • anlata anlata bitirememek

ATLANMAK

[nesnesiz]

  • Ata binmek

    Az sonra ulaklar oba beylerine haber ulaştırmak için atlanmışlardı. - Nezihe Araz

  • At edinmek

[nesnesiz]

  • Atlama işi yapılmak

    Burası atlanacak yer değil! Bu yazıda birkaç satır atlanmış.

KATLANMA

[isim]

  • Katlanmak işi

    Yalnız katlanmamı değil katlanmam gereken şeyi yapması için eline silah vermemi de istiyordu. - Reha Mağden

TANLAMAK

[-e]

[halk ağzında]

  • Şaşmak, şaşırmak

NOTALAMA

[isim]

[müzik]

  • Notalamak işi, notasyon
  • Seslerin ve icranın işaretleri olarak belirlenen şekiller bütünü, notasyon
  • Halk oyunlarındaki hareketlerin işaret ve şekil olarak yazılması, notasyon

OTLANMAK

[nesnesiz]

  • Hayvan otlamak

    Geniş yaylalarında otlanırken sürüler / Çobanı kaval çalar, taşı toprağı güler - Faruk Nafiz Çamlıbel

[argo]

  • Para ve emek harcamadan başkalarının sırtından geçinmek

OTALAMAK

[-i]

[halk ağzında]

  • Zehirlemek, ağılamak
  • Otamak

AYLANMAK

[nesnesiz]

[halk ağzında]

  • Bir yerin çevresinde dolanmak

KAYNATMA

[isim]

  • Kaynatmak işi

TAMLAYAN

[isim]

[dil bilgisi]

  • Tamlamalarda temel olan bir adın anlamını açıklayan ad, zamir veya sıfat, belirten: Evin kapısı. Öğretmenin kitabı. Su yolu. Kırmızı defter gibi

Birleşik Kelimeler: tamlayan durumu

TAYLAMAK

[nesnesiz]

  • Kısrak doğurmak

YANLAMAK

[nesnesiz]

  • Yana yatmak, yana dönmek

[-i]

  • Yanından geçmek

[-e]

[mecaz]

  • Çalışıp yorulmadan başka birisinden geçinmek

    Validenin yanına yanlamaktan başka çarem yok! - Ercüment Ekrem Talu

YALATMAK

[-e]

[-i]

  • Yalama işini yaptırmak

YALANMAK

[nesnesiz]

  • Yalama işi yapılmak veya yalama işine konu olmak

    Tabak hiç yalanır mı?

  • Kendini yalamak

    Kedi yalanıyor.

OYNATMAK

[-i]

  • Oynamasını sağlamak

    Bir curcuna havası söyledi ve salondakilerin hepsini oynattı. - Peyami Safa

  • Kımıldamasına yol açmak

    Elindeki kamçıyı oynatarak güneş altında yanan ovalarda gözlerini gezdirdi. - Memduh Şevket Esendal

[nesnesiz]

  • Herhangi bir canlıya istenilen hareketleri yaptırmak

    Ayı oynatmak.

[nesnesiz]

  • Bir araç, gereç kullanmak

    Akıllı bir adam mermer üzerinde keser oynatır mı? - Ömer Seyfettin

[nesnesiz]

  • Aklını yitirmek

    Sizinle iki gün daha çalışsam aklımı oynatabilirim. - Falih Rıfkı Atay

[mecaz]

  • Korkutmak, heyecanlandırmak

    Yüreğimi oynattın.

[mecaz]

  • Herhangi bir ödevi yerine getirmeyerek karşı tarafı düzenle oyalamak

    Borçlu alacaklıyı iki aydır oynatıyor.

[nesnesiz]

[tiyatro]

  • Sahneye koymak

    Bu ramazan geceleri Karagöz oynatacağız. - Halide Edip Adıvar