Om ile Başlayan Kelimeler

OM ile başlayan 23 kelime bulunuyor. Başında OM olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Om kelimesinin anlamı nedir? Om ile biten kelimeler. İçinde om olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

12 Harfli Kelimeler

OMURGASIZLAR24

11 Harfli Kelimeler

OMURGALILAR19

10 Harfli Kelimeler

OMUZDAŞLIK22, OMUZLANMAK17

9 Harfli Kelimeler

OMBUDSMAN18, OMUZLAMAK16, OMUZLANMA16

8 Harfli Kelimeler

OMUZLAMA15, OMURİLİK11

7 Harfli Kelimeler

OMUZDAŞ18, OMFAZİT18, OMNİVOR16, OMNİBÜS14, OMUZLUK14

6 Harfli Kelimeler

OMURGA13, OMUZLU13

5 Harfli Kelimeler

OMBRA9, OMLET7

4 Harfli Kelimeler

OMUZ10, OMCA9, OMUR7

3 Harfli Kelimeler

OMA5

2 Harfli Kelimeler

OM4

OM

[isim]

  • Kemiklerin toparlak ucu

[isim]

[fizik]

  • Elektrikte iletkenin direnç birimi

OMA

[isim]

[halk ağzında]

  • Kalça kemiği
  • Bel kemiği

OMLET (Kelime Kökeni: Fransızca omelette)

[isim]

  • Çırpılmış yumurtayla sade olarak yapılabilen veya içine peynir, kıyma vb. katılarak tavada pişirilen bir yemek

    Mantarlı omleti yedikten sonra uykudan bayılıyorduk. - Refik Halit Karay

OMUR

[isim]

[anatomi]

  • Omurgayı oluşturan kemiklerden her biri, fıkra

    Boyun omurları. Bel omurları. Sağrı omurları. Kuyruk omurları.

Birleşik Kelimeler: omurilik, yıldız omurlular

OMBRA (Kelime Kökeni: İtalyanca ombra)

[isim]

  • Doğrama işlerini kahverengiye boyamakta kullanılan toprak boya

OMCA

[isim]

[halk ağzında]

  • Kalça kemiğinin bir bölümü
  • Kesilmiş ağaç kökü, bağ kütüğü

OMUZ

[isim]

[anatomi]

  • Boynun iki yanında, kolların gövdeye bağlandığı bölüm

    Başı omuzları içine çökmüş gibi idi. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • omuzda taşımak
  • omuz kaldırmak
  • omuzları çökmek
  • omuz öpüşmek
  • omuz silkmek
  • omuz vermek
  • omzuna atmak
  • omzuna binmek

Birleşik Kelimeler: omuz başı, omuz eklemi, omuz omuza

OMURİLİK

[isim]

[anatomi]

  • Omurga içinde bulunan kanal boyunca uzanan, boz madde ve ak maddeden oluşan sinir dokusu, murdarilik

Birleşik Kelimeler: beyin omurilik sıvısı

OMURGA

[isim]

  • Sırt boyunca uzanarak vücuda destek sağlayan, kemikten, kıkırdaktan veya her ikisinden oluşan, içinde omuriliği barındıran kemik yapı

[denizcilik]

  • Gemi kaburgasının aşağı taraftan bağlı bulunduğu boy ekseni doğrultusunda boydan boya geçen ana yapı ögesi

    Omurgası çürümüş, sintinesi su eden eski bir gemide gibi suları durgun bir limanın rıhtımına bağlanmıştır. - Nazım Hikmet

[mecaz]

  • Bir şeyin varlığı ile ilgili en önemli bölümü, temel, belkemiği, esas

Birleşik Kelimeler: salma omurga, örtülü omurgalılar

OMUZLU

[sıfat]

  • Omzu olan

    İçeriye orta boylu, geniş omuzlu, iri gövdeli bir adam girdi. - Memduh Şevket Esendal

OMNİBÜS (Kelime Kökeni: Fransızca omnibus)

[isim]

[eskimiş]

  • Şehirlerde yolcu taşıyan atlı araba
  • Yolcu taşıyan motorlu büyük taşıt

OMUZLUK

[isim]

[askerlik]

  • Apolet

[denizcilik]

  • Gemilerde baş ve kıç bölümlerinin her bir yanı

[halk ağzında]

  • Omza alınıp iki ucuna yük asılan kısa sırık, çiğindirik

OMUZLAMA

[isim]

  • Omzuna alma, omzuna vurma, omuzlamak işi
  • (mec)Destek olma

OMUZLAMAK

[-i]

  • Omzuna almak, omzuna vurmak
  • Omzuyla dayayıp itmek

    Odasına gelirken paravanaya çarpmış, panoyu omuzlamıştı. - Tarık Buğra

[mecaz]

  • Destek vermek

    Adam olanı bir defa omuzlamak yeter.

[mecaz]

  • Bir iş veya görevi yüklenmek, sorumluluk almak

[argo]

  • Alıp götürmek, sırtlayıp kaçırmak, aşırmak

OMUZLANMA

[isim]

  • Omuzlanmak işi