NÖTRALİZASYON Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

NÖTRALİZASYON harflerini içeren 5 harfli 95 kelime bulunuyor. 5 harfli NÖTRALİZASYON kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ASYÖN14, NÖRON12, AYNAZ10, NİYAZ10, SİROZ10, SALOZ10, YALAZ10, YAZAR10, ZİYAN10, SAZAN9, TOSYA9, TOZAN9, ZLOTİ9, ZORLA9, ARİZA8, ARAZİ8, ANYON8, AYSAR8, ALYON8, İNZAL8, İSYAN8, NAZİR8, NAZİL8, NAZAL8, NAZAR8, ORTAY8, ORAYA8, RANZA8, SLAYT8, SALYA8, SARAY8, TONYA8, TARAZ8, TARİZ8, TALAZ8, YASAL8, YASİN8, ZARTA8, ARİYA7, ANONS7, AYRAN7, ALYAN7, LİYAN7, NANAY7, RİYAL7, SİRTO7, SORTİ7, SORİT7, SONRA7, SONAT7, SONAR7, STİLO7, SALTO7, SALON7, TAYİN7, YANAL7, YARAN7, YALAN7, ARSİN6, ASLAN6, ASTAR6, ATLAS6, İRSAL6, İNSAN6, İSNAT6, LİSAN6, LORTA6, LASTA6, NİSAN6, NASİR6, ONLAR6, ROTİL6, RASAT6, SANAT6, SANAL6, SALTA6, SALAT6, SARAT6, SATİR6, TONLA6, TORNA6, TRANS6, TASNİ6, TASAR6, TALAS6, ATARİ5, ATİNA5, İNTAN5, LATİN5, NALAN5, NARİN5, TİRAN5, TANİN5, TARLA5, TALAN5

ATARİ

[isim]

  • Bilgisayarlarda basit programlarla düzenlenmiş bir oyun türü

AT

[isim]

  • Atgillerden, binme, yük çekme, taşıma vb. hizmetlerde kullanılan, tek tırnaklı hayvan, beygir, düldül
  • Satrançta, her yönde siyahtan beyaza ve beyazdan siyaha bir hane atlayarak L biçiminde hareket eden taş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ata arpa yiğide pilav
  • ata binen nalını, mıhını arar
  • ata binersen Allah'ı, attan inersen atı unutma
  • ata da soy gerek, ite de
  • at, adımına göre değil adamına göre yürür
  • ata dost gibi bakmalı, düşman gibi binmeli
  • ata et, ite ot vermek
  • ata eyer gerek, eyere er gerek
  • at at oluncaya kadar sahibi mat olur
  • at beslenirken kız istenirken
  • at binenin, kılıç kuşananın
  • at binicisine göre kişner
  • at bulunur meydan bulunmaz, meydan bulunur at bulunmaz
  • at çalındıktan sonra ahırın kapısını kapamak
  • at gibi
  • atı alan Üsküdar'ı geçti
  • atı atasıyla, katırı anasıyla
  • atım tepmez, itim kapmaz deme
  • atına bakan ardına bakmaz
  • atın bahtsızı arabaya düşer
  • atın dorusu, yiğidin delisi
  • atını sağlam kazığa bağlamak
  • atın ölümü arpadan olsun
  • atın ürkeği, yiğidin korkağı
  • atın varken yol tanı, ağan varken el tanı
  • at ile avrat yiğidin bahtına
  • at izi it izine karışmak
  • at koşturacak kadar
  • at koşturmak
  • atla arpayı dövüştürmek (veya dalaştırmak)
  • atla deve değil
  • atlarını itlerini nallamak
  • atlar nallanırken kurbağalar ayak uzatmaz
  • atlar tepişir, arada eşekler ezilir
  • at nalı kadar
  • at olur, meydan olmaz (veya bulunmaz), meydan olur (veya bulunur), at olmaz (veya bulunmaz)
  • at oynatmak
  • at ölür, itlere bayram olur
  • at ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır
  • at pazarında eşek osurtmuyoruz!
  • atta, avratta uğur vardır
  • attan düşene yorgan döşek, eşekten düşene kazma kürek
  • attan inip eşeğe binmek
  • at var, meydan yok
  • at yedi günde, it yediği günde
  • at yiğidin yoldaşıdır

Birleşik Kelimeler: at arabası, at bakıcısı, atbalığı, atbaşı, at cambazı, at donu, at gözlüğü, at gözlüklü, at hırsızı, at kestanesi, atkuyruğu, at meydanı, at sineği, banko at, çıplak at, binek atı, denizatı, Flaman atı, koşu atı, koşum atı, yarış atı

[kimya]

  • Astatin elementinin simgesi

İNTAN (Kelime Kökeni: Arapça intān)

[isim]

[eskimiş]

[tıp]

  • Mikrop

    Yaranın intan ile karışması sizi fazla zayıf düşürmüş. - Reşat Nuri Güntekin

  • Kokuşma, kötü kokma

LATİN

[isim]

  • İtalya'da Latium bölgesi halkından olan kimse
  • Latin halkları

Birleşik Kelimeler: Latin çiçeği, Latin dilleri, Latin halkları, Latin harfleri, Latin yelkeni

NALAN (Kelime Kökeni: Farsça nālān)

[sıfat]

  • İnleyici, inleyen

NARİN (Kelime Kökeni: Farsça nārīn)

[sıfat]

  • İnce yapılı, yepelek, nazenin

    Narin bir kızcağızın yanındaki boş yere sokuldu. - Osman Cemal Kaygılı

  • İnce

    Söğüdün yaprağı narindir narin - Halk türküsü

TİRAN (Kelime Kökeni: Fransızca tyran)

[isim]

[tarih]

  • Eski Yunan'da siyasal gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse

[sıfat]

[mecaz]

  • Acımasız, gaddar, despot

TANİN (Kelime Kökeni: Arapça ṭanīn)

[isim]

[eskimiş]

  • Tınlama

TARLA

[isim]

  • Tarıma elverişli olan, sınırlı ve belirli toprak parçası

    Denizciler aralarında, karadaki tarla sahiplerinden çok daha fazla, hem çok daha candan yardımlaşırlar. - Halikarnas Balıkçısı

  • Deniz hayvanlarının çok olduğu yer

    İstiridye tarlası. Midye tarlası.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tarla açmak
  • tarlada izi olmayanın harmanda sözü (veya yüzü) olmaz
  • tarlanın taşlısı, karının (veya kadının) saçlısı
  • tarlayı taşlı, kızı kardeşli yerden almalı

Birleşik Kelimeler: tarla faresi, tarla kuşu, tarla sıçanı, bamyatarlası, çeltik tarlası, dalyan tarlası, mayın tarlası

TALAN

[isim]

  • Yağma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • talandan geçmek
  • talan etmek

Birleşik Kelimeler: alan talan

ARSİN

[isim]

  • Trabzon iline bağlı ilçelerden biri

ASLAN

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Kedigillerden, Afrika'da ve Asya'da yaşayan, erkekleri yeleli, yırtıcı, uzunluğu 160, kuyruğu 70 santimetre ve ucu püsküllü, çok koyu sarı renkli güçlü bir tür memeli, arslan

[mecaz]

  • Gürbüz, cesur ve yiğit adam

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aslan gibi
  • aslanım!
  • aslanın ağzında olmak
  • aslan kesilmek
  • aslan kocayınca sıçan deliği gözetir
  • aslan kükrerse atın ayağı kösteklenir
  • aslan postunda, gönül dostunda
  • aslan yatağından belli olur

Birleşik Kelimeler: aslanağzı, aslankulağı, aslankuyruğu, aslan payı, aslanpençesi, aslansütü, aslan yürekli, dağ aslanı, denizaslanı, gemi aslanı, Yeni Dünya aslanı

[isim]

[gök bilimi]

  • Zodyak üzerinde Yengeç ile Başak arasında yer alan takımyıldızın adı

ASTAR (Kelime Kökeni: Farsça āster)

[isim]

  • Giyecek, perde, çanta, ayakkabı vb. şeylerde, kumaşın veya derinin iç tarafına geçirilen ince kat
  • Sıvanacak, boyanacak yerlere boyadan önce sürülen kat

    Siz hiç eski tahtalara yağlı boya yaptınız mı? / Bütün iş ilk çekilen boyadadır, astarda - Behçet Necatigil

  • Gemicilikte bir şeyi sağlamlaştırmak için kullanılan bez, halat, ağaç vb

Ata Sözleri ve Deyimler

  • astar bol olmayınca yüze gelmez
  • astarı yüzünden pahalı olmak (veya pahalıya gelmek)
  • astar sürmek (veya vurmak veya çekmek)

Birleşik Kelimeler: astar boyası, astar kaplama, aslı astarı

ATLAS (Kelime Kökeni: Arapça aṭlas)

[isim]

  • Yüzü parlak, sık dokunmuş bir ipekli kumaş türü, saten

Birleşik Kelimeler: atlas çiçeği, atlas kemiği

[isim]

[coğrafya]

  • Dünyanın, bir ülkenin, bir bölgenin fiziksel ve siyasal coğrafyası ile ekonomi, tarih vb. konularda toplu bilgi vermek için bir araya getirilmiş coğrafya haritaları derlemesi
  • Bir konuyu açıklamak için hazırlanmış resim veya levhalardan oluşmuş kitap

    Anatomi atlası. Dil atlası.

    Atıldığın bu macerada yolunu kaybedecek olursan bu düş atlasının sayfalarını karıştırabilirsin. - İhsan Oktay Anar

Birleşik Kelimeler: dil atlası, gök atlası

İRSAL (Kelime Kökeni: Arapça irsāl)

[isim]

[eskimiş]

  • Gönderme