NESNELLEŞMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

NESNELLEŞMEK harflerini içeren 6 harfli 21 kelime bulunuyor. 6 harfli NESNELLEŞMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

EŞLEME10, EŞELEK9, ŞEKLEN9, ESLEME8, ESNEME8, MESLEK8, MESKEN8, MESELE8, SEKMEN8, SEKLEM8, EKLEME7, ENEMEK7, ENENME7, ELLEME7, ELEMEK7, ELENME7, KESENE7, KELEME7, MELEKE7, NESNEL7, SEKENE7

EKLEME

[isim]

  • Eklemek işi

[sıfat]

  • Eklenmiş

Birleşik Kelimeler: ekleme dişi

ENEMEK

[-i]

  • İğdiş etmek

ENENME

[isim]

  • Enenmek işi

ELLEME

[isim]

  • Ellemek işi

    Kuş yuvasındaki yumurtayı ellemeye gelmez. - Necati Cumalı

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Elle seçilmiş, iyi

    Elleme kömür.

ELEMEK

[-i]

  • Elek yardımıyla ayıklamak veya incesini kabasından ayırmak, elekten geçirmek

    Eledim eledim höllük eledim / Aynalı beşikte bebek beledim - Halk türküsü

  • Sınav veya yarışma yoluyla en iyileri seçmek
  • İpliği elemgeden geçirip yumak yapmak

[mecaz]

  • Gözden geçirmek, ayıklamak, iyisini kötüsünden ayırmak

[spor]

  • Bir yarışmacıyı yarışma dışı bırakmak, elimine etmek

ELENME

[isim]

  • Elenmek işi

[spor]

  • Yenilen oyuncu veya takımın yarışmalardan çıkması

KESENE

[isim]

[halk ağzında]

  • Sözleşme, yazılı anlaşma
  • Götürü veya toptan satış

    Şimdi bu, kesene işlerine girişiyor, mekteplere ekmek veriyor. Trabzonlu bir ortakla bir eskici koltukçu dükkânı işletiyor. - Memduh Şevket Esendal

KELEME

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Sürülmeden bırakılmış (tarla)
  • Bakımsız bırakılmış (bağ veya bahçe)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • keleme olmak

MELEKE (Kelime Kökeni: Arapça meleke)

[isim]

  • Tekrarlama sonucu kazanılan yatkınlık, alışkanlık

    Bütün melekelerim yerinde olduğu hâlde kendimde değildim. - Necip Fazıl Kısakürek

[ruh bilimi]

[felsefe]

  • Yeti
  • Yelken makarası

NESNEL

[sıfat]

  • Nesne ile ilgili, nesneye ilişkin, öznel karşıtı

[mecaz]

  • Gerçeğe varmak amacıyla, taraf tutmadan inceleme yapan, hüküm veren, objektif

[felsefe]

  • Bireyin kişisel görüşünden bağımsız olan, objektif

SEKENE (Kelime Kökeni: Arapça sekene)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir yerde oturanlar, sakinler

ESLEME

[isim]

  • Eslemek işi

ESNEME

[isim]

  • Esnemek işi

    Mahmur, esnemelerle dolu bir sesle tanıdık adları sıraladı. - Attila İlhan

MESLEK (Kelime Kökeni: Arapça meslek)

[isim]

  • Belli bir eğitim ile kazanılan, sistemli bilgi ve becerilere dayalı, insanlara yararlı mal üretmek, hizmet vermek ve karşılığında para kazanmak için yapılan, kuralları belirlenmiş iş

    Araya giren yıllar zarfında meslekten kopunca eski arkadaşlarıyla ünsiyeti de kopmuştu. - Osman Aysu

  • Uğraş

[felsefe]

  • Öğreti

[felsefe]

  • Dizge

[eskimiş]

  • Çığır, okul, ekol

    Edebî meslekler.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesleğinin eri (veya erbabı) olmak
  • meslek edinmek

Birleşik Kelimeler: meslek içi eğitim, meslek yaşamı, serbest meslek

MESKEN (Kelime Kökeni: Arapça mesken)

[isim]

  • Konut(I)

    Bu acayip meskeninde yaz kış kalın kepeneğe sarılmış otururdu. - Memduh Şevket Esendal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesken tutmak