NAZİLEŞTİRME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
NAZİLEŞTİRME harflerini içeren 5 harfli 139 kelime bulunuyor. 5 harfli NAZİLEŞTİRME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Nazileştirme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Nazileştirme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
EŞLEM9,
ANELE (Kelime Kökeni: İtalyanca anello)
- Gemilerde türlü işlerde kullanılan bir tür demir halka
ANTRE (Kelime Kökeni: Fransızca entrée)
-
Giriş
Bir müddet sonra her ikisi de büyük antreden çıkıp kaybolurlar. - Ahmet Muhip Dranas
- Başlangıç yemeği
ALENİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿalenī)
-
Açık, ortada, meydanda, herkesin içinde yapılan
Siz bugüne kadar zevcenizin vicdansızca ve aleni hıyanetine, edepsizliğine tahammül ettiniz. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
Birleşik Kelimeler: aleni tadat
ENTEL (Kelime Kökeni: Fransızca intellectuelle'den)
- Entelektüel olmaya özenen ancak bunun için gerekli olan niteliği kazanmamış (kimse)
-
Sahte aydın
Gençlerin bazıları entellerle birlikte olmaktan gurur duyduklarını söylüyorlar. - Tomris Uyar
Ata Sözleri ve Deyimler
- entel takılmak
İRİTE (Kelime Kökeni: Fransızca irrité)
- `Sinirlendirmek, rahatsız etmek` ve tıp alanında `tahriş etmek, kaşındırmak` anlamında irite etmek birleşik fiilinde kullanılan bir söz
İTİLA (Kelime Kökeni: Arapça iʿtilāʾ)
-
Yücelme
Beşer denen kuş doymaz itilalara. - Tevfik Fikret
- Yükselme
Ata Sözleri ve Deyimler
- itila etmek
İTİNA (Kelime Kökeni: Arapça iʿtināʾ)
-
Özen
Büyük bir itina ile yalancı dolma doldurdu. - Halide Edip Adıvar
Ata Sözleri ve Deyimler
- itina etmek
İLERİ
- Herhangi bir şeye göre daha ötede olan yer, geri karşıtı
-
Bir şeyin ulaşılacak yönü
Yolun ilerisi düz.
- Henüz gelmemiş zaman, gelecek, sonra
-
Önde bulunan
İleri karakol. İleri hat.
-
Doğrusundan daha çok gösteren (saat)
Saat beş dakika ileridir.
-
Benzerlerini geride bırakmış
İleri fikirler.
-
Öne doğru, ileri doğru
Masayı biraz ileri çekelim.
-
`Amaca doğru durmadan yürü` anlamında kullanılan bir seslenme sözü
Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri! - Atatürk
- Temel duruşta ayak uçlarının gösterdiği yön
Ata Sözleri ve Deyimler
- ileri (veya ileriye) gitmek
- ileri almak
- ileri atılmak (veya çıkmak)
- ileri geçmek
- ileri gelmek
- ileri götürmek
- ilerisine gitmek
- ileri sürmek
- ileri varmak
- ileriyi görmek
Birleşik Kelimeler: ileri gelen, ileri geri, ileri görüş, ileri gözetleyici, ileri karakol, ileri teknoloji, ileri uç, ileri vites
İLETİ
- Yazı veya sözle verilen, gönderilen bilgi, mesaj
LİRET (Kelime Kökeni: Fransızca lirette)
- İtalya'nın para birimi
LİNET (Kelime Kökeni: Arapça līnet)
- İshal
LİTRE (Kelime Kökeni: Yunanca)
- Sıvıları ölçmede kullanılan, bir desimetreküp hacminde ölçü birimi
-
Bu birimde bir kabın alabileceği miktarda olan
Şimdi yedek iki litre kan var elimizde. - Necati Cumalı
Birleşik Kelimeler: dekalitre, desilitre, hektolitre, mililitre, santilitre
LANET (Kelime Kökeni: Arapça laʿnet)
-
Tanrı'nın merhametinden yoksun olma
Başıma yağan bu ana laneti beni ürpertiyor. - Yusuf Ziya Ortaç
-
Kötü, berbat, çok kötü
Lanet bir adam.
-
Bir ilenme sözü
Lanet, filozofum diyerek ortaya çıkıp Allah'a ve kullara karşı hezeyan eden tımarhanelik herifler! - Ömer Seyfettin
Ata Sözleri ve Deyimler
- lanet etmek
- lanet okumak
- lanet olsun!
LATİN
- İtalya'da Latium bölgesi halkından olan kimse
- Latin halkları
Birleşik Kelimeler: Latin çiçeği, Latin dilleri, Latin halkları, Latin harfleri, Latin yelkeni
NELER
-
çok ve çeşitli şeyler
Bugün neler gördük.
Ata Sözleri ve Deyimler
- ne âlem
- ne âlemde?
- ne alıp veremiyor?
- ne arar (veya onda ... ne gezer)
- ne arıyor
- ne biçim?
- ne buyrulur?
- ne çare
- ne çıkar
- ne çiçektir, biliriz
- ne dedim de
- ne demek?
- ne demek olsun
- ne demeye
- ne denir (veya dersin)
- ne denli
- ne de olsa
- ne dese beğenirsin?
- nedir ki
- ne diye?
- ne ekersen onu biçersin
- ne fayda
- ne gam
- ne gezer
- ne gibi?
- ne gözle bakmak
- ne güne duruyor?
- ne günlere kaldık!
- ne haber?
- ne hacet
- ne haddine!
- ne hâlde?
- ne hâli varsa görsün
- ne hikmetse (veya hikmettir)
- ne idiği belirsiz
- ne imiş?
- ne ise
- ne istediğini bilmek
- ne iyi!
- ne kadar
- ne kadar olsa
- ne kadar varsa
- ne lazım
- neler de neler, maydanozlu köfteler
- neler neler
- ne mal olduğunu bilmek (veya anlamak)
- ne mene
- ne menem
- ne mümkün
- ne münasebet!
- ne o?
- ne olacak!
- ne olduğunu bilememek
- ne oldum delisi olmak
- ne olur (veya olursun veya olursunuz)
- ne olursa olsun
- ne oluyor?
- ne pahasına olursa olsun
- ne söylüyorsun?
- ne var ki
- ne yaparsın (veya yapmalı) ki
- ne yapıp yapıp
- ne yaptığını bilmemek
- ne yazar
- ne yazık ki
- neye uğradığını bilememek (veya anlamamak veya şaşırmak)
- neyin nesi (kimin fesi)
- neyleyim
- neymiş
- ne yüzle