NAMEVCUT Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

NAMEVCUT harflerini içeren 4 harfli 23 kelime bulunuyor. 4 harfli NAMEVCUT kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

VECT13, VECA13, MEVT11, ENVA10, NEVA10, VENA10, CUMA9, ACEM8, ACUN8, AMUT6, MUTA6, MAUN6, TAMU6, UTMA6, ANUT5, ENAM5, EMAN5, META5, NEMA5, NAME5, TEMA5, TAUN5, TANE4

TANE (Kelime Kökeni: Farsça dāne)

[isim]

  • Herhangi bir sayıda olan şey, adet
  • Bazı bitkilerin tohumu

    İşçiler buğdayı savurmakta ve taneyi samandan ayırmaktadır. - Necip Fazıl Kısakürek

[bitki bilimi]

  • Çekirdekli küçük meyve

    Üzüm tanesi. Nar tanesi.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tane bağlamak

Birleşik Kelimeler: tane tane, bir tane, buğdaysı tane

ANUT (Kelime Kökeni: Arapça ʿanūd)

[sıfat]

[eskimiş]

  • İnatçı

    Bu haşin, anut, katil mazinin anif tahakkümü yalnız Türklere, yalnız Türkiye'ye mahsus değildi. - Ömer Seyfettin

ENAM (Kelime Kökeni: Arapça enām)

[isim]

[eskimiş]

  • Yaratılmış bütün canlılar
  • Halk

[isim]

[eskimiş]

[din bilgisi]

  • İçinde Kur'an'dan bazı ayet ve surelerin bulunduğu dua kitabı

EMAN (Kelime Kökeni: Fransızca éman)

[isim]

  • Radyoaktif cisimlerde ölçü birimi

META (Kelime Kökeni: Arapça metāʿ)

[isim]

  • Mal, ticaret malı

[ticaret]

  • Sermaye

    Batı'dan aldığımız öteberi arasında en kıymetli meta kendi memleketimizi karış karış dolaşma arzusu olmalıdır. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

NEMA (Kelime Kökeni: Arapça nemā)

[isim]

[eskimiş]

  • Büyüme, gelişme, çoğalma

[ekonomi]

  • Faiz, ürem

NAME (Kelime Kökeni: Farsça nāme)

[isim]

[eskimiş]

  • Mektup

    Ertesi sabah tam demir alırken kaptanıderyanın bir namesini aldı. - Nazım Hikmet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • name okumak

Birleşik Kelimeler: ahitname, amanname, bahname, beyanname, celpname, davetname, ehliyetname, emirname, falname, fetihname, havalename, ibraname, icazetname, iddianame, ihbarname, ihtarname, istidaname, istifaname, ithafname, ithamname, itimatname, izinname, kanunname, kararname, kefaletname, kıyafetname, menakıpname, muahedename, muahezename, muhabbetname, mukavelename, muvafakatname, müdafaaname, nasihatname, nizamname, pendname, ruhsatname, ruzname, salname, seyahatname, silsilename, siyasetname, şartname, şecerename, şehadetname, şehname, şikâyetname, taahhütname, tabirname, takdirname, talepname, talimatname, talimname, tandırname, tarifname, tasdikname, tavsiyename, taziyetname, telgrafname, temlikname, teşekkürname, vakayiname, vakıfname, vasiyetname, vekâletname, velayetname, zabıtname, zeyilname

TEMA (Kelime Kökeni: İtalyanca tema)

[isim]

  • Asıl konu, temel motif, ana konu

    Anıtın teması, Kurtuluş Savaşı'ydı. Tablonun teması.

[edebiyat]

  • Öğretici veya edebî bir eserde işlenen konu, düşünce, görüş, tem, ana konu

[müzik]

  • Bir besteyi oluşturan temel motif, ana konu

TAUN (Kelime Kökeni: Arapça ṭāʿūn)

[isim]

[eskimiş]

[tıp]

  • Veba

AMUT (Kelime Kökeni: Arapça ʿamūd)

[isim]

  • Dik durma

[matematik]

  • Dikme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • amuda kalkmak

Birleşik Kelimeler: amudufıkari

MUTA (Kelime Kökeni: Arapça muʿṭā)

[isim]

[eskimiş]

  • Veri

[isim]

[eskimiş]

  • Geçici kazanç
  • Muta nikâhı

Birleşik Kelimeler: muta nikâhı

MAUN (Kelime Kökeni: (Amerika yerlilerinin dillerinden))

[isim]

[bitki bilimi]

  • Tespih ağacıgillerden, Hindistan ve Honduras'ta yetişen büyük bir orman ağacı, akaju (Swietenia mahagoni)
  • Bu ağacın parlak kırmızımtırak renkte, sert ve iyi cilalanan kerestesi

[sıfat]

  • Bu keresteden yapılan

    Emekli ajan, alınmış gibi maun masanın arkasında oturan kişiyi süzdü. - Osman Aysu

TAMU (Kelime Kökeni: Soğdca)

[isim]

[eskimiş]

[din bilgisi]

  • Cehennem

    Cehennem inancında tamu sözcüğünün anlattığı belli bir cehennem tasarımı yoktur. - Melih Cevdet Anday

UTMA

[isim]

  • Utmak işi

ACEM (Kelime Kökeni: Arapça ʿacem)

[isim]

[müzik]

  • Klasik Türk müziğinde mi notasına yakın bir perde

Birleşik Kelimeler: acemaşiran, acembuselik, acemkürdi

[isim]

  • İranlı
  • İran ülkesi

Birleşik Kelimeler: Acem halayı, Acem işi, Acem kılıcı, Acem lalesi, Acem pilavı