NAKLİYATÇILIK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler
NAKLİYATÇILIK harflerini içeren 8 harfli 33 kelime bulunuyor. 8 harfli NAKLİYATÇILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ÇIYANLIK15,
KANLILIK
- Kanlı olma durumu
Birleşik Kelimeler: ağırkanlılık, delikanlılık, serinkanlılık, sıcakkanlılık, soğukkanlılık
KALINLIK
- Kalın olma durumu
-
Cisimlerde uzunluk ve genişlik dışında üçüncü boyut
Bu beş katlı Galata kulesi kalınlığındaki korkunç apartmanın sakinleri hep debdebe içinde yüzmüş insanlarmış. - Sait Faik Abasıyanık
Birleşik Kelimeler: ensesi kalınlık
NAKLİYAT (Kelime Kökeni: Arapça naḳliyyāt)
- Taşıma işleri, taşımacılık
NATIKALI
- Düzgün ve iyi konuşan
TANIKLIK
- Tanık olma durumu, şahitlik, şehadet
-
Tanığın yaptığı iş, şahitlik, şehadet
Yalnızca eylemlerimizin değil tanıklıklarımızın da bizi kirletebileceğini sezdiğimi, tiksintiyle kendi dışıma devrildiğimi anımsıyorum. - Reha Mağden
Ata Sözleri ve Deyimler
- tanıklık etmek
AYLAKLIK
-
Aylak olma durumu, işsizlik, avarelik
Çalışmaktan yorulunca böyle geçici aylaklıklarla dinleniyorum. - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- aylaklık etmek
KAYNAKLI
-
Belli bir kaynaktan gelen
O zaman da bunun egzotik kaynaklı bir ilgi olabileceğini düşünmüştüm. - Adalet Ağaoğlu
- Kaynak yapılmış
KAYTANLI
-
Kaytanı olan, kaytanla dikilmiş
Sonunda, koynundan kaytanlı bir muska çıkardı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
YALITKAN
- Elektrik iletkenliği sıfır veya çok zayıf olan (cisim veya madde), izolatör, iletken karşıtı
- Herhangi bir teması, sürtünmeyi önlemek için elektrik iletkenlerini saran, koruyan porselen, kauçuk vb. madde
YATAKLIK
- Yatak yapmaya uygun
-
Üzerine yatak serilen tahta veya maden kerevet, karyola
Yataklığın etrafında bir şeyin dolaştığına, süründüğüne dikkat ettim. - Halit Ziya Uşaklıgil
- Suçluları barındırma, gizlice yardım etme
Ata Sözleri ve Deyimler
- yataklık yapmak (veya etmek)
ALÇAKLIK
- Alçak olma durumu, denaet, pespayelik
- Alçakça davranış, habaset, şenaat
ÇANAKLIK
- Vigla
ÇALKANTI
-
Deniz ve gölde dalgalanma
Kaptan, gemiyi ağzına kadar doldurmuş, gemi yan yatmış, bir deniz çalkantısıyla alabora olmuş. - Nazım Hikmet
- Çalkanmış şey
- Kalbur yardımıyla ayrılan çer çöp
-
Coşku
Lodos rüzgârı es esebildiğine / Dinmesin gönlümdeki çalkantı - Behçet Necatigil
-
Kargaşa ve bunalımın yol açtığı düzensiz, karışık, sıkıntılı durum
Beraat etmen büyük çalkantı yaratır basında. - Çetin Altan
Birleşik Kelimeler: çalkantı sacı
ÇATALLIK
- Çatal konulan yer
KANATÇIK
- Küçük kanat
- Baklagillerin çiçek tacında bulunan, yan iki taç yapraktan her biri
- Kuşların başparmak ve birinci parmak kemiklerine bağlı teleklerinin bütünü