MÜZİKSEVERLİK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

MÜZİKSEVERLİK harflerini içeren 8 harfli 41 kelime bulunuyor. 8 harfli MÜZİKSEVERLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

VERİMSİZ19, EVSİZLİK18, MÜVEKKİL17, VEZİRLİK17, KESİMEVİ16, SİVRİLME16, SEVİLMEK16, EVRİLMEK15, SEVERLİK15, SERVİLİK15, VERİLMEK15, KİRVELİK14, KÜREKSİZ14, MÜZEKKER14, EKLEMSİZ13, EKMEKSİZ13, KEMERSİZ13, KEMİKSİZ13, RİMELSİZ13, SEZİLMEK13, SEMİZLİK13, ERSİZLİK12, ERKEKSİZ12, SÜRMELİK12, SEKİZLİK12, ESMERLİK10, EKSİLMEK10, KEKREMSİ10, KESMELİK10, KESMİKLİ10, KESİLMEK10, KESİMLİK10, RESMİLİK10, RESİMLİK10, SERİLMEK10, ESRİKLİK9, İRKİLMEK9, İKİLEMEK9, KEMERLİK9, KEMRELİK9, SİRKELİK9

ESRİKLİK

[isim]

  • Sarhoş olma durumu

İRKİLMEK

[nesnesiz]

  • Ürkerek geri çekilir gibi olmak

    Elimi omzuna koyuyorum. İrkiliyor, sertçe çeviriyor bakışını. - Erhan Bener

  • Şaşırıp duraklamak

    İnsanlar iki büklüm olup düştükleri konduların içinde dozer kasnaklarının sesiyle irkildiler. - Lâtife Tekin

[biyoloji]

  • Vücudun bir yeri dışarıdan gelen bir uyarıcının etkisiyle kanlanıp şişmek, taharrüş etmek

[halk ağzında]

  • Akan bir şey, bir engel karşısında duraklayıp birikmek

İKİLEMEK

[-i]

  • Bir şeyin sayısını ikiye çıkarmak
  • Tekrarlamak, yinelemek

[halk ağzında]

  • Tarlayı iki kez sürmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikile!

KEMERLİK

[isim]

  • Bazı işçi ve satıcıların araç veya gereçlerini koymak için bellerine taktıkları, gözlere ayrılmış, bez, tahta, meşin veya metal bağ

[sıfat]

  • Kemer yapmaya elverişli

    Kemerlik deri.

KEMRELİK

[isim]

  • Gübrelik

SİRKELİK

[sıfat]

  • Sirke yapmaya yarar

    Sirkelik üzüm.

[isim]

  • Sirke kabı

ESMERLİK

[isim]

  • Esmer olma durumu

    Su hep akıyor, toprak her an biraz daha koyulaşarak esmerliğini buluyordu. - Tarık Buğra

EKSİLMEK

[nesnesiz]

  • Azalmak, az duruma gelmek

    Doktorun eksilmeyen güleçliğini, cana yakınlığını maske sanıyor. - Tarık Buğra

  • Bulunmamak, var olmamak, rastlanmamak

    Bu dağdan kar eksilmez.

KEKREMSİ

[sıfat]

  • Tadı az kekre olan

    Buzlaşmış, hafifçe kekremsi birayı büyük bir zevk duyarak içti. - Cahit Uçuk

  • Genzi yakan, buruk (koku)

    Bu kekremsi kokunun dimağa tesirini bu semtte yatıp kalkanlar bilirler. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Suratı asık, yüzü gülmeyen (kimse)

KESMELİK

[isim]

  • Kesme taş çıkarılan ocak

KESMİKLİ

[sıfat]

  • İçinde kesmik bulunan

KESİLMEK

[nesnesiz]

  • Kesme işi yapılmak, katolunmak
  • Bitkin duruma gelmek, gücü, takati kalmamak, çok yorulmak

    Sonunda elleri, ayakları yorgunluktan kesilerek uzanıyorlardı yattıkları hasırlara. - Necati Cumalı

  • Gibi olmak, benzemek, dönmek

    Senelerden beri hizmetçinin, sütninenin türlü çeşidi ile uğraşa uğraşa insan sarrafı kesilmiş. - Reşat Nuri Güntekin

  • Süt, ayran vb. bozulmak, ekşimek
  • Dinmek

    Rüzgâr kesilmiş, toprak üstüne yalın ayak basılmayacak kadar ısınmıştı. - Necati Cumalı

  • Sona ermek

    Tam umudumuz kesilecek gibi olup da epey üzüldükten sonra kapı tokmağı tak ederdi. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Akmamak

    Su kesilmek.

  • Akım gelmez olmak

    Dışarıdan biri mi geldi de onları söndürdü yoksa şehir cereyanı mı kesilmiş? - Reşat Nuri Güntekin

  • Kendinden önceki kelimeyi `olmak` anlamıyla pekiştiren bir fiil

    Acele yürümeden nefesi tıkanmış ve heyecandan yüzü kıpkırmızı kesilmiş bir hâlde ihtiyarın yanına girdi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Son veya aralık verilmek

    Okulda cumartesi günleri dersler saat kaçta kesiliyor? - Ayla Kutlu

  • Kendini herhangi bir şey gibi göstermek

    Üçüncü gün sabahı, o bir kuzu oldu, ben bir iradeli aslan kesildim. - Aka Gündüz

  • Tutulmak, kapatılmak
  • Makaslanmak
  • Durmak

    Muazzez cevap vermedi ve münakaşa kesildi. - Peyami Safa

[-den]

  • Yoksun kalmak

    Çocuk yiyip içmeden kesildi. - Reşat Nuri Güntekin

  • Sünnet olmak

    Galip Baba, çeker gider diye çocuk kesilinceye dek böyle yapmayı uygun görmüştü. - Muzaffer İzgü

[argo]

  • Çok beğenmek, çok hoşlanmak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kesilen baş yerine konmaz

KESİMLİK

[sıfat]

  • Kesime elverişli (hayvan)

RESMÎLİK

[isim]

  • Resmî olma durumu, resmiyet, formellik

RESİMLİK

[isim]

  • Resim takmaya yarayan çerçeve

    Nevin salonda asabi dolaşıyor, bazı küçük vazoların, resimliklerin, heykellerin yerlerini değiştiriyor. - Peyami Safa

  • Albüm