MÜTEVAZİN Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
MÜTEVAZİN harflerini içeren 4 harfli 57 kelime bulunuyor. 4 harfli MÜTEVAZİN kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ÜVEZ15,
İNAT (Kelime Kökeni: Arapça ʿinād)
-
Bir konuda direnme, ayak direme, diretme, direnim
Okumak, eczacı olmak bu sayılı inatlarından biri ve ilkidir. - Tarık Buğra
-
Birine karşı çıkma, karşı düşünce ileri sürme
İddia kızışmış, âdeta inat hâlini almıştı. - Ömer Seyfettin
- İnatçı
Ata Sözleri ve Deyimler
- inadım inat olmak
- inadı tutmak
- inat etmek
Birleşik Kelimeler: eşek inadı, gâvur inadı, katır inadı, keçi inadı
İANE (Kelime Kökeni: Arapça iʿāne)
-
Yardım
Sen birkaç kuruş iane verirsen belki bir şey olur. - Memduh Şevket Esendal
NİTE
- Nasıl, niçin
TANE (Kelime Kökeni: Farsça dāne)
- Herhangi bir sayıda olan şey, adet
-
Bazı bitkilerin tohumu
İşçiler buğdayı savurmakta ve taneyi samandan ayırmaktadır. - Necip Fazıl Kısakürek
-
Çekirdekli küçük meyve
Üzüm tanesi. Nar tanesi.
Ata Sözleri ve Deyimler
- tane bağlamak
Birleşik Kelimeler: tane tane, bir tane, buğdaysı tane
TEİN (Kelime Kökeni: Fransızca théine)
- Çayda bulunan ve kafein niteliğinde olan etkili madde
ÂMİN (Kelime Kökeni: Arapça āmīn)
- `Öyle olsun, Allah kabul etsin` anlamlarında, duaların arasında ve sonunda kullanılan bir söz
- Amonyaktaki hidrojen yerine, tek değerli hidrokarbonlu köklerin geçmesiyle oluşan ürünlerin genel adı
AMİT (Kelime Kökeni: Fransızca amide)
- Amonyağın hidrojeni yerine bir asit kökünün geçmesiyle oluşan birleşiklerin sınıf adı
ENAM (Kelime Kökeni: Arapça enām)
- Yaratılmış bütün canlılar
- Halk
- İçinde Kur'an'dan bazı ayet ve surelerin bulunduğu dua kitabı
EMİN (Kelime Kökeni: Arapça emīn)
-
Güvenli
Bebesini emin ellere mi bırakmıştı acaba? - Ayşe Kulin
-
Sakıncasız, emniyetli, tehlikesiz
Dağlar hiçbir zaman emin değildir. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Şüphesi olmayan
Pek büyük bir serveti olduğundan emin idiler. - Halit Ziya Uşaklıgil
-
Osmanlı Devleti'nde bazı devlet görevlerindeki sorumlu kişi
Şehremini.
Ata Sözleri ve Deyimler
- emin olmak
Birleşik Kelimeler: yediemin, defter emini, sandık emini, sürre emini, şehremini
EMAN (Kelime Kökeni: Fransızca éman)
- Radyoaktif cisimlerde ölçü birimi
İNME
-
İnmek işi
Büzülüp kaldığım köşede sabahın bir an evvel olmasını, güneşin bir saat evvel arza inmesini bekliyorum. - Etem İzzet Benice
- Vücudun bir bölümünde hareket ve hissetmenin kalkması, felç, nüzul, paralizi
Ata Sözleri ve Deyimler
- inme inmek
Birleşik Kelimeler: dağdan inme, tepeden inme
İNAM
- Emanet, vedia
İTME
-
İtmek işi
Bir ayağıyla koltukları itmeyi sürdürürken bir yandan da oğlunun beslenme çantasını hazırlıyordu. - Elif Şafak
Birleşik Kelimeler: öz itme
İMAN (Kelime Kökeni: Arapça īmān)
- İnanç
-
Güçlü inanç, inan
Kalpleri vatan aşkı ve imanı ile doluydu. - Hüseyin Cahit Yalçın
Ata Sözleri ve Deyimler
- imana gelmek
- imana getirmek
- iman etmek
- iman getirmek
- imanı gevremek
- imanım
- imanına kadar
- imanı yok
Birleşik Kelimeler: iman sahibi, iman tahtası
MİNE (Kelime Kökeni: Farsça mīnā)
- Metal eşya üzerine vurulan renkli cam katmanı
- Saat kadranı
- Dişlerin taç kısmını kaplayan beyaz ve sert doku
- İnce ve parlak nakış
Birleşik Kelimeler: mine çiçeği, ağaç minesi