MÜSTEŞARLIK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

MÜSTEŞARLIK harflerini içeren 5 harfli 127 kelime bulunuyor. 5 harfli MÜSTEŞARLIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÜŞMEK11, KÜŞAT10, KAMIŞ10, SARIŞ10, SATIŞ10, TAŞIM10, TAŞSI10, ARTIŞ9, AŞLIK9, ALKIŞ9, KIŞLA9, KÜSME9, KÜMES9, KARIŞ9, KAŞLI9, KARŞI9, KALIŞ9, MAŞER9, SÜMER9, SÜMEK9, SÜRME9, ŞIRAK9, ŞARKI9, ŞATIR9, TIRAŞ9, TAŞLI9, TAŞIL9, ASTIM8, EŞKAL8, KISMA8, KASIM8, MISRA8, MASTI8, RÜESA8, SITMA8, SIRMA8, SIMAK8, SIKMA8, SÜTRE8, SÜREK8, SÜRAT8, SARIM8, SATIM8, TÜMEL8, TASIM8, TELAŞ8, ÜSERA8, ÜSTEL8, ÜTMEK8, ÜRKME8, ÜLSER8, ÜMERA8, ARTIM7, ASLIK7, ATMIK7, ASKLI7, ALKIM7, ELMAS7, EMSAL7, ISTAR7, ISLAK7, ISKAT7, IRMAK7, KÜTLE7, KÜLTE7, KATIM7, KASEM7, KASIR7, KASIT7, KASLI7, KALIM7, KIRMA7, KILMA7, MARTI7, MELAS7, MASKE7, RAKIM7, RASIT7, SIRAT7, SALIK7, SARIK7, SAKLI7, SAKIT7, SELAM7, SATIR7, TIMAR7, TIKMA7, TÜREL7, TARIM7, TAKIM7, TEMAS7, ÜLKER7, ARKIT6, ARTIK6, ASKER6, ALTES6, ALTIK6, EMLAK6, ITLAK6, ILTAR6, KITAL6, KREMA6, KAMET6, KAMER6, KARLI6, KATLI6, KATIR6, KARST6, KASET6, KALEM6, KALIT6, KESAT6, KIRAT6, KEMAL6, KELAM6, METAL6, MARKE6, MAKET6, MERAK6, SERAK6, TIRAK6, TERAS6, KATRE5, KETAL5, RAKET5, REKAT5, TRAKE5

KATRE (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṭre)

[isim]

[eskimiş]

  • Damla

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katresi kalmadı (veya yok)

KETAL

[isim]

  • Çirişli bir tür parlak bez

RAKET (Kelime Kökeni: Fransızca raquette)

[isim]

[spor]

  • Masa tenisi, tenis vb. oyunlarda topa vurmak için kullanılan, oval tahta bir kasnağa gerilmiş bir ağla veya lastikle kaplanmış saplı araç, vuraç

REKÂT (Kelime Kökeni: Arapça rekʿat)

[isim]

[din bilgisi]

  • Namazda bir kıyam, bir rükû ve iki secdeden oluşan bölüm

    Öğle namazının kaç rekât olduğunu unutmuş, aklında hiç namaz suresi kalmamıştı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

TRAKE (Kelime Kökeni: Fransızca trachée)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Soluk borusu
  • Eklem bacaklılarda bulunan özel solunum kanalları

ARKIT

[isim]

[halk ağzında]

  • Köy evlerinde kapıların arkasına konulan kalın kuşak

ARTIK

[sıfat]

  • İçildikten, yenildikten veya kullanıldıktan sonra geriye kalan

[isim]

  • Bir şeyin harcandıktan veya kullanıldıktan sonra artan bölümü

    Kumaş artığı.

    Dibinde bir yudumluk kararmış çay artığı vardı. - Yusuf Atılgan

  • Daha çok, daha fazla

[zarf]

  • (a'rtık) Bundan böyle, bundan sonra

    Artık onlar en lüks gazino ve barlara gidiyorlar, gecelerini oralarda geçiriyorlardı. - Tarık Buğra

[isim]

[müzik]

  • Büyük ve tam aralıkların yarım ses artmış hâli

Birleşik Kelimeler: artık değer, artık emek, artık göl, artık gün, artık yıl, eksik artık, üretim artığı

ASKER (Kelime Kökeni: Arapça ʿasker)

[isim]

  • Orduda görev yapan erden generale kadar herkes

    Adına ve şimdi gördüğüm şahsiyetine zaten hayran olduğum büyük askerin bu alakası beni heyecana düşürmüştü. - İbrahim Alâeddin Gövsa

  • Askerlik görevi veya ödevi

    Askerden dönmek.

  • Er

    Dışarıda kolları kırmızı beyaz işaretli askerlerin taşıdığı boş sedyeler süratle uzaklaşıyor. - Nazım Hikmet

[sıfat]

  • Topluluk düzenine saygısı olan, disiplinli

    Asker adam.

[sıfat]

  • Yurdunu iyi koruyan, kahraman özelliği taşıyan

    Asker millet.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • asker çıkarmak
  • askere alınmak
  • askere çağrılmak
  • askere gitmek
  • asker etmek (veya eylemek)
  • asker gibi
  • asker olmak

Birleşik Kelimeler: asker hastanesi, asker kaçağı, asker ocağı, asker tayını, kazasker, serasker, yedek asker, hassa askeri

ALTES (Kelime Kökeni: Fransızca altesse)

[isim]

  • Prens ve prenseslere verilen şeref unvanı
  • Bu unvanı taşıyan kimse

ALTIK

[isim]

[mantık]

  • Konusu ile yüklemi aynı olan, biri tümel olumlu, biri tikel olumlu; biri tümel olumsuz, biri tikel olumsuz iki önerme arasındaki bağlantı durumu: `Kimi insanlar fânidir` önermesi `Bütün insanlar fânidir` önermesinin altığı olur

EMLAK (Kelime Kökeni: Arapça emlāk)

[isim]

  • Ev, arsa, bahçe vb. taşınamayan mal ve mülklerin ortak adı, taşınmazlar, gayrimenkul

    Eline geçen serveti emlake yatırıyordu. - Ercüment Ekrem Talu

Birleşik Kelimeler: emlak bürosu, emlak kredisi, emlak vergisi

ITLAK (Kelime Kökeni: Arapça iṭlāḳ)

[isim]

[eskimiş]

  • Salıverme, koyuverme
  • Genelleme

ILTAR

[isim]

[halk ağzında]

  • Çoban köpeklerinin boğazına takılan çivili demir

KITAL (Kelime Kökeni: Arapça ḳitāl)

[isim]

[eskimiş]

  • Vuruşma, birbirini öldürme
  • Savaş

KREMA (Kelime Kökeni: İtalyanca crema)

[isim]

  • Bir tür yumurtalı süt tatlısı
  • Kaymak
  • Kevgirden geçirilmiş sütle koyulaştırılmış çorba