MÜSTESNA Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
MÜSTESNA harflerini içeren 4 harfli 23 kelime bulunuyor. 4 harfli MÜSTESNA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ANÜS7,
TANE (Kelime Kökeni: Farsça dāne)
- Herhangi bir sayıda olan şey, adet
-
Bazı bitkilerin tohumu
İşçiler buğdayı savurmakta ve taneyi samandan ayırmaktadır. - Necip Fazıl Kısakürek
-
Çekirdekli küçük meyve
Üzüm tanesi. Nar tanesi.
Ata Sözleri ve Deyimler
- tane bağlamak
Birleşik Kelimeler: tane tane, bir tane, buğdaysı tane
ESNA (Kelime Kökeni: Arapça es̱nāʾ)
-
Bir işin yapıldığı an, sıra
O esnada irice bir karaltı belirdi tam arkasında. - Elif Şafak
ENAM (Kelime Kökeni: Arapça enām)
- Yaratılmış bütün canlılar
- Halk
- İçinde Kur'an'dan bazı ayet ve surelerin bulunduğu dua kitabı
EMAN (Kelime Kökeni: Fransızca éman)
- Radyoaktif cisimlerde ölçü birimi
META (Kelime Kökeni: Arapça metāʿ)
- Mal, ticaret malı
-
Sermaye
Batı'dan aldığımız öteberi arasında en kıymetli meta kendi memleketimizi karış karış dolaşma arzusu olmalıdır. - Bedri Rahmi Eyuboğlu
NEMA (Kelime Kökeni: Arapça nemā)
- Büyüme, gelişme, çoğalma
- Faiz, ürem
NAME (Kelime Kökeni: Farsça nāme)
-
Mektup
Ertesi sabah tam demir alırken kaptanıderyanın bir namesini aldı. - Nazım Hikmet
Ata Sözleri ve Deyimler
- name okumak
Birleşik Kelimeler: ahitname, amanname, bahname, beyanname, celpname, davetname, ehliyetname, emirname, falname, fetihname, havalename, ibraname, icazetname, iddianame, ihbarname, ihtarname, istidaname, istifaname, ithafname, ithamname, itimatname, izinname, kanunname, kararname, kefaletname, kıyafetname, menakıpname, muahedename, muahezename, muhabbetname, mukavelename, muvafakatname, müdafaaname, nasihatname, nizamname, pendname, ruhsatname, ruzname, salname, seyahatname, silsilename, siyasetname, şartname, şecerename, şehadetname, şehname, şikâyetname, taahhütname, tabirname, takdirname, talepname, talimatname, talimname, tandırname, tarifname, tasdikname, tavsiyename, taziyetname, telgrafname, temlikname, teşekkürname, vakayiname, vakıfname, vasiyetname, vekâletname, velayetname, zabıtname, zeyilname
STEN (Kelime Kökeni: İngilizce Sten)
- Çapı 9 milimetre olan, İngiliz yapısı, hafif, kullanışı kolay bir tür makineli tüfek
- Bir tonluk bir kütleye bir saniyede 1 metre hız artışı veren kuvvet ölçü birimi
SENA (Kelime Kökeni: Arapça s̱enā)
- Övme
Birleşik Kelimeler: hamdüsena, methüsena
SENT (Kelime Kökeni: İngilizce cent)
- Doların yüzde biri değerinde para birimi
TEMA (Kelime Kökeni: İtalyanca tema)
-
Asıl konu, temel motif, ana konu
Anıtın teması, Kurtuluş Savaşı'ydı. Tablonun teması.
- Öğretici veya edebî bir eserde işlenen konu, düşünce, görüş, tem, ana konu
- Bir besteyi oluşturan temel motif, ana konu
ASES (Kelime Kökeni: Arapça ʿases)
- Osmanlı Devleti'nde Yeniçeri Ocağının kaldırılmasından önceki güvenlik görevlisi
- Gece bekçisi
Birleşik Kelimeler: asesbaşı
ESMA (Kelime Kökeni: Arapça esmāʾ)
- Adlar, isimler
Ata Sözleri ve Deyimler
- esmayı üstüne sıçratmak
Birleşik Kelimeler: esmayıhüsna, esmayışerife
ESAS (Kelime Kökeni: Arapça esās)
- Bir şeyin özünü oluşturan ana öge, temel
-
Bir iş veya sözde doğru biçim
Bu işin esası böyle değil.
-
Ana, temel olarak alınan, başlıca, asal, esasi
Esas düşünce. Esas görev.
Ata Sözleri ve Deyimler
- esasa bağlamak
- esasına bakarsan
- esası olmamak
Birleşik Kelimeler: esas duruş, esas vaziyet
MEST (Kelime Kökeni: Farsça mest)
- Sarhoş
Ata Sözleri ve Deyimler
- mest etmek
- mest olmak
Birleşik Kelimeler: sermest
- Üzerine mesh edilebilen, kısa konçlu, hafif ve yumuşak bir ayakkabı türü